Bu bölüm minnoşcuk. Yani kısacık, sebebi ise geçiş bölümü olması. Umarım severek okursunuz.
Keyifli okumalar. 🍪☕️
Ya şöyle bölüm arası yorum atsanızda sevindem keşke. 😍
___________________
3 ay sonra
"Salang, Beril geldi"
Mina kapıdan bana haber verdiğinde kafamı gömdüğüm işten ayrılarak kapıya baktım. Sonunda iyileşmişti ve beni ziyarete geliyordu. Gerçi yaşadıklarımı sindirebilmem için hepsi ayrı ayrı destek oluyor desem daha doğru olurdu.
Reklam filminden önce bile anti edinmeyi başarmış olmam reklam filmi ile tavan yapmış ve sosyal medya hesaplarım resmen işgale uğramıştı. Onların dışında benimle ne problemi olduğunu anlayamadığım kıza verdiğim telefon numaram sayesinde kızdan hariç milyon tane garip insanla uğraşmış olmamda çabasıydı. Ama kız ile asla konuşmamıştım çünkü beni kendi aramak yerine numaramı dağıtmayı tercih etmiş ve bir korkak gibi insanları üzerime salmıştı.
Aslında bunların hiçbiri benim için sorun değildi. İnsanların ne söylediklerini takan biri değildim. Sadece kendimi ifade edemediğim için sinirleniyordum. Eğer şirketim izin verseydi kendimi açıklamak için bir yazı yazacaktım ama izin vermedikleri için sessiz kalmak zorunda kalıyordum. Birde canımı sıkan şey benim tehdit ediliyor olmamın dışında Jimin'e ve diğerlerinede kin kusan tipler vardı, asıl canımı bu sıkıyordu. Çünkü onlar kendilerini düşünmek yerine sık sık beni arayıp benim için endişeleniyorlardı. Gerçi 3 ay içerisinde Jimin ile pek konuşmamıştım, sebebini bilmiyorum ama beni aramıyordu. O aramadığı içinde benim aramamı istemiyeceğini düşünerek rahatsız etmiyordum ama Taehyung ve Yoongi'den sık sık haberlerini alıyordum. Belkide sessiz kalmasının bir sebebi vardı ama emin değildim işte ve bu belirsizlik beni çıldırtıyordu.
"Salang, iyi misin?" Daldığım düşüncelerden Beril'in sesi ile sıyrıldım.
"İyiyim. Ben sadece fazla düşünüyorum Beril."
"Görebiliyorum. Bu akşam dışarı mı çıksak?" Söylediği ile gülümsedim. Can ikimizinde canına okurdu.
"Sevgilinin kim olduğunun farkındasın değil mi?"
"Farkındayım ama oda fazla üzerime gelmiyor mu sence?" Anlamadığım bir süre içerisinde yakınlaşan bu ikili bana inanılmaz sevimli geliyor ve hayat enerjimi bulmama yardımcı oluyorlardı.
Gerçekten Can ne ara tavlamıştı gül gibi kızı? Ay düşününce bunlar evlensin, ne güzel bebekleri olur ya. Boncuk gibi.
"Sen neye gülüyorsun, salak gibi?"
"Seven adam kıskanır Beril'ciğim. Ayrıca siz evlensenize ya, çok güzel bebek çıkar sizden. Hem teyze hem hala olayım artık yaa.." sırıtmam sona doğru ikiye katlanınca oda sırıtmaya başladı.
"Böyle deme ya, aklıma geldikçe hevesleniyorum."
"İyi işte. Ben Can'a söyleyeyimde bebek yapın siz."
"Arkadaşını gay sanan sen, şimdi bebek yapmasını mı söyleyeceksin? Sen bebekten önce benimle evlenmesini söyle yeter, gerisini biz hallederiz." Söylediğinin üzerine kendimi tutamayarak kahkahayı patlattım.
"Ona şüphem yok merak etme. Kahretsin ki, öpüşme seslerinizi her yerden duyuyorum..." Gözlerimi kısarak ona bakarken devam ettim.
"Ayrıca farkındasınız değil mi? Benim evim küçük, yani her yerden sizi duyabiliyorum. Hem olan var olmayan var kardeşim ayıptır ya." Söylediğim şey üzerine beyaz tene sahip olmasının dezavantajını yaşayan Beril, kızaran yanaklarını tuttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Tanecikleri | PJM
Fanfiction"Ben sanırım ilk defa böyle hissediyorum. İlk defa birinin gözlerine baktığımda kayboluyorum. Hemde ezbere bildiğim o gözlerde kayboluyorum." -PJM