Sema: Güneş (18.45)
Güneş: Sema?
Güneş: Ne var?
Sema: Çok sevgili arkadaşının yaptıkları hakkında seninle konuşmalıyız.
Güneş: Yine neler saçmalayacaksın acaba...
Sema: Deniz'e yardım etmelisin.
Sema: Seninle konuşmaktan çok haz etmesemde, yardımına ihtiyacım var.
Sema: Yosunla aranızın bozuk olduğunu biliyorum.
Sema: En sonunda gerçek yüzünü sana da gösterdi
Güneş: Yosun hakkında düzgün konuş ayrıca bilmediğin şeyler hakkında yorum yapmayı bırak
Sema: Ah, sana laf anlatamayacağım
Sema: Yosun son zamanlar da fazla değişti değil mi?
Sema: Yıllarca nefret ettiği çocuğa birden aşık olması...
Güneş: Yosun sadece yaptığı hatayı anladı.
Güneş: Yoksa kıskandın mı? :)
Güneş: Senin için üzülüyorum, Sema.
Güneş: Sana hiç gelmeyecek bir aşkın peşinden koşuyorsun...
Sema: Asıl ben size üzülüyorum.
Sema: Hepiniz Yosun'un kölesi olmuşsunuz.
Sema: Deniz'i kandırıyor.
Sema: O içinde ki nefreti gerçekten bitirdiğini mi düşünüyorsun?
Sema: Bir gece de değişmesi normal mi sence?
Güneş: Deniz'i kandırmıyor. O kimseyi kandırmıyor.
Güneş: Sadece içinde bir şeyleri düzeltiyor o kadar
Güneş: Sema lütfen saçmalamayı kes!
Sema: Deniz'i koru.
Sema: Bence artık bazı şeyleri sorgulamalısın.
●Görüldü.-----
Güneşışığı: Yosun, nasılsın?
Çakıltaşı: İyiyim?
Güneşışığı: Uzun zamandır seninle konuşamıyoruz
Güneşışığı: Biliyorum, aramızda bazı şeyler hâlâ düzelmedi.
Güneşışığı: Ama ben senin dostunum, öyle değil mi?
Güneşışığı: Denizle aranı düzeltmene çok sevindim.
Güneşışığı: Onu böyle görmeyi uzun zamandır özlemişim.
Güneşışığı: Sen bu konuda ne hissediyorsun?
Güneşışığı: Yani duyguların neler?
Çakıltaşı: Deniz'in mutlu olmasından önemli ne var ki senin için, Güneş?
Çakıltaşı: Formalite olarak gereksiz kelime kalabalığı yapmamalısın
Güneşışığı: Bak,
Güneşışığı: Sadece bazı şeylerin iyiye "gerçekten" döndüğünü bilmek istiyorum.
Çakıltaşı: Ders çalışıyorum, Güneş.
Çakıltaşı: Ki benden sana bir tavsiye
Çakıltaşı: Başkalarının ilişkilerini kontrol etmek yerine kendi ilişkine odaklanmalısın.
Çakıltaşı: Görüşürüz :)
●Görüldü.-----
Çakıl: Bazen merak ediyorum
Çakıl: İnsanlarla aran nasıl bu kadar iyi?
Çakıl: Ne kadar uğraşsam da kimseye kendimi anlatamıyorum.
Ozan Deniz: Sen iyi misin?
Ozan Deniz: Yani canını sıkacak bir şey mi oldu?
Çakıl: Hayır, hayır
Çakıl: Saçma bir soruydu zaten unut gitsin
Ozan Deniz: Unutamam, Yosun.
Ozan Deniz: Duygularını ilk defa bana aktardın.
Ozan Deniz: Bu konuşmayı asla unutamam.
Ozan Deniz: Şimdi söyle bana, neler oluyor?
Çakıl: Sadece, bazen kimsenin beni anlayamadığını düşünüyorum.
Çakıl: Herkes bana kulaklarını tıkıyormuş gibi
Çakıl: Ne kadar bağırsam da beni duyamıyorlar
Çakıl: Ne kadar çırpınsam da beni göremiyorlar
Çakıl: Öyle işte
Ozan Deniz: Ben seni duyuyorum, Yosun.
Ozan Deniz: Seni görüyorum.
Ozan Deniz: Sen konuşmasan bile seni anlıyorum.
Ozan Deniz: Sen bana ne zaman sırtını dönsen ben senin arkandaydım.
Ozan Deniz: Kimseden yardım istemediğin zamanlar ben yine de oradaydım.
Ozan Deniz: Sen gördüğüm en güçlü kızsın.
Ozan Deniz: Küçükken herkesten gizli ağladığın zamanlar da
Ozan Deniz: Sana sarılmamak için verdiğim savaşlar vardı.
Ozan Deniz: Çünkü sen kendini sarabilecek güçteydin.
Ozan Deniz: Kalbinin kırıklarını toplayabilecek güçteydin.
Ozan Deniz: Senin gibi olmayı dilerdim.
Ozan Deniz: Senin kadar güçlü olmayı ve kalbimin kırıklarını toplayabilmeyi...
Çakıl: Yoruldum, Deniz.
Çakıl: Kendimi taşıyamıyorum artık.
Ozan Deniz: Devam edemeyeceğini hissettiğin her zaman
Ozan Deniz: Sadece içimdeki aşka tutun.
Ozan Deniz: Her zaman senin yanında olacağım.
Ozan Deniz: Ve sen asla yalnız olmayacaksın.
●Görüldü.YN/ Herkesin duyguları var. İyi veya kötü... Hepimiz insanız.
*Anastacia - You'll Never Be Alone