Aşk güzel bir duygudur güzel sevdiğin sürece ama bazı durumlarda aşk,büyük bir yük olur insanın içinde.Söyleyemediğin sürece,büyürde büyür.Her şey paylaşılınca güzeldir.Elbette aşkta.Jung Yong Hwa'nın durumu da böyleydi ve artık açılmasının zamanı gelmişti.
Işıl ve Yong Hwa, bahçede yürüyüş yapıyorlardı.
Yong Hwa:-Sabah ki konuşmamız yarım kalmıştı.Sayıkladığımı söylemiştin.Ne dedim?
Işıl gülümsedi:-Hatırlamıyor musun?
Yong Hwa :-Hayır.
Işıl,eve doğru baktı.Büyük anne ve Bayan Mi Ja, kendilerini izliyorlardı camda.
Işıl:-Beni sevdiğini.
Yong Hwa:-Ben,söyledim mi?Yani böyle mi dedim?
Işıl:-Evet.Dedi ve çiçeklere doğru yöneldi. Tam koklayacakken Yong, Işıl'ı tuttu kolundan ve kendine çekti.
Yong Hwa :-Benimle alay etme.Dedi gözlerine bakarak. Bu konuda alay olmazdı çünkü. Yong'un önem verdiği tek şeydi aşkı.
Işıl:-Hayır,alay etmiyorum. Şimdi sen söyle Yong Hwa, bunu çayın etkisi ile mi söyledin yoksa gerçekten böyle bir şey hissediyor musun?
Yong Hwa :-Ben,Işıl ben,çayın...
Işıl,Yong Hwa 'nın ağzını kapattı eliyle.
Işıl:-"Çayın etkisiyle" deme Yong. Lütfen.
Yong Hwa :-Sen ne olsun isterdin?
Işıl:-Mutlu son isterim.
Yong Hwa :-Ne?
Işıl toparlandı :-Yong, annen ve büyük annen bize bakıyorlar.
Yong Hwa,kaçamak gözlerle baktı okudukları tarafa.Sonra Işıl'a döndü.
Yong Hwa :-O zaman evli gibi davranalım değil mi?
Işıl:-Nasıl?
Yong Hwa,Işıl'a baktı sonra onu kucaklayıp içeri doğru götürdü.
Işıl:-Yong, ne yapıyorsun?
Yong Hwa :-Jung Yong Hwa taşımacılık emrinizde.
Işıl gülüyordu :-Bırak beni bizi izliyorlar,bir şey zannedecekler.
Yong Hwa :-En fazla birbirimize aşık olduğumuzu zannederler.Hem biz karı kocayız değil mi?
Büyük anne:-Bunlar böyle giderse,bir aydan önce verirler bu çocuk haberini.
Bayan Mi Ja :-İnan bana çok isterim anne.
Işıl,organizasyon ile ilgileniyordu. Hazırlanan masada Türk işi ikramlıklar bütün ihtişamı ve iştah açıcılığı ile göz kırpıyordu.
Büyük anne:-Bunlar harikalar. Çok lezzetli görünüyorlar.Dedi ve bir poğaça alıp,yemeye başladı.
Işıl gülümsedi :-Afiyet olsun efendim.
Büyük anne :-Bu Türk ziyafeti senin fikrin mi?
Işıl :-Evet.Türk gelinden, lezzetler olsun istedim.
Büyük anne:-İyi düşünmüşsün canım.E artık sende hazırlan.Ne de olsa bu senin gecen.
Işıl gülümsedi:-Peki efendim.
Büyük anne:-Bu arada bana sürekli efendim deyip durma.Ben senin büyük annenim canım.
Işıl gülümsedi:-Tamam büyük anne.Dedi ve odasına çıktı.
Gazeteciler gelmişti.Bir kaç misafir de.Bu misafirlerin içinde Yong'un arkadaşı Dong,Eun Sun ve belkide bu gece orada bulunmaması gereken tek kişi Shin Hye de oradalardı.
Bayan Mi Ja:-Bu kızın ne işi var burada?
Bay Kim:-Davetli listesinde bir hata olmuş olmalı hanım efendi. Özür dilerim.
Bayan Mi Ja :-Sizin suçunuz yok.Listeyi ben hazırlamıştım.Hastalığımdan dolayı unutkan oldum biraz.
Bay Kim:-Siz endişelenmeyin hanım efendi. Küçük bey,Bayan Işıl'ı çok seviyor.
Bayan Mi Ja gülümsedi :-İyi ki buradasınız Bay Kim.
Shin Hye,arkadaşı ile konuşuyordu.Çekememezlik ve kıskançlık kokuyordu konuşmaları.
Shin Hye :-Sahte evliliklerine inandırmak için çağırmışlar bizi buraya.
:-Sahte mi?
Shin Hye :-Elbette. İnanmıyorum onlara.Bence aralarında hiç bir şey yok.Dedi Yong Hwa 'ya bakarak.
:-Yong Hwa 'nın o kızı nasıl öptüğünü hatırlamıyorsun galiba.
Shin Hye :-Peki Yong, başka bir kızı öpse, ne olur?Işıl,unutulup gider öyle değil mi?
:-Yine ne planlıyorsun sen?
Shin Hye :-Bu gece Işıl'ın gecesi öyle değil mi?Hayır.Bu gece Yong Hwa ve Shin Hye'nin gecesi olacak.
Yong Hwa,olanları arkadaşı Dong'a anlatıyordu.
Dong:-Bak sen şu büyük anneye.
Yong Hwa :-Sorma.Bütün gece dört büklüm uyudum.O değil de sayıklamışım birde.Işıl'a olan hislerimi.
Dong:-Ne?Bu harika olmuş. Uyanıkken söyleyemezdin zaten.Şimdi senin duygularından haberi var öğle mi?
Yong Hwa :-Haberi var ama emin değil. Çay yüzünden mi söylediğimi sordu bana.
Dong:-Çay yüzünden demedin öyle değil mi?
Yong Hwa :-Demek üzereyken durdurdu beni.
Dong:-O zaman, o da sana karşı bir şeyler hissediyor.Bence buradan yürümelisin Yong.
O anda Işıl ve arkadaşı Eun Sun,merdivenlerden inmeye başladılar.
Dong:-Vee eşinden geliyor.
Yong Hwa,başını kaldırdı ve Işıl'a baktı.Uzun,yere kadar inen tül ve ince boynunu gösteren dantel detaylı,bebek mavisi elbisesinin içinde arkadan saldığı saçları ile prensesler gibi görünüyordu.
Yong Hwa:-Çok güzelsin So Eul,eşim.Dedi ve elini uzattı Işıl'a.Işıl da tuttu bırakmamacasına o eli.
Işıl:-Teşekkür ederim.
Gazeteciler hem Türk ikramlarına,hem de Işıl'ın misafirpervetliğine ve hatta güler yüzüne bayılmışlardı.
:-Efendim,Türk yemekleri çok güzelmiş.Eşinizede hep bunlardan mı hazırlarsınız?
Yong Hwa :-Eşim benim için çok lezzetli yemekler hazırlar.Çok yetenekli ve güzeldir. Dedi ve elini beline sardı eşinin.
Işıl:-Beğenmenize sevindim.Hepsi sizler için.
:-Kore yemekleride yapar mısınız?
Işıl:-Elimden geldiği kadar.
:-Bize tanışma hikayenizi anlatır mısınız?
Yong Hwa :-Garip ama güzel bir hikayemiz var bizim.Başta düşman olanlardanız bizde. Ama sonu aşk ile bitti.Şimdiki aklım olsaydı, o günleri bile eşimi severek geçirirdim. Dedi Işıl'ın gözlerine bakarak.
Gazeteciler ve davetliler,sohbet ediyorlardı.Işıl ise Yong Hwa 'yı arıyordu. Birden Shin Hye 'nin bir gazeteci ile gizli gizli konuştuğunu gördü. Şüpheli halleri vardı.
Shin Hye :-Arka bahçede sizi büyük bir haber bekliyor olacak.Gözünüz bende olsun.
:-Peki hanım efendi.
Işıl:-Ne iş çeviriyor bu kız?YongHwa, nerdesin sen?Dedi ve onu aramaya devam etti.
Shin Hye ise Jung Yong Hwa'yı daha önce bulmuştu.
Shin Hye:-Naber,Yong?Evlilik nasıl gidiyor?
Yong Hwa :-Gayet güzel.
Shin Hye:-Karını mı arıyorsun?
Yong Hwa :-Evet.
Shin Hye:-Arka bahçeye gitmişti. Yanında da yakışıklı bir erkek vardı. Anlaşılan eşin seni pek beğenmiyor.Başkalarıyla gizlice buluştuğuna göre.
Yong Hwa:-Saçmalama. Dedi ve yanından ayrılıp,bahçeye gitti.Çevresine bakındı ama Işıl,ortada yoktu. Shin Hye,arkasından geldi.
Shin Hye:-Görüyorum ki karına pekte güvenmiyorsun.
Yong Hwa :-Senin derdin ne?Beni kızdırıp Işıl'ın üzerine salabileceğini mi sanıyorsun? Karım benim için sandığından çok değerli.
Shin Hye:-Işıl sana tasmayı iyi takmış.Gecelerde göremiyoruz seni artık.
Yong Hwa güldü :-Eşim ile gecelerde olduğumdan daha mutluyum da ondan.Zaten beni göreceğin tek yer eşimin yanı artık.Hem gece ,hem de gündüz.
Shin Hye:-Ama bir zamanlar benimle mutluydun.Yeniden olmaz mı?Ben sensiz yapamıyorum.
Yong Hwa :-Yalancı bir mutluluktu o.Geç anladım.
Shin Hye kollarını,Yong'un boynuna doladı.
Shin Hye:-Seni çok özledim.Dedi ve birden öpü verdi Yong Hwa 'yı.Yong Hwa,hızla itti onu.
Yong Hwa :-Sen,bunu nasıl yaparsın ha!Uzak dur benden. Dedi ve döndü. Işıl,onları görmüştü. O an ne yapacağını bilemedi.Mutlu olan yüzü düşmüştü birden.Yong Hwa, hızla koştu yanına ama Işıl çok durmadı orada ve içeri gitti hızla.
Shin Hye gülüyordu. Gazeteci yanına geldi.
Shin Hye:-İşine yarar umarım.
:-Emin olabilirsiniz.
Büyük anne Işıl'ı gördü ve el işareti yaptı yanına gelmesi için.
Işıl,büyük annenin yanına geldi. Durdu. Yong Hwa'da hızla geldi yanına.
Yong Hwa :-Seninle konuşmam gerek.
Işıl bakmıyordu :-Şimdi sırası değil.
Yong Hwa :-Işıl...
Işıl:-Yanımdan gider misin?
Gazeteciler ve davetliler gitmişlerdi. Ama Işıl'da yoktu ortada. Yong Hwa, evde onu arıyordu.Odaya gitti ve baktı.Yatağın üzerinde bu akşam giyindiği elbise vardı. Annesinin yanına geldi. Dong ve Eun Sun'da oradaydı.
Yong Hwa :-Anne,Işıl'ı gördünüz mü?
Bayan Mi Ja:-Hayır.Senin yanında değil mi?
Yong Hwa :-Nereye gitti bu kız?
Büyük anne:-Kavga mı ettiniz?
Yong Hwa :-Gibi.
Eun Sun:-İyi de nereye gider?
Bay Kim geldi o anda hızla yanlarına.
Bay Kim:-Küçük bey,hemen televizyona bakmalısınız.
Bayan Mi Ja:-Ne oldu?
