"Pekala, o zaman anlaştık." diyip adam ile tokalaştık. Nihayet kendime ait bir ev bulabilmiştim. Hem de eşyalıydı. 1 oda ve salonla birleşik mutfağı vardı. Bir kaç dokunuşla harika hale getirebilirdim.
"Sizi evinizle baş başa bırakayım." dedi ve teşekkür ettikten sonra gitti. Kendimi yeni salonumdaki koltuğun üstüne attım. Çevreyi incelerken telefonum çaldı. Carter arıyordu. Şaşırdım. Çünkü onunla pek samimi değildik.
"Hey !" dedim.
"Carly yardımına ihtiyacım var." dedi.
"Dinliyorum."
"Maggie ile alışverişe çıkar mısın ? Lütfen kabul et yoksa beni zorlayacak ve ben alışverişten nefret ederim." Saate baktım. Shawn ile akşam buluşacaktık. Bu da daha zamanım var demek oluyordu.
"Şanslı günündesin Cartah. Kabul ediyorum."
"Harikasın Carly. Maggie'nin numarasını atıyorum. Sonra görüşürüz." Kendi kendime gülümsedim ve numarayı çevirdim.
"Hey ?"
"Hey ben Carly. Shawn'ın sev ya-yani eski sevgilisi." Ah şuna bir türlü alışamıyordum.
"Hatırladım seni Carly." dedi.
"Biliyorum birbirimizi hiç tanımıyoruz ama seninle biraz takılabiliriz diye düşündüm."
"Bu harika bir fikir. Bende alışverişe çıkmak için Carter'ı ikna etmeye çalışıyordum." Güldüm.
"Pekala, adresi mesaj atarım. Görüşürüz." dedim ve kapattık. İlginç bir gün olacaktı.
***
Neyse ki Jacklerin arabasını aldığım için taksi bekleme derdi yaşamamıştım. Arabayı otoparka parkettiğimde garip hissetmiştim. Çünkü burası Shawn ile ilk karşılaştığımız yerdi. Neredeyse 5 ay önceydi. Zaman ne kadar da çabuk geçiyordu. Biraz durduktan sonra içeri doğru ilerledim. Bir mağazanın vitrinlerine bakarken Maggie'yi farkettim. Yanına gidip "Selam !" dedim.
"Hey, naber ?" dedi ve sarıldı. Pekala bu kesinlikle beklemediğim birşeydi.
"Standart. Sen ?"
"Şu elbiseyi görene kadar iyiydim; ancak şuan tek düşündüğüm onu giyinmek." dedi ve beni sürükleyerek mağazaya soktu. İçeri girdiğimizde Maggie kendini kaybetti ve elbiselerin arasına daldı. Haline güldüm ve bende aralarda gezmeye başladım. Kesinlikle buraya ait değildim. Neredeyse dakikalardır gezdiğimi farkettiğimde Maggie'ye baktım. Ortalıklarda görünmüyordu. Telefonumu çıkardım ve numarası çevirdim.
"Neredesin Maggie ?" dedim. Hala çevreme bakıyordum.
"Deneme kabinlerindeyim, gelsene." dedi ve kapattı. Kendi kendime güldüm ve yanına gittim.
"Hangi kabindesin ?" diye seslendim.
"Bak şimdi ayağımı alttan çıkarıyorum." dedi ve alttan ayağını çıkardı. O tarafa doğru yürüdüm ve başında durup duvara yaslandım.
"Sen neden birşeyler denemiyorsun ?" dedi.
"Bilmem." dedim. Kapıyı açtı ve çıktı. Denediği kıyafetler gerçektende güzel olmuştu. Aynadan gözlerini alıp bana döndü.
"Neyin var senin ?"
"Ah, üzgünüm. Seni rahatsız etmek istememiştim." dedim.
"Hayır, sorun değil ama cidden neyin var ?" Gözlerimi devirdim ve cevap verdim.
"Akşam Shawn ile buluşacağız." dedim.
"Bu harika bir haber." dedi.
"Aslında ben öyle düşünmüyorum. Biraz korkuyorum." Tekrar kabine girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
life of the party // shawn mendes
Fanfiction"Messi mi Ronaldo mu?" dedi. Kahkaha atmıştım. "Ah hadi ama bi çok kız Ronaldo hayranı. Sadece merak ettim." "Pekala. Kesinlikle Messi." dedim. Hala gülüyorduk. "Neden?" "Çünkü Messi ve Ronaldo futbolcu değilde aynı okula giden arkadaş olsalar, Rona...