25.Bölüm: "Benim İçin Yaşa"
"Sen bana hiçbir zaman yabancı olmadın ki sarışın. Bu odaya geldiğin ilk gün tanıdım ben seni."
Bu cümle... kantindeki masaya oturduğumdan beri zihnimi kolaçan eden bu cümle gerçek miydi yoksa rüya mıydı?
Film izledikten sonra hep uykum gelirdi. Eymen ile film izleyip daha sonrasında konuşurken Eymen'in omzunda uyuyakalmıştım. Uykuya çabuk dalan biriydim ama bunun aksine uykum da epey bir hafifti. Odaya hemşirenin girmesiyle uyanıvermiştim. Eymen de ben uyandıktan sonra yüzündeki tatlı tebessümle omzunu ovuyordu. Beni uyandırmamak için put gibi hiç hareket etmediğinden omzu uyuşmuştu sanırım.
Canım benim...
Eymen'e bunu soramadan hastaneden çıkmıştım. Gerçi sorsam bile alacağım cevap benim istediğim gibi mi olurdu bilemiyordum.
"Naber Didem?"
Burak'ın benden izin alma gereği duymadan masaya çökmesiyle hoşnutsuz bir ifadeyle gözlerimi önümde duran kahvemden kaldırıp ona diktim. "Sen gelene kadar iyiydim."
Söylediğim sözle ifadesinde ufak bir kırgınlık gezinse de kendini çabuk toparladı ve dudağının kenarını kıvırdı. "Sen kimseden nefret edemeyecek kadar iyisin Didem. Benden neden bu kadar nefret ediyorsun?" Sesinde belli belirsiz kırılmalar vardı lakin bunu belli etmemeye çalışıyordu sanki.
Ben bu çocuğu gerçekten anlamıyordum. Bulmaca gibiydi ama bu bulmacayı çözmek için uğraşmak değerli vaktimi çöpe atmak gibi olurdu.
"Doğru. Ben kimseden nefret etmem. Senden de nefret etmiyorum." Dedim tek bir duygu kırıntısı bile barındırmayan bir sesle. Oturduğum yerde dikleşerek bedenimi çok az masaya doğru ittirdim ve devam ettim. "Ben sana karşı hiçbir duygu barındırmıyorum içimde Burak. Sokakta geçen herhangi bir insanla eş değersin benim için."
Burak alaycıl mı yoksa alıngan mı olduğunu çözemediğim bir gülüş kondurdu dudaklarına. "Ne isterdim biliyor musun Didem?" Diye sordu yüzündeki gülüşünün aksine buruk bir sesle. "Az önce onu düşünürken gülümsediğin gibi bir kere olsun bana öyle gülümsemeni isterdim." Bakışlarını etrafta gezdirip tekrar bana odaklandı. "Doğru tahmin değil mi? Onu düşünüyordun?!"
Tebessüm ettim. Çünkü aklıma Eymen'i getirmişti. Bir dakika, o aklımdan hiçbir zaman gitmiyordu ki gelsin. O zihnimin duvarlarına adını bıkmadan usanmadan ve hiç durmadan maviyle yazdığım güzel adamımdı. Sonsuz aşkım ve umudumdu.
"Zihnimde kimi ağırladığım seni ilgilendiren bir konu değil ama yine de madem sordun söyleyeyim. Evet onu düşünüyordum. İnsanın aşık olduğu kişiyi düşünmesinden daha doğal ne olabilir ki?!"
Alt dudağını dişleyip bakışlarının rengini daha da koyulaştırdı. "Doğru." Diyerek beni onaylarken kafasını salladı aşağı ve yukarı doğru. "Bu yüzden benim de seni düşünmem çok normal. Çünkü ben de sana aşığım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM İÇİN YAŞA (FİNAL OLDU)
Teen FictionFİNAL OLDU!!!! Umuda sarılmış kalplerin hikayesi... Karanlık bir yolda el ele ışığa doğru yürümenin, umudun hikayesi... Yaralı genç bir kızın avucundaki yıldızlarla karanlıkta kalmış sevdiği adamın kalbini aydınlatmaya çalışmasının hikayesi... Bir...