Bay Kim,televizyonu açtı.Magazin haberleri vardı. Yong ve Shin Hye 'nin o halleride flaş haber olarak geçiyordu.
:-Jung Yong Hwa' nın eşinin tanışma gecesindeki rezaleti.Bu önemli gecede karısını aldatma cesaretini gösteren Jung Yong Hwa'nın yasak aşık ile görüntüleri herkesi şok etti.Demek ki seviyorum dediği Türk eşi onu eski huylarından vaz geçirememiş.
Bayan Mi Ja,bağırdı birden :-Jung Yong Hwa,bunlar ne diyorlar böyle? Sen bunu nasıl yaparsın?
Yong Hwa:-Bu bir tuzak anne.İnanmayın.Ben eşimi çok seviyorum.
Büyük anne:-Git,git ve Işıl'ı bul.Sana inanamıyorum. Bunu yapmış olamazsın.Benim torunum,karısını aldatmış olamaz dedi ve güçlükle oturdu koltuğa.Yong Hwa dizlerine elini koydu büyük annesinin.
Yong Hwa :-Yapmadım büyük anne. Yemin ederim.
Dong:-İyide Işıl nerede?
Bay Kim:-Bayan Işıl,arabasını almış.
Eun Sun:-Belki de bu haberleri gördü ve inandı.
Yong Hwa :-Ben gidip onu bulacağım.
Dong :-Bende seninle geliyorum.
Yong Hwa, onu aramaya gitmişti.Shin Hye ise zaferini dışarıda kutluyordu. Bir gece kulübüne geldi arabası ile.Yüzü gülüyordu.
Shin Hye :-Harika bir geceydi.Yong sonunda bana dönmesi gerektiğini anlayacak.
:-Senden korkulur.
Shin Hye:-Işıl'da anlamıştır bunu.Benim olan benimdir.Şimdi göreceğiz o mutlu evliliklerini.Dedi alay ederek.
Birden önlerinde bir araba durdu.İçinden Işıl indi ve karşılarında durdu.
Işıl:-Dur bakalım.
Shin Hye :-Aa bakın kimler gelmiş. Üzgünsündür tabii.Eşim dediğin kişi seni değil beni seçti.Doğal olarak, kendini gece kulübüne attın öyle değil mi?Bence aramızdan çekilmelisin Işıl.Yong beni seçti.Onurlu bir kadınsan eğer,yarın ilk işin Yong Hwa'dan boşanmak olur.
Işıl güldü:-Bitti mi?
Shin Hye sustu.
Işıl:-Yaptığın plân gayet aptalcaydı.Düşüncesizceydi.Seneden daha iyisini beklerdim.Hıh!Yong Hwa 'nın evliliğine inanmıyordun.Bu güne kadar kimseyi öpmediği için.Seni bile.Ben de bilmiyorum bunu ama senin bildiğinden farklı olarak.Yong Hwa bir kızı ölebilir aslında.Aşık olduğu kızı.Beni neden öptü biliyor musun?Çünkü o bana,eşine aşık. Sen kabul etsende etmesendende.Benim ona aşık olduğum gibi.
Shin Hye:-Yanılıyorsun.O bu akşam, beni öptü. Bana aşık.Sen kabul etsende etmesende.
Işıl:-Hâlâ yalan.Yong seni öpmedi, sen onu öptün.Şimdi bana bak,ara bozan.Bizi ayırmaya çalıştığın bu plân bir rezalet.Hem aklının,hem de ahlâkının yetersizliği.Bir daha buna kalkışma. Sakın.Bu ikazımı unutma çünkü bunu sana kocasına aşık bir Türk kadını söylüyor.Aksi halde olacakları sen düşün.Dedi ve arabasına binip gitti.
Işıl,eve gelmişti.Büyük anne,Bayan Mi Ja ve Eun Sun yanına geldiler.
Eun Sun:-Işıl,neredesin sen?
Işıl:-Küçük bir işim vardı onu hallettim.
Büyük anne:-Torunum adına senden özür dilerim.
