ÖZEL BÖLÜM 1

47.6K 1.6K 536
                                    

Yasemin KORKMAZ

Zaman hızla akıp geçmiş ve oğlumuz çoktan üç yaşına girmişti.

Hamile olduğumu öğrendiğim zamanki şaşkınlığım ve sevincim hala daha dün gibi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hamile olduğumu öğrendiğim zamanki şaşkınlığım ve sevincim hala daha dün gibi. Herkese hamile olduğumu söyledikten sonra Cihan ile doktora gitmiştik.

Cihan sanki torun sahibi koca adam değilmiş gibi heyecanlıydı. Bebeğimizin ilk görüntüsünü ve kalp atışlarını duyduğumuzda dünyalar benim oldu.

Sırma'dan sonra kaybettiğim bebeğim ve yaşım sebebiyle korkularım çok olsa da doktorum beni rahatlatmıştı.

Çok şükür ki hiçbir sorun olmadan hamileliğimi yaşamıştım. Sadece benim oğlum yanımıza gelmek için biraz aceleciydi. Doğum bir tülü başlamadığı için doktorum acil sezeryana aldı.

Cihan bu telaşlansa da korktuğumuz hiçbir şey olmadı ve oğlumuzu sağlıkla kucağımıza aldık. Onun minik bedenini kucağıma aldığım an dünyalar benim oldu.

Cihan ise ikinci kez çocuk gibi ağlamıştı. İlki Sırma'yı gördüğündeydi, ikincisi ise oğlumuzda.

Hastaneden çıkıp eve geldikten sonraki zaman su gibi akıp geçmişti. Bebeğimi büyütürken her şeyi tekrar öğreniyor gibiydik.

Her ne kadar bir evladımız olsa da aradan çok uzun bir zaman geçtiği için tüm bu duygulara yabancıydık.

Tabi biz hiç isim düşünmediğimiz için bebeğimiz ilk 1 hafta isimsiz kalmıştı. her kafadan bir ses çıkarken bir türlü karar veremiyorduk.

Sonunda Cihan;

"Eğer Yasemin de beğenirse ismi Aykut olsun." Dedi.

Nedenini sorduğumda da;

"Armağan, mükafat, ödül demek. Oğlumuz bizim ikinci baharımızda Allah'ın bize bahşettiği en büyük armağan." Demişti.

O akşam oğlumuzun ismini Aykut koymuştuk.

Şimdi ise Aykut büyümüş ve aynı babasına benzemişti. Görüntü olarak aynı babası olduğu yetmiyormuş gibi huyu da aynı babasıydı.

Beyefendi şimdiden çok sinirli ve dediğim dedik bir çocuktu. Her ne kadar bazen beni çileden çıkarsa da kocama benzediği için çok mutluydum.

"Yasemin kokulum." Cihan'ın uykulu sesini duyduğumda arkamı döndüm.

Mutfağın kapısında durmuş bana bakıyordu.

"Günaydın komutanım." Hızla yanıma gelip bana sarıldı ve tezgahla arasında sıkıştırdı.

"Sabah sabah nereye kaçtın hatun. Yine sensiz uyandım!" Sesindeki sitemle gülümsedim.

Aykut doğduğundan beri Cihan'ın en büyük şikayeti buydu.

"Senin küçük canavar acıkmış. Bende kahvaltı hazırlamaya kalktım." Dediğimde homurdandı.

SırmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin