Aşk Dil Tanımaz

23♡💫

Uzun bir yolculuktan sonra durduk. Aman Allahım burası  Venedik. Hiç bakmıyorum ki etrafıma ben neredeyim. Dünden beri Venedikteydim. Etrafta bir çok gondol ve bir çok insan arada yeni evlenen çiftler vardı. Hayalimdi bu benim buraya gelmek. Burada gelinliğimle fotoğraf çektirmek. Saate baktığımda 18.30 du. Arabayı uygun bir park edip kapıyı açan Ernesto'ya birlikte bir çok büyük bir restaurantın önünde durduk. Birlikte çok uyumlu görünüyoruz kesinlikle...
Ernesto elimden tutarak kapıya doğru gittik. İçeri girince dilim tutulayazdı
Çok büyük ve güzel. Renkler birbirleriyle çok uyumlu. Etrafta bir çok şık ve güzel giyinimli insanlar vardı. Bizde onlardan biriydik. Ernesto bir masa göstererek beni  oraya doğru götürdü. Çok güzel  bir masa. Yanlız masada kimse yoktu. Ernesto bana dönerek "biz çok erken geldik sanırım biraz sonra arkadaşlarda gelir" demesiyle bir çift bize doğru geliyordu. Çok güzel sarışın bir kadın  yanında ise kumral bir adam. Birbirlerine çok yakışıyorlar. Hemen onlar bize yaklaşınca Ernesto ayağa kalkarak onlara sarıldı. Ve beni onlara tanıttı. İkisiyle de tanıştım. Kızın adı Maria ve erkek arkadaşınında adının Riccardo olduğunu öğrendim. Çok sıcakkanlılardı. Sohbet arasında Ernesto'nun telefonu çaldı. Biraz konuştuktan sonra Ernesto bize dönerek "Sanırım Juan ve Elena gelemeyecekler. Alex hastalanmış.". Ernesto bana dönerek "Alex onların en küçük oğulları" bende anladım işaretiyle yemeğime döndüm. Çok sıcak ve samimi bir sohbetten sonra yavaş yavaş kalkmak için hazırlandık. İkisiylede vedalaştıktan sonra arabaya bindik. Ernesto arabayı kenara çektikten sonra beni indirip sokak sanatçısının yanına götürerek " hanımefendi bana bu güzel dansı lütfetmez misiniz?" diyince  bende şaşırıp gülümseyerek "tabiki beyefendi" diyip ellerimi omuzlarına koydum. Çok güzeldi. Ernesto alnımdan öperek "sarhoş ediyor şu güzelliğin ve masumiyetin"der demez kızarmaya başladım. Bu adamın tek kelimesi beni utandırmaya yeter. İtalyanın en yakışıklı beyefendisi..
Bir süre sonra bana dönerek" burada geceler hiç bitmez. Seninle hiç sabah olmayacak gibi " dedi. Belime kolunu dolayarak arabaya götürdü. Bir şarkı açıp sürmeye başladı. Belli bir süre sonra kendimi yorgun ve bitkin hissediyordum.
Sonra kendimi uykunun kollarına teslim ettim.
Gözlerimi aralayarak kendime geldim. Susamıştım. Gözlerimi açarken ferahlatıcı bir koku burnuma dolmuştu. Aniden kalktım . Yanıma baktığımda Ernesto yanımda uyuyordu. Aman Allahım. Bu hiç doğru değil. Ernesto'yu yavaşça uyandırarak  yanağına bir  öpücük kondurdum. "Sevgilim bu durum benim için hiç uygun değil" diyince" sen bana güvenmiyor musun""senin gelenek ve göreneklerin hakkında bilgim var" diyince onu kırdığımı düşündüm. Yani yatsa sorun olmazdı dokunmamak şartıyla zaten aramızdaki mesafe çok fazlaydı. Peki diyerek suyumu içtim. Ve yorganın altına girdim.
Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerimi açtım. Belimdeki kollarla irkilerek kalktım. Bu Ernesto'nun kolları. Onu uyandırmadan hızlıca banyoya gidip rutin işlerimi halletim.
Onu uyandırmadan mutfağa gidip masayı hazırlamaya koyuldum. Eldeki imkanlarla Türk usulü masa hazırlamaya özen göstererek muhteşem bir eser ortaya koydum. Menemenden böreklere kadar her şey vardı masada. Hızlıca odaya çıkıp Ernesto'yu öperek uyandırdım. "sen eğer beni böyle uyandıracaksan ben hep uyurum" demesiyle "romantik sevgilim benim" diyerek Ernestoyu banyoya gönderdim. Ernesto mutfağa girer girmez masaya bakarak "kalbimin kraliçesisin şimdide mutfağın hamarat sevgilim benim" diyerek yanıma gelip öpücük kondurarak masaya geçti.
Birlikte güzelce kahvaltımızı yapıp masayı kaldırdık. Ernesto bana "şimdi gitmem gerekiyor maçımız var akşam geç gelirim sen yemeğini ye beni bekleme sevgilim" diyerek gitti. Bende ne yapacağım ki şimdi.
Evi temizlesem desem bu kadar büyük villayı tek başına nasıl temizleyeceğim. Bunları düşünürken birden kapı çaldı. Hemen koştum. Karşımda kıvırcık saçlı esmer bir bayan. Sanırım Afrika kökenli. Merhaba hanımefendi diyip içeri girdi. "ben bu evin hizmetçisiyim, adım Rose  , Ernesto bey bana bir günlüğüne izin vermişti." "siz kimsiniz" diyince şaşkınlığımı üzerimden atarak cevap verdim "sevgilisiyim. Adım Eftelya" der demez gülerek "şaşırmadım. şuana kadar ki bu eve gelen en güzel kızsınız. Tanıştığıma çok memnun oldum. Türk müsünüz?" diye sorunca cevap verdim "evet" şaşkınlığımı hala atamamıştım. Tekrardan bana dönerek "çok masum ve saf görünüyorsunuz. Şuana kadar hiç Türk biriyle tanışmamıştım.". İyi miydi dedikleri kötü mü anlam verememiştim. Demek ki bu eve gelen ilk kız ben değilim. Ama Ernesto benim hayatıma giren ilk erkek. Ama zaten şaşormamam gerekir. Sonuçta o ünlü bir futbolcu ve bi o kadarda yakışıklı. İşte kalbim yinede biraz kırıldı. Bunları kabul edip  alışmam lazım.