Işıl:-Hayır büyük anne özür dileme. Yong Hwa'nın bir suçu yok.Eşim beni aldatmadı.Aldatnazda.İçiniz rahat olsun.O kızın bir plânı olduğunu anlamıştım.
Bayan Mi Ja:-Sen harika bir eşsin.
Işıl,ellerini birleştirdi:-Saat kaç?
Eun Sun:-Dokuz.
Işıl:-Saatlerinizi ayarlayın hanımlar. Sırada Yong Hwa'nın itibarını kurtarma operasyonu var.Bay Kim,bizimle geliyorsunuz.
Bay Kim:-Peki efendim.
Dört kadında arabaya bindiler.Bu haberlerin çıktığı televizyon kanalına geldiler.Arabanın içinden indiler.
Işıl:-Haydi hanımlar göreyim sizi.
Işıl,Büyük anne ile içeri girdi.
Işıl:-Ben Işıl Türkoğlu.Jung Yong Hwa'nın eşiyim. Şimdi,benim için bir canlı yayın hazırlıyorsunuz.Yoksa,yalan haber yapmaktan,insanların onur ve haysiyetleri ile oynamaktan altından kalkamayacağınız bir dava ile karşı karşıya kalırsınız.O görüntüleri çeken gazeteci onu görmüştü.Gizli gizli kaçıyordu ki Bay Kim yakaladı onu,kolundan tutup yanlarına getirdi.
Büyük anne:-Sıra sizde.İcraate geçin bakalım.
Canlı yayın ve bir çok gazeteci ile Işıl ve büyük anne kameraların karşısına geçti.
Işıl:-Bu akşam,oluşan bir talihsizlik yüzünden toplandık burada.
Yong Hwa ve Dong ise onu arıyorlardı.
Yong Hwa :-Nerede bu kız?Nereye gider?Başına bir şey mi geldi yoksa?
Dong:-Eve mi gitti acaba?
Yong Hwa :-Evdekiler ararlardı orada olsaydı.
Birden Dong'un telefonu çaldı.
Dong:-Alo!Ne?Nasıl? Emin misin?O mu gerçekten? Tamam anladım. Dedi ve telefonu kapattı.
Yong Hwa:-Ne oldu Dong?Işıl'ın başına bir şey mi geldi yoksa?
Dong,telefonundan canlı yayında olan Işıl'ın olduğu kanalı açtı.
Yong Hwa:-Ama bu Işıl.Büyük anne!
Işıl:-Evet daha bu akşam birlikteydik sizlerle.Her şey gayet de güzel geçiyordu ama eşim ve evliliğimiz hakkında yapılan iğrenç bir plân yüzünden bu gece bir nevi mahvoldu.Buraya çıkmamın nedeni eşimden boşanmak isteğimi sizinle paylaşmak değil. Bunu bekleyenler boşuna ümitlenmesinler.Sebep eşimin onurunu kurtarmak.Bu gece gördüğünüz o görüntülerin hiç biri gerçek değil.
O anda Eun Sun ve Bayan Mi Ja,kollarından tuttukları Shin Hye 'yi getirdiler.Bay Kim de gazeteciyi.
Işıl:-İşte bu ikisinin yüzünden.Ben zaten inanmadım onun böyle bir şey yapacağına.Onun sevgisine inandım ben.Onun sadakatine.Güvenilirdir.Sevgi doludur.İyi bir eştir o iyi bir insandır.O nedenle,kimse benim eşim hakkında ileri geri konuşmaya kalkmasın.Plân yapmasın.Ne sevdiğim adamı ezdiririm, ne de başkalarının ailemi üzmesine izin vermem.Dedi ve yanındakilerle beraber çıktı oradan.
Yong Hwa eşiyle gurur duyuyordu.Gülümsüyordu.
Dong:-Işıl,seni seviyor Yong. Geçmişte yaptıklarından korkma artık.O seni çoktan affetmiş.Seni seven,sana güvenen her halukarda seni savunabilecek bir eşin var senin. Susma artık Yong. Seviyorken susma.
