Çekirdek | Texting ✔

4.6

Mehir Sırma Olukçu

"Anneeeeğğğğ! Bu temizlik niye bitmiyor anneeeeeğğğğ?!" Deli gibi bağırışıma karşılık annem de bağırdı.

"Mehir! İftara kadar yemekleri hazırlamam lazım! Misafir var misafir!" Ofladım. Televizyon ünitesinin tozunu alırken homurdandım.

"Lan iftara daha altı saat var. Ah bu anneler!" Tekrar anneme seslendim.

"Anne kim olduğunu söylesene! Kim gelecek?" Kesin sülaleyi yemeğe davet etmiştir.

"Abinin arkadaşı gelecek. Çok düzgün çocuk. İlk defa abinin bir arkadaşına kanım çok ısındı." Gözlerimi büyüttüm.

"Oha," dedim mırıldanarak. "Yalın gelecek kesin." Boğazımı temizledim.

"Hangi arkadaşı?"

"Yalın'dı ismi. Sen okuldayken gelmişlerdi. Abin ders notlarını almayı unutmuştu. Geri geldiğinde o da yanındaydı." Gözlerimi kıstım.

"Vay yılan!" dedim fısıltıyla. "Bana da söylemedi hiç annemle konuştuğunu. Pis yılan."

Yılan yılan.

"Sadece bir kişi için mi bu kadar telaşlısın anne?!" dedim gözlerimi devirerek.

"Eray da gelecek." Kahkaha attım.

"Sünnet o sünnet!" Annem de kahkaha attı. Mutfaktan seslendi yine.

"Eray'la birlikte deden de geliyor." Ofladım.

"Anne dedem yine gıcıklık yapacak bana!"

"Mehir!" Somurttum.

"İyi be!"

Gerçi bazen gıcıklık yapmıyor. Duruma göre değişir.

Eray amcamın oğluydu ve benden bir yaş küçüktü. Gözde ile yaşıttı.

Abisinin sünnetinde annesi onu doğurmuştu. Adını Eray koymalarına rağmen, herkes sünnet diyordu çocuğa.

Abisinin yüzünden dalga konusu olduğu için, arada abisiyle boğuşuyor.

Hoş. Biz de oturup onların boğuşmasını izliyorduk.

Dedem de ha bire ismimizi unutur. Gördüğü zaman hemen o müthiş sorularını sorar.

"Kızım senin adın neydi?"

"Oğlum senin adın neydi? Abuziddin'di sanki."

Abuziddin kimse artık, her erkek onun için Abuziddin olmuştu.

Aslında dedem genel olarak her şeyi unuturdu.

Başımı iki yana salladım.

Ulan ne manyak bir ailem var.

Temizliğe devam ederken ofladım. Bir de bayram temizliği vardı. Zaten onu düşünemiyordum.

Annem sınava yaklaştıkça Gözde'ye yükleniyordu. Bana bir şey yaptırmıyordu. Ama bugün hepimiz bir şey yapıyorduk.

E malum, misafir gelince annelerin telâşını herkes bilir.

***

"Ohundu, ohundu!" deyip hayvan gibi suya saldıran Eray'a güldük hepimiz.

Ohundu nedir yav?

"Oğlum bir dur, duamızı edelim," dedi babam.

"Amca ben ettim duamı, siz de edin." Güldüm.

Manyak çocuk.

"Durun duayı ben edeyim," dedi dedem ve ellerini kaldırdı. Bir an duraksadı. "Ne için dua ediyorduk?" Kıkırdadım.