Kapıyı açtığımda karşımda duranlara hayranlıkla bakakaldım . Bir kız nasıl bu kadar güzel olabilir. Yemyeşil gözleriyle ışıl ışıl bana bakıyordu .Bu Sophia olmalıydı . Zaten tanışmıştık onunla o sıcacık bakışları karşımda görünce heyecanlandım. Yakından çok farklı oluyormuş. Yanında da bir beyefendi vardı . Samimi ve sıcak bir karşılamadan sonra içeri aldım . Rose görür görmez "hoşgeldiniz efendim " dedi. Jessie hanım koşarak yanımıza geldi . Canlarım gelmiş diyerek. Jessie hanım ikisinede doyasıya sarıldı . Sonra oturma odasına geçerek sohbete başladık . Jessie hanım beni kastederek "bu hanımefendi abinizin sevgilisi Eftelya" der demez Sofia söze atlayarak "biz zaten tanışmıştık ve Eftelya bu da Alessandro diğer erkek kardeşim" diyerek yanındaki beyefendiyi gösterdi . Ben de memnun olduğumu ifade ederek Jessie hanıma baktım . Jessie hanımın yüzündeki ifade bizim Sophia ile tanışmış olmamızdan etkilenmiş olduğunu gösteriyordu . Tedirgin bir şekilde sohbete devam ettik . Maça tam 2 saat kalmıştı . Formam hazırdı zaten . Sophia bana bakarak "hadi gel seninle birlikte yemek hazırlayalım "diyince kalkarak onunla mutfağa gittim. Başladı o yemek hazırlamaya ben sadece onu izliyordum . Çok neşeli ve samimi bir şekilde hem bana bir şeyler anlatıyor hem de pişirmeye devam ediyordu. Bana maçta ne giyeceğimi sorunca ben Ernesto'nun aldığı formadan bahsettim . Gözlerinin içi gülüyordu resmen bana bakarken. İmrenerek dinliyordu . Beraber masayı da kurduk . Herkesi masaya davet ederek yemeğe başladık . Yemekten sonra Sophia "Şimdi seni hazırlayalım az kaldı maça " diyince gülümseyerek onunla beraber odama geçtik . Sophia pantolonlarımdan uygun bir pantolunu alarak eline formayla birlikte elime verdi. Giyinerek karşısına çıktım. Sophia "evettt şimdi makyaj zamanı " diyerek makyaj malzemelerimin yanına geldi . Bana dönerek "bu renkler çok sade olmaz ama böyle " diyerek odadan çıktı. Naptımki diye üzülerek yatağa oturdum . Bir kaç dakika sonra Sophia elinde makyaj çantasıyla beraber gülerek geldi . Hemen malzemeleri çıkararak "önce saç sonra makyaj " dedikten sonra saçlarımı yanlara salarak hafif şu dalgası şekli verdi . Hafif bir makyajla tamamdım. Harika görünüyordum. Tam bir şey söyleyecekken Jessie hanımın "hadi kızlar geç kalıyoruz " sözleriyle koşarak aşağı indik . Sophia ya teşekkür ettim. Alessandro bizi maça götürmek için arabayı çalıştırdı . Hep beraber stadyumun yolunu tuttuk .
Etrafta sesler ,tezahuratlar kimin ne söylediği belli değil . Stadyum çok büyüktü . Bize ayrılan yere geçerek stadyumu incelemeye başladım . Acaba Ernesto neredeydi . Onu ancak sahaya çıktığında görebilirdim .