Hanımlar ve Bay Kim,evdelerdi.Büyük anne odasındaydı.
Bayan Mi Ja:-Aferin sana.Ne güzel savundun eşini öyle.
Işıl:-Size ne demeli?Nasılda tutup getirdiniz Shin Hye 'yi öyle.Dedi gülerek.
Bayan Mi Ja:-Eee kadın dayanışması.
Eun Sun:-Çok mu seviyorsun eşini?
Bayan Mi Ja:-Oğlumu seviyor musun gerçekten?
Bayan Mi Ja 'ya baktı Işıl.Ayağa kalktı.
Işıl:-Bana kızmayın hanımefendi. Ben, Jung Yong Hwa 'ya aşık oldum elinde olmadan. Nasıl oldu,ne ara oldu bilmiyorum ama oldu.Onun bana ihtiyacı vardı evet.Artık ona ihtiyacı olan benim.Eğer kızarsanız bana,uzak durmamı isterseniz, işime aşkı karıştırdığım için size hak veririm.
Bayan Mi Ja, ayağa kalktı ve Işıl'a doğru yaklaştı.Ellerini tuttu.
Bayan Mi Ja :-Sana kızar mıyım hiç.Hem de borçluyken sana.Hem,sizi neden tanıştırdım sanıyorsun?Onca oyun nedendi sanıyorsun? Örneğin o gece.Bu habere öylesine sevindim ki.Oğlumu seviyor olman,beni mutlu etti.Onun için,bizim için savaşman ise,takdire şayandı.Dedi ve Işıl'a sarıldı.
Eun Sun:-Siz harika bir ailesiniz.Mecera dolusunuz resmen.
Büyük anne geldi odasından yanlarına.
Büyük anne:-Hayatımda hiç böyle bir macera yaşamamıştım.Kocan için savaşman hoşuma gitti. Bizim ailenin kadınları hep savaşçıdır.
Diğerleri güldüler.
Büyük anne:-Sizi böyle görmek çok güzel.
Yong Hwa, içeri girdi o an.Herkes ona bakıyordu.Durdu ve Işıl'a baktı.
Yong Hwa :-Bütün gece seni aradım. Neredesin sen?
Işıl:-Bennn.
Hızla geldi ve kolundan tutup bahçeye çıkardı.
Işıl:-Yong...
Yong Hwa, Işıl'ın ağzını kapattı eliyle. Sonra yanağına gitti o el.
Yong Hwa:-Beni dinle şimdi. Senin savunduğun bu erkek korkağın teki. Duygularını açmayacak kadar korkak.Korkum o,bu, değil ama sensin.Sendin.Yaptıklarım yüzünden,rededilmekten korktum. Benden uzak durmandan.Ama yine senin sayende cesarete geldim Işıl.Ben,seni seviyorum. Çok seviyorum.Seni hak ediyor muyum bilmiyorum ama seni çok seviyorum karıcığım. Dedi ve eğilip yasağından öptü.
Işıl'ın kalbi öylesine çarpıyordu ki,heyecandan konuşamıyordu.
Yong Hwa :-Bir şey söylemeyecek misin?
Işıl gülümsedi :-Bende seni seviyorum kocacığım.
Evin elemanları onlara bakıyorlardı.
Bayan Mi Ja gülümsedi:-Sonunda istediğim oldu.
Bay Kim:-Mutlusunuz.
Bayan Mi Ja:-Hem de çok. Annecim sizin bu bebek kısa zamanda gelecek galiba.
Büyük anne güldü.Eun Sun ve Dong'da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM KÜÇÜK DADIM
FanfictionKORE DRAMASI TADINDA Haylaz mı haylaz Koreli bir gencin,Türk bir dadı ile imtihanı. "Her erkeğin içinde bir çocuk vardır.Her kadının içinde de bir anne. İşte bu yüzden kadınlar erkekleri ilelebet taşıyabilirler."