Çoğala çoğala yürürdük biz
Dilimizde çam sakızı bir türkü
Cebimizde çoban armağanları
Yeni umutlar takılırdı peşimize
Yol ayrımlarında
Gebe kalmazdık tabiat anaya bile
Kendi kendimizin yağmuru olurduk
Yağardık ipil ipil ve üşenmeyip
Sayardık oturup yağmur tanelerini
Her biri birer cemre taşırdı içinde
Salkımsöğütleri bizimle yıkarlardı
Rapunzel saçlarını
Ve oynak sularla öpüşürlerdi
İndirip bakışlarını.
Çoğala çoğala yürürdük biz
Dilimizde çam sakızı bir türkü
Cebimizde çoban armağanları
Gece gezmelerine çıkardık
Ayaydın patikalarda
Belki bir gün duyarsın diye
Aya sakladığım serenatlar
Pat pat düşerlerdi önüne
Ve sen gülerdin çoğala çoğala.
Çoğala çoğala yürürdük biz
Dilimizde çam sakızı bir türkü
Cebimizde çoban armağanları
İlk kadehleri bizimdi bütün şarapların
Fesleğen kokardı ekmeğimiz
Ve kaytan bıyıklı delikanlı bir rüzgâr
Fırdolayı kuşatırdı seni
Kokundan bir parça götürebilmek için
Kum gözlü dilber samyeline
Ve ben tutsağın olmasam
Yarım kalmasa uykularım
Rüzgâra ram olup gitmek isterdim
Vahasından çölün
Bir avuç yaz sıcağı getirmeye
İçimizi ısıtsın diye çoğala çoğala...