Medya: Yazın bakam Japonca isminizi. Benimki, Shidorinkufuarika. Yazana kadarcanım çıktı dnabcnsbcnsbcnsnbcks
***
Yılan:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yılan: Diyetteyken sen.
Bücür: Sevgilim bir işsiz, evet.
Bücür: Hanım hanım, onlar benim yiyeceklerim.
Yılan: Mehir'im...
Bücür: Neee?
Yılan: Abinden öğrendiğime göre, bir elbisen varmış.
Bücür: Eee?
Yılan: Ve de kısaymış sankim, birazcık, ucundan.
Bücür: Eee Yalın?
Yılan: Eee'si bir gün giysene jxhwkfhmebcmebxn
Bücür: Sen beni mi trollüyorsun?
Yılan: Evet. Çünkü, ben yılanım. Ne sandın? Hanzolar gibi giyemezsin, yak o elbiseyi falan diyeceğimi mi?
Bücür: Öyle bir şey bekliyordum fhekdjekdnejdkhd
Yılan: Bu konuda karışmam ben, güzelim. Hatta hiçbir şeyine karışmam. Yeliz'e de karışmıyorum. Siz zaten nasıl giyinmek istediğinizi kendiniz biliyorsunuz. Neden müdahele edeyim?
Yılan:Senin yaşam tarzın neyse, her zaman saygı duyacağım. Neyi sevdiğin veya neyi sevmediğin önemli değil. Önemli olan aramızdaki farklılıklara rağmen, birbirimize her zaman saygılı olmamız.
Yılan: Benim yanımda rahat olmanı istiyorum. Benden önce neysen, benle de öyle devam etmelisin. Benim için sakın değişme. Bu konuda anlaşalım. Belki bunları daha önce konuşmalıydık ama nasip bu zamanaymış.
Yılan: Sen, kendin olduğun için kalbimdesin zaten. Tamam mı, meleğim?
Bücür: Düşeyim mi sana?
Yılan: Düş ayol.
Bücür: Djhekdnemfhshhfeh
Bücür: Bu kadar ince düşünmene hayran kalıyorum hep, Yalın. İyi ki hayatımdasın.
Bücür: Ve o elbiseyi giymeyeceğim. Zayıflamadan olmaz.
Yılan: Abin beni kışkırtmak için söylemişti. O da beni deniyormuş. Hanzo olsam ağzıma sıçacakmış da.
