Köye giren altın kuyruklu dev kaplan tüm köylüleri telaşa sürükledi. Tarladakiler işini bıraktı, oynayan çocuklar merakla ailelerine haber verdi ve neredeyse köyün tamamı kaplanın etrafına toplandı. Kaplanı ve bu kaplana sahip olabilecek kadar önemli şahsiyetleri karşılamak için büyük bir kalabalıktı, köy meydanına bile zar zor sığıyorlardı, bu yüzden bazı çocuklar evlerin tepelerine çıkıp oradan kaplanı izliyorlardı.
Kaplanın siyah kürkü çocukların içinde kaybolmak isteyeceği kadar yumuşaktı. Ancak kaplanın devasa boyutu, keskin pençeleri ve yırtıcı bakışları karşısında adım bile atamıyorlardı. Kaplanın çektiği arabanın pencereleri kapalıydı. Arka arkaya 2 oda şeklindeydi ve 2 odayı farklı tekerler ilerletiyordu.
Birden 2 odanın da kapısının açılmasıyla köylüler birer adım geri gittiler. Yetişimcilerin gücünü biliyorlardı, onları korkutan boynuzlu devi öldürmesi için tarikattan gönderilmişlerdi. Ama yine de bu durum, herkesi olmasa da köylülerin büyük çoğunluğunu rahatsız ediyordu. Sanki yapılan ufak bir hatada yetişimciler sinirlenecek ve uzattıkları yardım elini geri çekecek ve onları yalnız bırakacaktı. Tarikatın yardımı olmada köyün yıkımı işten bile değildi.
Köylülerin yaşlı lideri arabadan inenlere yaklaşarak "Koha köyüne hoş geldiniz." dedi. "Sizler Yao Tarikatının yetişimcileri olmalısınız. Bana söylenene göre buradaki canavar için üst düzey bir ekip gönderilecekti."
Sers küstah gülüşünü takındı. "Ben geldim, yeterli değil mi?"
Köy lideri telaşla "Ahhh, tabii ki, evet, evet, sizlere güveni..." dedi.
Sers adamın sözünü kesti. "Bize boynuzlu dev hakkında bildiklerinizi anlatın."
"Gelin, sizi evimde misafir edeyim. Daha rahat konuşabiliriz böylece." Köy lideri ince sopasına dayanarak döndü ve yetişimcileri evine götürdü. Bir şeyler içip içmeyeceklerini sordu. Li Zhen su rica etti. Diğer ikisi bu teklifi reddetti, Sers kabaca, Bai Che duygusuz bir şekilde.
"Boynuzlu devi ilk kez 3 hafta önce gördük."
"Neden daha önce haber vermediniz o halde?" diye sordu Sers.
"4 yaşındaki bir çocuk ormanda 'boynuzlu bir dev' gördüğünü söyledi. Doğal olarak başta kimse inanmadı. Ancak sonradan civarda dolaşan diğerleri de 'boynuzlu bir dev' gördüklerini söyleyince köyde bazı söylentiler dolaşmaya başladı. İnsanlar köyün dışına çıkamaz oldular. Ta ki..."
"Bir dakika bekleyin, hala neden böyle bir olayı tarikata bildirmediğinizi anlamış değilim. 2 hafta boyunca, aynı şikayetle gelen bir sürü insan oldu, ancak ciddiye almadınız, öyle mi?"
"Ne yani, bizim 'boynuzlu devi' sakladığımızı mı söylüyorsun? Ya da tuzak mı kuruyoruz size?"
"Bana her şeyden şüphe etmem öğretildi."
"Dediğim gibi, sadece gördüklerini söylüyorlardı. Eğer boynuzlu dev bir yanlış anlaşılma olsaydı, tarikat bir sonraki isteğimizi yerine getirmeyebilirdi. Daha önceden de canavar gördüğünü söyleyenler oldu, ama bunlar bir ağaç parçası veya büyükçe, şekilli bir kayaydı."
"Anlatmaya devam et."
"Köyde bazı söylentiler dolanmaya başlamıştı."
"Bunları anlatmıştınız."
"Ben yaşlı bir insanım... Ne demiştim en son?"
"Ta ki, demiştiniz." diye araya girdi Li Zhen.
![](https://img.wattpad.com/cover/148496632-288-k710983.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kudretlilerin Lordu
Fantasi"Kudretlilerim, Bizler kurtarıcı değiliz, Bizler katiliz, yok ediciyiz. Bizler avcıyız, 'Onları' avlayacak olanlarız. 'Onlar' birçok isimle bilinirler. Yaratıcı, Tanrı, Yöneten, Kutsayan Ve Ölümsüzler. İsimlerini sınamamızın vakti geldi. Tanrılar av...