Bir ton farklı sebep ve evet benim sorumsuzluğum yüzünden 2014'te tanıtımını yayımladığım hikayenin şu an (20.01.19) finalini sizlerle paylaşıyorum. Öyle upuzun bir bölüm falan da değil. Umarım hikayeye yaptığım haksızlık affedilir ve birkaç kişiye de olsa Ower&Blackwell dokunuşu gerçekleşmiştir. Başka dünyalarda görüşmek üzere :) Kitapla kalın...
HATIRLATMA
Rebecca gülümsediğini düşünüyordu ama dışarıdan görülen pek bir dudak hareketi yoktu. Colin'se gözlerindeki parıltıdan ruh halini çözebiliyordu. "Özlemişim." diye fısıldadı.
"Korkudan ölüp dururken sana şiddet beslememe neden olmanı mı? Yok, hayır. Ben hiç özlememişim."
Gülümsemesini dudakları yerine gözleriyle iletti yeniden. "Özür dilerim?"
Colin başını iki yanına öyle bir kesinlikle salladı ki Rebecca'nın nefes alma borusuna birkaç öküz oturdu.
"Kesinlikle o kadar kolay değil."
Gözlerini kapatıp onayladı. Tabii ki kolay olmasını falan beklemiyordu. Hiçbir şey olmasını beklemiyordu daha doğrusu. Şurada onun baş ucunda durmasının tek nedeni Rebecca'nın kolunu bile kıpırdatamadan hastanede yatıyor olmasıydı. Çünkü o devasa Colin Ower'dı. Eline silah alıp Rebecca'yı öldürmek istese bile bir şey olduğu an duygularını erteleyebiliyordu. Ve Rebecca biliyordu. Eğer hala buna neden olmamışsa da Colin Ower'ı bir gün bu yüzden delirtecekti. Bunun olmasını istemediği için gitmişti. Ama o bücürden kurtulamamıştı. Yapamamıştı işte. Her defasında çok güçlü bir bebek olduğundan bahsetmişti onları gören doktorlar. Colin'in kızıydı çünkü o. Rebecca bunu biliyordu. Babasının kanı olmasa o bücürden çoktan kurtulmuş olurdu. Ama ona karşı her defasında yenilmişti. Tıpkı babasına yenilip durması gibi.
"Kendini yorma şimdi." diye geveledi. Onu hem incitmekten kaçınıyordu çünkü hassas bir dönemde olduğunu biliyordu. Hem de paramparça etmek istiyordu. Arkasına bakmadan gitmek...
"Rebecca!" Ed fırtına gibi içeri girdiğinde ortam biraz daha yumuşadı. "Ah, seni sürtük." Edmund dokunduğu an sert bir rüzgara maruz kalmışcasına dağılacakmış gibi görünen bedenin boynuna gömdü kafasını. "Doktorların sadece birinizi beklerken senin sapasağlam kızınla burada olman..."
Colin onun çok haklı olduğunu bir kez daha şaşkınlıkla kabullendi.
Gün, onun lehine dönmüştü.
Rebecca, ona dönmüştü. Küçük bir sürprizle.
YENİ BÖLÜM
"Seni duyduk." Koca iki gün boyunca Rebecca'nın gidip gelen bilinci dışında minik iletişimleri olmuştu. Ama artık kelimeleri tane tane birleştirebiliyordu.
"Ne zaman?" Colin tüm ilgisiyle hafif elektrik mavisi barındıran ela gözlerdeydi. Elleri çıkıntılı karında, gülümsemesi de dudaklarında.
"Günlükleri değil annesini dinleyeceğini söylediğin zaman." Yutkundu. "Beni sana döndüren yine senin cümlelerin oldu, Ower."
Colin dünyadaki tek varlıkmış gibi kokusunu içine çekti. "Çok kötüsün."
"Daha da kötüsü-"
"Sana deliler misali aşık olmam." diye tamamladı sözünü.
"Sana deliler gibi aşık olmamız."
Colin yüzü allak bullak olmuşken elinin altında hissettiği minik darbeyle aklını yitirdi. "Tekme attı!"
Rebecca tüm yüzünü kaplayan kocaman gülümsemesiyle genç adamı izliyordu. "Çünkü o daha doğmadan babasına aşık bir kadın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahta Gizlenen (TAMAMLANDI)
Teen FictionRomantizmi işaret ve orta parmağı arasına sıkıştırdığı izmaritte bulan bir genç kız... En hassas duygularını bile kağıda döken bir delikanlı... Arada nasıl bir çekim olabilir? Gözler çakıştıkça çakan şimşekler, belki de hayatları çakışmaya devam edi...