Affet (8)

1.5K 161 16
                                    

    Amcasının oğlu Kadir, Suraye'yi bir adamla konuşur görünce  kim olduğunu merak edip dikkat kesildi. Cemildi galiba Kerem'in komşu köyden arkadaşı.  Saklanarak izlemeye karar verdi.

'Demek haber getirdin ha. Sana da aşk olsun Suraye, kardeşini şu katil herife sattın ya, sana diyecek lafım yok artık.' diye Suraye ile adam arasında ne denli konuşma geçtiğini bilmeden, kendi kendine söylendi.
Suraye hararetli hararetli cevap verirken, ne konuştuğunu bilmemesine rağmen saklandığı yerden çıkıp Cemil'in de, Suraye'nin de ağzının payını vermek istedi. Ama Kerim'in yerini öğrenebilme merakı onu durdurdu. Sabrını bastı. Suraye, hırsla testisini alıp giderken,   Kadir, Cemil'in onu Kerem'e götüreceğini düşünüp,  peşine düştü.

************************
  Suraye düğüne gitmek için  babasından izin istemiş- bu onu  şaşırtsa da- karısının da  ısrarıyla, Samayelerle gitme şartıyla,  izin vermişti.  
Akşam, Suraye de arkadaşı gibi  kalabalık arasında eğlenenleri, oynayanları seyrediyor, izliyor gibi dursa da, bir gözüyle de Kerem'in bir yerlerden işaret vereceğini bekleyip duruyordu.
Vakit epey geç olmuştu, ne gelen vardı, ne giden. Suraye Kerem'in geleceğinden umudu kesmiş,  eve gitmek için Samayeleri beklemekten başka çaresi kalmamıştı.

Samaye, düğünün tadını çıkarıyor, arada sırada kocasının ve diğer gençlerin oynadığı tarafı işaret ederek,

"baksana, ne güzel oynuyorlar. Hele şu na bak. Ali'yi diyorum, gözlerini sana dikmiş. Kız, galiba sana kaptırmış gönlünü" deyince, Suraye  daha fazla konuşmasın diye ters ters baktı arkadaşına.

"Bir daha öyle konuşursan, kalbini kırarım."

"Şimdi öyle diyorsun..."dedi omuzunu çekerek.

"Ne?..."

"Hiç..." diye cevap verirken bunca kalabalığın ve müzik seslerinin eşliğinde bu konunun yeri ve zamanı olmadığını anladı.  Bunca sıkıntısının arasında  böyle konuştuğu için kendine kızdı. Arkadaşlna düğünün etkisiyle gaza geldiğini, o yüzden öyle konuştuğunu söyledi. Yüzünün asıldığını buna yorup özür diledi.

Suraye, akşam, düğünün bitmesiyle, Samayelerle beraber canı sıkılmış ve de kocasına epey bilenmiş halde, düğün evini terketti.
Kerem gelmemişti, evet, onu atlatmıştı. Umutlandığı için kendine kızdı. Gitmekle kardeşinin ruhunu incittiğini düşündü. Sessizce akan göz yaşları eşliğinde;
"Affet beni kardeşim. Affet." diye dudaklarının altında mırıldandı. Düğünde fazlaca eğlenmiş arkadaşı, yol boyu kocasıyla deyip güldü, arada bir Suraye'yi de kendi sohbetlerine katmak için çaba gösterdiyse de başaramadığını görünce, bu çabasından vazgeçti. Evlerine vardıklarında;

"hoşça kal, yarın aynı saatte görüşürüz." diye imayla kulağına fısıldadı arkadaşının.

SURAYE  (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin