SENİN İÇİN

-22-

Multi: Bertan

"Savaş noldu sana kim yaptı bunu "

Kapalı olan gözlerini açıp kısık gözlerle bana baktı. Kaşındaki yaradan bir damla kan boynuna doğru suzuldugunde böyle dikilmeyi bırakıp etrafı kontrol ettikten sonra Savaşı kolundan tutarak içeri soktum. Ayakta zor durduğu için zorluk cikarmadi. Kapıyı kapatıp Savaşı salona götürdüm. Salondaki koltuğa oturturken kendim de içerden sargı bezi tentürdiyot falan getirdim. Odaya geri döndüğümde gömleğini çıkarmış bir Savaş beklemiyordum. Kaslarına bakmamaya çalışarak yanına oturdum. Kafasını geriye yaslayıp gözlerini kapattı.

"Noldu kim yaptı sana bunu "

"Soru sorma olur mu "

Dedi gözleri kapalı halde. Ben de daha fazla ustelemeyip tentürdiyot ve pamuğu elime aldım. Pamuğa biraz tentürdiyot damlatip karnındaki yaraya yavaşça dokundurdum. Benim dokunmamla irkilip aniden gözlerini açtı.

"Napiyorsun"

"Napiyor gibi görünüyorum pansuman yapıyorum"

"Boşver önemli değil "

"Olur mu öyle şey şu haline bak kavga mı ettin "

Pamuğa tekrardan tentürdiyot döküp bu sefer patlayan kaşına dokundurdum. Yüzünü buruşturunca kısa bir an elimi çektim. Tekrardan pansuman yapıyordum ki elimi tuttu. Öylece gözlerime bakarken bir müddet öylece kaldık. Ne ben bişey söylüyordum ne o. Kahvelerinde kaybolurken bakışlarımı kaçırıp önüme döndüm.

Yarabandini elime alıp kaşına yapıştırdım. Ama o hala bana bakıyordu. Dudağındaki yarayı farkettiğimde derin bir nefes alıp bu sefer dudağına yaklastirdim pamuğu. Hala bana baktığını farkettiğimde

"Niye öyle bakıyorsun "

Dedim. Elini yanağıma koyup baş parmağıyla okşamaya başladı. Ben bu hareketine donup kalırken yanağım ise yanıyordu. Gozlerimiz birbirine kenetlenmiş gibi bakarken kendimi uzaklaştırdım. Yanağımdaki eli boşa düşerken bozuntuya vermeden tekrardan başını geriye yaslayıp gözlerini yumdu. Böyle olması işimi kolaylaştırırken pamuğu dudağına bastırdım.

Pansuman bittiğinde doktorun benim için verdiği ilaç ve krem poşetini elime aldım. Sonuçta ben de dayak yemiştim o da. Poşetten ağrı kesiciyi çıkarıp mutfaktan su getirdim. Hareket edince karnım ağrımaya başlamıştı. Az kalsın elimdeki suyu döküyordum. Odaya geri döndüğümde elimdeki hapi ve su dolu bardağı Savaşa uzattım.

"Al bunları iç faydası olur "

İkiletmeden hapi ve suyu elimden aldı. Hapi ağzına attıktan sonra suyu da kafasına dikti. Poşetten doktorun bana verdiği ağrı kesici kremi de elime aldım.

"Al bunu da sür "

"Ben süremem "

Dediğinde şaşkınca ona baktım.

"Ne var bunda süremeyecek al hadi"

Deyip kremi tekrardan uzattım.

"Sen sürsen olmaz mı"

dediğinde gözüme nedense çok tatlı gelmişti. Pes edip kremin kapağını açıp elime biraz boşalttım.
İlk karnındaki yaraya yavaşça sürmeye başladığımda yeniden bana bakmaya başladı. En sonunda dayanamayıp elimi çektim.

"Böyle bakmaya devam edersen sürmem "

"Tamam tamam"

Gülerek dediği şey üzerine başını arkaya atıp tavanı izlemeye başladı. Karnına iyice sürdükten sonra yanağındaki morluk olan yere de sürdüm.