🍪☕️Keyifli okumalar ☕️🍪
____________________Gözlerimi alarm sesi ile açtım ve yatakta doğrularak ayaklarımı sarkıttım. Hep ilk çalışında kalkardım ama bugün daha saatin sesini duymadan hissederek bedenim uyanmıştı. Sadece gözlerimi o zamana kadar kapalı tutmuştum.
Banyoya ilerleyip kısa bir duş aldım ve çıktığımda ıslanmış yara bandına baktım. Onu çıkartmak istemiyordum ama o kadar küçük bir yara için ıslanmış yara bandını orada tutamazdım. Onun yerine nazikçe çıkartarak aynanın önüne koydum ve kuruması için orada bıraktım.
İlk olarak dolaptan bugün giyeceğim elbisemi çıkarttım ve ayna karşısına geçerek hafif bir makyaj yaptım. Artık daha özenli davranacağıma dair kendime not düşmüştüm sonuçta. Saçlarımıda düzeltip arkada topladım. Artık toplayabileceğim kadar uzamışlardı, bir ara onlarıda kestirmem gerekiyordu. Hazırladığım beyaz ceket elbisemi üzerime geçirip altına giyeceğim topuklu ayakkabılarımı dolaptan alarak elimde tuttum. Rahat spor ayakkabılarım varken bu kadar erkenden güne rahatsız ayakkabılar ile başlamak ve onlar ile araba kullanmak son tercihim bile değildi.
Apartmandan çıkıp arabamı park ettiğim alana yürürken yüzüme gülümseyen güneşe baktım. Bugün daha bir güzel parlıyordu. Bu aylarda olmayacak bişey olsada bugün bana bir hediye gibi gülümsüyordu işte.
Yolda her sabah bu saatlerde yüklenerek evine giden teyzeyi gördüğümde gülümsedim. Elindeki poşetlerde sokak kedileri için yemekler olduğunu geçenlerde konuşmamızda öğrenmiştim. O yüzden hızlanarak yanına gittim ve poşetlerinden bir kaçını alarak gülümsedim.
"Günaydın ajumma" bana doğru dönerek gülümsedi. Çok tatlı biriydi ve her sabah itina ile kedileri beslemesini taktir ediyordum, sonuçta yaşı vardı ve yürümekte zorlanıyordu.
"Her sabah yorulmuyor musun ajumma?"
"Yok kızım yorulmam ben. Ben olmasam aç kalır bu zavallıcıklar." Eliyle yanımıza yanaşan kedileri gösterdiğinde içim daha da ısındı. Böyle insanları görmek beni çok ama çok mutlu ediyordu.
"İyi ki varsın o zaman, bende bundan sonra her sabah sana yardım edeceğim olur mu?"
"Ah, olur tabi yavrum." Elimizdeki mamaları toplanan kediler için olan kapların içerisine dökerek teyzeye evine kadar eşlik ettim. Tam gideceğim esnada bir kaç soru yönelterek beni durdurdu. Bu sorular yaşımdan, mesleğime ve nereli olduğuma kadar kısa sorulardı ama sıkılmadan yanıtladım sonuçta samimi biriydi ve sokak hayvanlarına yardım ediyordu.
"Seni benim torunum ile tanıştırayım, tam onun tipisin." Söylediği şey ile sorularının nedenini anlayarak gülümsedim. Sanırım yaşlıların hepsi aynıydı, Türk yada Koreli olmasıı bir şey değiştirmiyordu, birilerini birilerine yapmayı kendilerine görev ediniyorlardı. Kötü olduğunu düşünmüyordum sonuçta onların zamanı ile bizim zamanımız bir değildi.
"Çok kibarsınız ama..." ben cümlemi tamamlayamadan biri konuştuğunda sesin sahibine doğru döndüm.
"Büyükanne ne yapıyorsun?"
"Torunumda geldi işte, gel Hyun-ki sana kız buldum." Teyze torunu ile konuşurken ben şaşkınca torununa bakıyordum. Ünlüleri aratmayacak bir görüntüye sahipti ve büyükannesine parmağını gösteriyordu.
"Kusura bakmayın, büyükannem unutkan ve nişanlı olduğumu unutuyor." Bana dönerek mahçup bir şekilde açıklama yapınca onun adına bende mahçup oldum. Büyükannemle hiç tanışmamıştım ama muhtemelen tanışsaydım bu teyze gibi önüne gelenle evlendirmek için çabalardı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Tanecikleri | PJM
Fanfiction"Ben sanırım ilk defa böyle hissediyorum. İlk defa birinin gözlerine baktığımda kayboluyorum. Hemde ezbere bildiğim o gözlerde kayboluyorum." -PJM