Çok güzel bir bölüm olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim! :D Yorumlarınızı esirgemeyin benden :D
Dakikalar boyunca acım yavaş yavaş azaldı. Biraz kendime geldiğimde acıdan sıkı sıkı yumduğum gözlerimi açıp karşımdaki hüzünlü ve son derece endişeli yüze, yemyeşil gözlerine baktım. “Geldin.”
Hiçbir şey söylemedi, elini de elimin üstünden çekmemişti. Kısa bir süre sonra beni esir eden acı tamamıyla tarihe karışmıştı.
“İyi misin?”
Elini çekmesinden korkarak hiç kıpırdamamdım. “Sen yanımdaysan hep iyi olurum.”
“Bu doğru değil.” Derken gözlerini benden kaçırdı.
Aramızda sündükçe sünen sessizlik bile beni rahatsız etmiyordu. Sadece yanımda olsa başımın üstünde lanetli olduğumu belirtir gibi kara duman misali dertlerin hiçbiri bana zarar veremezmiş gibi geliyordu. O yanımda olsa bütün dünyanın karşısına geçip dağılıp yok olsan bile umurumda olmazsın, şimdi ne olursan o ol diyebilecekmişim gibiydi. Elimin üstünde elinin serin sıcaklığı olduğu sürece acı çekmeyecekmişim sonumu düşünmeden rahat rahat yaşamaya devam edebilecekmişim kadar iyi hissettiriyordu. Benden bu kadarını esirgememeliydi en azından ben bu kadar çok sorunla tek başıma boğuşmaya çalışırken.
“Üzgünüm Sinem.” Dediğinde efkarlı sesi düşüncelerimin kabuğundan sıyrılıp gözlerim şaşkınca onu buldu.
“Ne için?”
Gözlerini yumarken başını yere eğdi. Yeşil gözlerini görememek yavrusunu kaybetmiş bir annenin korkusunu yerleştirdi kalbime.
“Sana böyle acılar çektirdiğim için.”
“Hiçbir acımın senin hatan olduğunu düşünmüyorum ve böyle düşünmemi de sağlayamazsın. Bana acı çektirdiğin için yanıma bile uğramadığını söylüyorsan bana sana aptalın tekisin derim.”
Şaşkın gözleri açılıp benimkileri buldu. Devam ettim. “Senden uzak kalmak istemiyorum, anlamıyor musun?...” devam etmemi dudaklarımın üstüne koyduğu işaret parmağı engelledi. Onu sevdiğimi söyleyecektim… O cesareti bulmuştum kendimde ve şu an onu sevdiğimi haykıracaktım, eğer beni susturmasaydı.
“Sakın söyleme.”
Neden böyle yapıyordu? “Sinem… Lütfen, bir daha sakın beni böyle çağırmaya kalkma.”
Vay be gerçekten beni duymuş… Neymişim ben öyle ya… “Neden? Yanımda olsan çağırmama gerek kalmaz!”
Gözlerinde birden bire peyda olan o soğuk bakışla neye uğradığımı şaşırdım. Sımsıcacık bakan o yeşil gözler şimdi korkunç bir yaratığın öldürmeye değmeyeceğini anladığı avına bakar gibi bana bakıyordu.
“Senin yanında olmak istediğimi de nereden çıkarıyorsun?”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Ve Kırmızı
FantasiaMasumluğun rengi nedir? Bence gridir, bir melek kadar masum bir bebek bile gridir. Çünkü o bebeğin rengini açıp beyaza dönüştürebilirsiniz ya da koyulaştırıp simsiyah yaparsınız. Ya bir melek yetiştirirsiniz ya da onu bir şeytana dönüştürürsünüz. K...