34.BÖLÜM - LOS ANGELES * MELEKLER ŞEHRİ

8.4K 830 162
                                    

Uzun ve eğlenceli bölümle sizlerleyim =) İyi geceler...

----------------

Geliyoruz yolların sonuna sevdiğim.

Ayrılık kapılara yaklaşıyor.

Bir mum yak, birlikte üfleyelim,

Sonsuz aşk sen biraz da ben kokuyor.


Özel uçaktan indiklerinde Cem hala homurdanıyordu. "Yok anlamıyorum, daha kaç düğün yapacağız? Alan almış veren vermiş, bebek bile var. Düğünlere doyamadılar."

Ecrin ofladı. "Cem kızın annesi gelemedi düğüne, biliyorsun. Burada kızına sürpriz yapmak istemiş. Bizimle de tanışmak istedi. Düğünden çok toplantı gibi bir şey olacak."

Cem omuz silkti. "Banane."

Burak ile Çınar Cem'in yanına gelip, Amerikan aksanında konuşmaya başladılar, "Adamım, senin şehrindeyiz. Melekler şehri Los Angeles. Süper ama değil mi?"

Cem kaşlarını çattı, "Adamına başlayacağım şimdi Çınar! Buradan da sizin ülkeye geçiş yaparız. Afrika! Hayvanlar alemi."

Ecrin kahkaha attı, "Ay Cem, uğraşma şunlarla ya."

Cem karısına döndü, "Lan onlar uğraşınca iyi, ben karşılık verince mi kötü oluyorum?"

Ecrin adamın koluna girdi, "Sahi Cem ya, melek kıyafetini bir kere daha giyecek misin? Çok özledim o halini."

"Evet Ecrin giyeceğim. Bu iki damadın cenaze törenlerinde. Sorgu melekleri olacağım!" derken kaşlarını çatarak onlara bakıyordu. "Sor sor bitmez de bunların günahları."

Can da babasının yanına geldi, "Babacım aslında şu şehrin girişlerinde olur ya 'LOS ANGELES'a hoşgeldiniz. Orada ailecek bir fotoğraf çekilelim."

Burak ona ayıplar gibi baktı. "Aaa Can, her hangi bir şehir tabelasının önüne getir babamı, al sana Melek Şehri. Los Angeles da neymiş?"

Cem kızına döndü, "Kızım, her hangi bir yaratığın önüne koy damat sıfatını, bu adamdan daha sevilesi olur. Bu da neymiş? Sevimsiz damat!"

"Baba ya!" dedi Bade kocasının koluna girerek. Burak da masumca karısına sarıldı.

"Hep bana laf sokuyor görüyorsun değil mi hayatım? Hiç sevmiyor beni."

"Çok sevilesisin ya, bende kusur. Ben sevemiyorum. Bunlarda koca delisi çıktı başıma. Biriniz de demiyorsunuz babamızı koruyalım."

Havaalanından çıktıklarında Daniel karşıladı onları.

"Bay Adel, siz Colorado'da değil miydiniz?" diye İngilizce ile sordu.

"Ah kızım için geldim."

"İyi ettiniz." Ecrin'e döndü, "Her halde eski karısı ile yer yapacak. Çakal!"

"Cem, sus çok ayıp!"

"Yemin ederim şeytan bu şeytan. Kızı için gelmiş miş..."

İki gruba ayrılıp, siyah minibüslere bindiler.

Angela gençlerle binmiş, onlara şehri anlatıyordu.

"Yarın daha rahat gezeriz," dedi gülümseyerek. "Sizi harika yerlere götüreceğim."

Eva Çınar'a sarıldı, "Senle ben başbaşa mı gezsek?" sonra Angela'ya döndü ve İngilizce konuştu. "Çınar burada bir sene yaşadı. Az çok biliyordur."

EFSANE'NİN AŞKI - Y.S.S. IV - FİNAL ❤️ Bir CEM ERNEZ EfsanesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin