5.2

97.8K 6.2K 9.3K
                                    

Mehir Sırma Olukçu

Günlerdir abimin peşimden dolanması ve sürekli benimle konuşmaya çalışmasından kaçıyordum. Genel olarak iletişimim azalmıştı. Hem de herkesle. Abimle zaten aramızda iletişim denen kavram yok olup gitmişti. Annem abinle sana ne oldu diye sorunca cevap vermiyordum. Sonra abime dönüp sen bu kıza ne yaptın hiç böyle yapmazdı sana diyordu.

Abimin ise pişmanlıkla bana baktığını görüyordum. Bakışlarımı yine kaçırıp odama gidiyordum. Bana söylediği sözleri unutamıyordum. Çok kırgındım. Bana her seferinde gelip lütfen konuşalım dedikçe onu tersleyip gitmesini söylüyordum.

Kızarık gözlerini görünce içim acımıştı. Abim bana hiçbir zaman kıyamazdı ama bir kere olmuştu işte. Sözleri çok kırıcıydı. İç çekerek yatakta uzanmaya devam ettim. Keşke böyle olmasaydı. Normalde her şeye anlayışlı olan abim bir anda sinir krizi geçirmişti ve kırıcı konuşmuştu. Yanımdaki telefonum çalınca ekrana baktım.

Yalın arıyordu.

Cevap verdiğimde yine aynı soruyu sordu.

"İyisin, değil mi?" Ofladım.

"İyiyim dedim Yalın. Gerçekten bir sorun yok."

Sürekli iyi olup olmadığımı soruyordu. Günlerdir iyiyim desem de ikna olmayıp yine soruyordu.

"Peki, güzelim. Bu kadar kötü tepki vereceğini bilmiyordum. Ama gelirken de sinirliydi. Onun siniri başkaydı. Bir anda ben de açıklama yapınca olan oldu." Kaşlarımı kaldırdım.

"Neden sinirliydi ki? Sabah gayet iyiydik. Film falan izlemiştik." İç çekti.

"Bilmiyorum." Alt dudağımı ısırdım ve serbest bıraktım.

"Sen nasılsın peki? Abimin yumruklarından nasibini aldın." Güldü.

"Yanağım mosmor desem?" Gözlerimi büyüttüm.

"Ne?! O kadar kötü mü?"

"Lan nasıl vurduysa, baya acıdı. Şerefsiz Sarp."

"Bir an abimi tanıyamadım," dedim üzgün bir şekilde. "Üzgünüm."

"Bücürüm," dedi bıkkın bir şekilde. "Şöyle deme iki de bir. Senin suçun yok. Tamam mı?" İç çektim.

"Tamam."

"Aferin benim meleğime." Gülümsedim.

"Abin çok pişman oldu sen gittikten sonra."

"Yalın-"

"Dinle sadece. Günlerdir söylemek istiyorum bunu," deyince nefesimi dışarı verdim ve telefonu diğer kulağıma aldım.

"Sen gittikten sonra bizimle de konuşmadı hiç. Banka oturup öylece durdu. Canını sıkan bir şeyler vardı. Sarp'ı ilk defa böyle gördüm. Benim aksime, az da olsa sinirlerine hâkim olmayı başaran biri o." Başımı salladım, Yalın görmese de.

"Evet. Sana göre biraz daha sakin olduğu doğru. Ama o gün tam tersiydi. Sen sakin kalmaya çalışırken, o çok fazla sinirlendi. Ve... kırdı."

"Düzelecek. Abin seni kırmak istememiştir. Her şey üst üste geldi sanırım. Başka sorunları da olabilir."

"Bilmiyorum," diye mırıldandım. "Kaç gündür sürekli çevremde zaten. Konuşmak istiyor ama ben izin vermiyorum. Kırgınım Yalın. Neyse, ben kapatayım."

"Tamam, güzelim. Sıkma canını. Tamam mı?"

"Tamam. Teşekkür ederim, her şey için." Güldü.

Çekirdek | Texting ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin