Tahir yerde acı içinde kıvranan karısını kucağına aldı.
"Korkma... Sakın korkma güzelim tamam mı? Ben şimdi seni hastaneye götüreceğim. Sakın korkma."
Asiye Tahir'e ayakkabılarını uzatırken Tahir kucağında ki karısını sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Ah!" dedi Nefes hissettiği ağrıyla gözlerini kapatırken. Tahir ayağına ayakkabıları giyinirken Asiye montları ve Nefes'in ayakkabılarını alıp onları takip etti. Tahir Nefes'i arabaya bindirdikten sonra o da şoför koltuğuna oturdu. Eli ayağına dolaşmış kalbi pırpır atıyordu.
"Ya doğuruyorsa? İyi de çok küçük? Allah'ım sen yardım et... Sen yardım et yarabbim."
Asiye arka koltukta Nefes'in saçlarını okşarken bir yandan da Tahir'i sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Abla... Abla doğurmuyorumdur dimi. Daha önce hiç böyle bir acı..." derken sustu Nefes. Hissetmişti. Benzer bir acı hissetmişti... O cehennemde o geceden sonra... Nefes'in dudaklarından bir hıçkırık kopuk arabayı doldururken Tahir arkasını dönüp Nefes'e baktı.
"Ula önüne dön kaza yapacağsun." dedi Asiye Tahir'in omzuna vurup.
"Korkma... Sakın korkma Nefesim tamam mı? Sakın korkma."
Nefes'e korkma derken aslında kendisini buna inandırmaya çalışıyordu.Tahir şu anda o kadar çok korkuyordu ki. İlk defa kaybetmekten korkuyordu.
"Allah'ım sen... Sen bize yardım et yarabbim. Sen oğlumuzu bizden alma."
Saniye,Tahirlerin evden öyle çıkmasından sonra şok olmuş şekilde bakıyordu arkalarından.İlk kendisine gelen Nuran olmuştu. Kadınların sızlanmalarına dayanamayıp onlara döndü.
"Bir sakin olun ula. Ne dövüneysunuz? Oturup dua edun kız sağsalim geru dönsün." dedi Nuran. Sonra da etrafa saçılan cam kırıklarını toparlamak için harekete geçti. Bütün cam parçalarını toparlayıp etrafı sildikten sonra mutfağa geçti. Saniye hanımın donuk ifadesine kaşlarını çatarken bir insanın nasıl böyle olabileceğini sorguladı Nuran. Tamam bu gelini istemediğini herkes az çok biliyordu ama torunu söz konusuydu. Ya onlara bir şey olursa hiç mi üzülmeyecekti. Nuran aklına dolan kötü düşünceleri savuşturup ellerini açtı.
"Allah'ım sen o o kızla o sabiyi koru yarabbim. Sapasağlam girsinler şu kapudan içeriye." dedi sonra da eliyle yüzünü sıvazlayıp iç çekti.
Tahir takıldığı kırmızı ışığa küfrederken Nefes bir anda geçen ağrıyla şok olmuştu.
"Tahir..." dedi Nefes hafifçe doğrulmaya çalışarak.
"Sakin ol Nefesim yetişeceğiz."
"Tahir asıl sen sakin ol." dedi Nefes hala ağrının geçmesi şokuyla.
"Ağrı kalmadı." dedi şaşkın bir ifadeyle.
"Anlamadım?" diyerek arkasına döndü Tahir.
"Ağrı falan kalmadı bende anlamadım." dedi Nefes kaşlarını çatıp.
"Olsun sen yine de yat hastaneye gidelim." dedi Tahir yanan yeşil ışıkla gaza basarken.
Nefes ellerini karnında birleştirip Asiye'ye baktı. Kısa sürede hastaneye geldiklerinde Tahir panikle indi arabadan.
"Tahir..." diyerek seslendi Nefes dişleri arasında. Ağrısı geçmişti evet ama içinde hala bir his vardı korkuyordu. Ama Tahir'in bu panik hallerini gördükçe kendisini soğukkanlı olmaya zorluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Tenli Kadın (TAMAMLANDI) (#Wattys2019)
FanfictionBundan çoook uzun yıllar önce, buralardan çok uzak topraklarda solukbenizlilerin herşeyi yok etmeye yemin ettiği topraklarda mavi tüylü bir geyik yaşarmış.Mavi tüylü geyik çok yalnızmış. Kimsesi yokmuş. Sevginin nasıl birşey olduğunu bilmiyormuş. Te...