Merhabaaa.
Nasılsınız?Bu bölüm geçen ki bölümden biraz daha uzun. Bol bol oy ve yorum bekliyorum. Bence seveceğiniz bir bölüm oldu❤️
SINIR
2K OY, 1.5K YORUM
(Bir türlü sınır geçilmiyor. Halbuki okuma oranı da var. Oy ve yorum yapmak için değerli mi görmüyorsunuz, ben yazma hayatım boyunca bunu bir türlü anlayamadım.)
Lütfen oy ve yorumdan çekinmeyin🦋❤️
Her türlü desteklerinizi bekliyorum.
İYİ OKUMALAR
A L T M I Ş
İ K İ
Gün boyu gelen telefonu düşünmemeye odaklanmıştım. Sorunlarımdan bazılarını halletmiş ve rahatlamışken bir telefon çağrısının kendimi kötü hissettirmesine izin vermek istememiştim. Öncekiler gibi dağılmak istemiyordum. İlk kez, yıllar sonra annemin sesini duyduğumda ne olduğu belliydi. Ya da yüzünü gördüğüm zaman yaşadıklarım ruhumda tazeliğini koruyordu. Bu kez bunların hiçbirinin olmasını istemiyordum. Yöntemim şuydu. Beni aramamış gibi, sesini bir kez daha duymamış gibi yapacaktım.
İyi de gidiyordum. Anda kalmak insanı endişelendiren durumlardan uzak tutuyordu.
Günler sonra geldiğim evimin salonunda koltukta oturuyordum. Pamuksu çiçek desenli kahverengi pijamalarımın içindeydim. Daha doğrusu açık televizyonun karşısında Öktem'in kolları arasındaydım. Bacaklarımı koltuğa toplamıştım. Başımı omzuna yaslamıştım. Öktem de rahat kıyafetleriyleydi. Siyah eşofmanı ile kaslı gövdesini kaplayan beyaz kısa kollu rahat tişörtü vardı. Ekranda ise kelime bulmalı bir yarışma vardı. Onu izliyorduk.
Her şeyin ortaya çıkmasının arkasından bu anları yaşamayı beklemiştim. Çiftlik evinde yanıma geliyordu ama özgürlüğümüz kısıtlıydı. Şimdi ise elimizdeydi. Bulunduğum alandaki huzur paha biçilemezdi.
Salondaki bir hareketlilik dikkatimi çekince gözlerimi ekrandan çektim. Canavar koltuk ile masanın arasında kendi kendine oynuyordu. Hareketlerine bakarken gülümsedim.
Betül'ü eve bırakıp direkt eve geldiğimizde gözlerim kedimi aramış, yatak odasında bulmuştum. Günlerdir onu görmemiştim. O da beni görmemişti ama kucağıma aldığımda beni tanıdığını, özlediğini anlamış ve hissetmiştim. Hasret giderirken gözlerimin dolmaması için büyük bir çaba harcamıştım.
Canavar kısa sürede hayatımın vazgeçilmez bir parçası olmuştu. Bir daha bu kadar uzun süre ayrı kalmamayı zihnimin bir köşesine not etmiştim. Düşüncelerimin içindeyken düğünümün nasıl da kötü gittiğini hatırladım. Düşünmemek için gözlerimi kapatıp açtım ama o günden beri aklımı kurcalayan sorular varlığını hala yerini koruyordu. Bunların başında da Nehir Hanım'ın telefonuna gelen videonun nasıl geldiğiydi. Bunu Öktem'e de sormamıştım. Doğrusu soramamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEVAHİR
General Fiction"Lütfen... Hayır," dedim adımlarım geri geri giderken. Buradan uzaklaşmalıydım. Silahtan, bağlı adamdan, karşımdaki gözü dönmüş adamdan... Hepsinden kurtulmam lazımdı. Başıma ağrı saplanmıştı ve başım dönüyordu. "Lütfen. Gitmek istiyorum." "Pekala...