Bölüm 21 - Keyif

56K 2.3K 96
                                    

İlk defa hissediyordum belki de bu duyguyu. Daha önce bir erkeğe karşı 'sevgi' hissi beslemiştim fakat o zamanlar çok küçüktüm ve ailemi düşünerek ona bakamamıştım bile. Şimdi, bu adamla yan yanaydım, konuşuyordum, gülüyordum. Bu adamı keşfetmeme fırsat tanımıştı. Yeni fark ettiğim bu duygu kalbimin göğüs kafesimin içinde çırpınmasına neden oluyordu. Bunu kabullenmeden önce normaldim, kalbim hiç bu kadar hızlı atmıyordu. Ya da ben hızlı attığını fark edemiyor muydum?  

Haşladığım asma yapraklarını soğuk suyun altından geçerek soğuttum ve  temizlediğim tezgâha koydum. Ellerimi mermere yaslayım Christopher'a döndüm "Denemek ister misin?" diye sordum. Dudaklarını büktü ve oturduğu tabureden kalktı, benim söylememe gerek kalmadan ellerini yıkadı ve kağıt havluyla kurulayarak yanıma geldi. Her hareketi asi ve kendinden emindi. Kalbim biraz daha hızlandı. Fark edemiyor muydum? Bu hızlı atışlar daha önce de vardır, neden şimdi fark ediyordum öyleyse? 

"Tamam," diye mırıldanırken bir yaprağı alıp önüme açıyorum, hala ılık ama elimi yakmıyor.  Bir tane de onun önüne açtım.  "Ne tarafa açtığına dikkat et, parlak tarafı alta gelecek, mat tarafına içlik koyacaksın," dedim. Başını onaylar anlamda salladı "Bir tatlı kaşığı yeter, kalınlığına göre içindeki malzemeyi arttırabilirsin," tekrar onaylar anlamda salladı "Beni izle," diyerek bir tatlı kaşığı içliği yaprağın içine koydum, kenarları kıvırdım ve rulo şeklinde kıvırdım. İnce, düzgün ve tek lokmalık bir dolma halini almıştı, tam da sevdiğim gibi. Dolma dediğin tek lokmada yenir, ısırılarak değil. 

Dolmayı köşeye koyup elimi tezgâha dayadım ve Christopher'a döndüm. Sıranın kendine geldiğini aldığında bir tatlı kaşığı içliği yaprağın arasına ince bir çizgi halinde yaydı. 

"Bence biraz daha içlik ekle, çok az," dedim. Tam olarak istediğim ölçüde içliği aldı ve ince çizginin üzerine ekledi. Memnun bir ifadeyle başımı salladım. Biraz ağır da olsa neredeyse benim gibi tek lokmalık, düzgün bir dolma sardı.  

"Cidden harika," dedim. "İlk denemen olduğu konusunda bana yalan söylemiyorsun değil mi?"  

Yaptığı sarmayı benimkinin yanına koyarken "Sana neden yalan söyleyeyim ki?" diye başka bir soruyla cevap verdi 

Haklıydı. Başımı onaylar anlamda salladım ve başka bir yaprak alıp önüme açtım ve yeni bir tane yaptım. Christopher güzel yapıyordu ama ağır yapıyordu ben üçüncüyü bitirirken o birincisini bitiriyordu.   

"Tadına bakmak ister misin?" diye sordum sarmayı rulo haline getirirken, elindekini diğerlerinin yanına koydu. Bana döndüğünde cevabın "Evet" olduğunu anlamıştım, sarmayı havaya kaldırdığımda ağzını açtı. Isıracağı anda ağzından çekip kendi ağzıma attım. "Kendi yaptıklarını ye," diye karşılık verdim. Bana dik dik bakıyordu. "İster misin?" diye sordum başka bir tanesini ona doğru uzatırken, başını onaylar anlamda salladı ve sarma yığınından bir tane alıp ağzına attı ve göz kırpıp önüne döndü.   

Bacakları titreten ve karnımda tuhaf şeylere sebep olan bir gülümsemeydi. Önüme dönüp yeni bir yaprak aldım, konuşmamak biraz önceki gülümsemesinin beynimin içinde tekrar tekrar canlanmasına neden oluyordu ve bu hiç hoşuma gitmiyordu, ayakta kalabilmek ve karnımdaki ağrıları yok et etmek için sürekli kıpırdanmam gerekiyordu. Bacaklarımı hissetmiyordum ama ayaktaydım. Derin bir nefes aldım ve bitirdiğim sarmayı diğerlerinin arasına attım. 

"Christopher Parvis Black nasıl birisidir?" diye sordum 

"Bir göz kırpışıyla seni tahrik edip, dakikalardır kıvrandıran adam," dediğinde yanaklarımdaki o sıcaklığı ve iğnelenmeyi hissettim. Benim henüz isimlendiremediğim şeyleri fark etmişti ve bana karşı kullanıyordu. 

Siyahın Vedası | TeslimiyetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin