Sırma AKÇA
Kitabımın sayfasını heyecanla çevirirken gülümsedim.
Bu sabah başladığım kitap o kadar heyecanlıydı ki ne ara yarıladığımı anlamadım bile. Kendimi kaptırmış okurken duyduğum bağrışma sesleriyle yerimden sıçradım.
Kaşlarım çatılırken kitabı kenara koydum ve koltuktan kalktım. Tam o anda çocuklar kavga ederek içeri girdiler.
"Abi sana inanmıyorum ya!" Dünya sinirle ayağını yere vurduğunda Demir ona döndü.
Gerilen bedeninden ve alev saçan gözlerinde kızgın olduğunu anlamak zor değildi.
"Dünya çok konuşma benimde canımı sıkma!"
"Genç adam sözlerine dikkat et!" Sert uyarımla çocukların bakışları bana döndü.
Dünya ve Demir kısa süre sonra birbirlerine öfkeli bakışlar atmaya devam etti.
"Neler oluyor burada!" Dediğimde beni takmadılar.
"Anne kursta bir çocuk ablamın saçını düzeltti. Abimde bunu görüp çocuğu dövdü." Doğa'nın yaptığı açıklama ile donup kaldım.
"Demir!" Derken hayretle oğluma bakıyordum.
"Hiç bana öyle bakma anne! Dünya'ya kimse dokunamaz!" Atarını yapıp odasına yöneldiğinde hala şaşkındım.
"Anne bıktım senin bu oğlundan!" Tribini atıp giden kızım ile daha da şaşırdım.
"Annişkom bırak onları kendi haline." Diyen Doğa da yanağımdan öpüp gittiğinde ben hala olduğum yerde dikiliyordum.
Bazen çocukların bu hallerine yetişmekte zorluk çekiyorum. Duyduklarımı sindirebilmek için kalktığım koltuğa gerisin geri oturdum.
Çocuklar gelip rüzgar gibi esmiş ve odalarına çekilmiştiler. Bana da onların bu halini anlayıp, olayı çözmek düşüyordu.
Gelin görün ki çocuklar büyüdükçe bu daha imkansız bir hal alıyor.
Demir artık iyice büyümüş ve 18 yaşında bir delikanlı olmuştu. büyüdükçe tüm huylarını babasından alan oğlum tıpkı onun gibi kıskançtı.
12 yaşında küçük bir genç kız olan Dünya ise abisinin bu kıskanç, baskıcı hallerinden bıkmıştı.
Evde devamlı ikisinin kıskançlık krizleri oluyordu. Ya Demir, Dünya'yı birinden kıskanıyor ya da Dünya, Demir'i Ada'dan kıskanıyordu.
Daha fazla düşünmemek için yerimden kalkıp kızların odasına gittim. kapıyı tıklatıp açtığımda ikisi de yatağında bağdaş kurmuş oturuyordu.
Dünya'nın yanındaki boşluğa oturduğumda kızlarıma baktım. ikisi de büyüdükçe daha da güzelleşmişti. Emir ve Demir ise bu durumda hiç mutlu değildi.
"Dünya kızım ne olduğunu doğru dürüst anlatır mısın?" Dünya'nın bana dönen gözleri dolu doluydu.
Kızımın bu haline içim giderken sabırla anlatmasını bekledim.
"Anne vallahi ben kötü bir şey yapmadım. Kursta Berke diye bir arkadaşım var. Çıkışta abimi beklerken biri bana çarptı ve sendeledim. O arada saçım dağılınca Berke önümü görmem için bana yardım etti.
Abimde o arada gelmiş ve Berke'yi gördü. Dinlemeden çocuğa yumruk attı. Rezil oldum!" Dünya'nın sesi sonlara doğru iyice kısılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sırma
RomanceTüm hayatı işi olan bir kadın... Hayatını oğluna adamış bir adam... Kaderin tüm kötülüklerinden habersiz küçük bir çocuk... Bu üç kişiyi bir araya getirecek tek şey ise; Sevgi. ...