Heyecanla etrafa bakındım. Hemen yanımda Sophia oturuyordu . Sahaya futbolcular yavaş yavaş gelmişti . İtalya milli marşı okunduktan sonra maç başladı. Sophia beni dürterek Ernestoyu gösterince utanarak sahaya baktım . Oradaydı gönlümün efendisi ... Bir tarifsiz heyecan sardı beni . Maç başlayınca tezahuratlar arttı . Maçın ilk yarısı 0-0 dı. Şans onunla olsun . Kalbimin sahibi. Sophiayla sohbet ederken ikinci yarı başladı. Bir kaç dakika sonra top Ernesto'nun ayağına geçti . Beni bu sefer daha büyük bir heyecan kapladı . Birden karşı takımın oyuncusu Ernesto'yu yere düşürünce korktum . Bir şey olur diye. Hakem yanlarına gelerek penaltıyı gösterdi . Ernesto topun başına geçince Sophiayla ellerimizi birbirine kenetledik. Heyecandan elimin içi terlemişti. Ernesto topa vurup ağlarla buluşturunca birden alkışlar tezahuratlar kapladı her yeri . Bizde birbirimize sarılarak sevinç gösterisinde bulunduk . Maç sonucu 1-0 dı . Hakem bitirmişti. Tam ayağa kalkacakken bir anons duyuldu. "Herkes lütfen yerine oturabilir mi"
Bizde Sophiayla birbirimize bakarak neler oluyor " diyip yerimize oturduk. Ernesto bizim olduğumuz yerin önüne gelerek bana gel işareti yaptı . Noluyordu? Sophia elimden tutarak beni en ön sıraya götürdü . Ernesto beni kucaklayarak sahaya indirdi . Herkes bize bakıyordu . Tezahuratlar yalan çığlıklar atan taraftardan bu sefer hiç ses çıkmadı . Çimlere iner inmez Ernesto beni sahanın ortasına götürdü .Hala olayın şaşkınlığını atamamıştım üzerimden .
Ernesto bir yere gidip önüme diz çöktü . Allahım aklıma gelen şey mi yoksa bu !
Birden yüzük çıkartarak bana Türkçe "benimle evlenir misin sevgilim "der demez gözlerimden yaşlar boşalmıştı. Ben o anın heyecanıyla taraftarları görmemiştim . Herkesin elinde ışıklar ve büyük kartlarda "evet ve sì "yazıyordu. Ben kendimi toparlayarak evet ve sì diye bağırarak Ernesto'ya sarıldım. Birde parmağındaki yüzüğüme bakarak sesleri dinledim . Herkes alkışlıyordu. Dizlerim titriyordu kalbimde amansız bir çırpınış. Diğer aile üyeleride yanımıza geldi. Başımızdan aşağı güller serpilmişti. Birden gökyüzünde ışıklar belirdi. Bizim isimlerimiz . Bu adama her geçen gün daha çok aşık oluyordum . Romantik sevgilim benim. Ernesto beni havaya kaldırarak etrafında döndürdü . Aşktan başım dönmüştü . Diğer aile üyeleri beni tebrik etmişti . Jessie hanım bile . Onun bile yüzü gülüyordu. Sophia dayanamayarak bana sarıldı. Bu sıcaklık ve samimiyet bana ailemi hatırlatmıştı. Ernesto elimden tutarak beni stadyumun çıkışına doğru götürdü . Her yer kamera doluydu . Ne yapacağımı şaşırmıştım . Her yerden ayrı bir soru "Ernesto bey sevgilinizin adını öğrenebilir miyiz ? hangi ülkeden?..."
Ernesto'nun kendi arabasına binerek stadyumdan uzaklaştık . Beni şık bir restauranta getirmişti. Bende yürüyecek derman bile kalmamıştı . Ama kurt gibi acıkmıştım . Ernesto bana dönerek "sevgilim iyi ki hayatımdasın ,ömrüme hoşgeldin" diyince yanağına öpücük kondurup " hoşbuldum bu bana verilen en büyük şereftir sevgilim " diyerek sarıldım.
Ben bu adamı hakedecek ne yapmıştım . Gözlerindeki o aşk ateşinde ömrümün sonuna kadar yaşayabilirim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Dil Tanımaz
Romance"Sanki onu ilk gördüğümde dilim tutulmuştu.Bir daha konuşamayacağım diye çok korkmuştum."❤ Eftelya Aydemir "Güneş misin sen fazla yaklaşınca yanıyorsun ;çok uzaklaşınca donuyorsun! " ❤ Ernesto Valentini