37. Bölüm: "Sensiz Caddelerde Senli Hayaller"

7.3K 632 451
                                    

Bu gece de sensiz geçtiğim bütün sokaklara, bütün caddelere senli hayallerimi bıraktım sevgilim...

37

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

37.Bölüm: "Sensiz Caddelerde Senli Hayaller"

"Sevdiğini askere yollamış taze gelinler gibi ne süzülüyorsun kız?"

Dakikalardan sonra arabaya dolan sesle girdiğim, girmekle kalmayıp boğuştuğum düşüncelerden zor da olsa çıkmayı başarıp abime baktım. Kafamı çevirmemle birlikte abim de eş zamanlı olarak kafasını bana çevirdiğinde donuk bakışlarıma çarptı gözleri. Ruhsuz bakışlarımı görüp kaşlarını çattığında direksiyonu tutan parmak boğumları da bembeyaz olmuştu zira direksiyonu sıkıyordu. Yaklaşık on dakika olmuştu hastaneden çıkalı ve ben yine Eymen'i ardımda bırakmıştım. Yine onu o dört duvar arasına, o hastane odasına göndermiştim. Ona olan bağlılığım nasıl katlanarak artıyorsa ondan ayrılmak da bir o kadar dayanılmaz hale geliyordu.

Belli belirsiz buruk bir gülümse yüzüme ufak bir selam verip giderken bakışlarımı tekrar altımızda kayıp giden yola diktim.

"Sevdiğimi askere göndermedim ama onu yine dört duvar arasına, bir hastane odasına..." sözlerime devam edemediğimde sustum ve yutkundum zira kelimeler artık bir iğne değil de bir hançer gibi batıyordu dilime. Canım yanıyordu, bazen canım nefes alamayacağım bir ölçüde yanıyordu ve bunu dilimden azat edemediğim kelimeler ve hissettiklerim yapıyordu. Aklıma gelen o ihtimal var ya... hani Eymen'i kaybetme ihtimali... O ihtimalin düşüncesi bile beynimi parçalıyor. Ben sınandığım yerden tekrar sınanmanın nedenini arıyorum sürekli ama bulamıyorum, bir sonuca ulaşamıyorum. Düşüncelerimden oluk oluk kan akarken bile gülmeye, inanmaya, umut etmeye çabalıyorum ki çoğu zaman başarıyorum da lakin kendimi çok yorgun hissediyorum. Eymen'i üzmemek için içime attığım hisler denizinde boğuluyorum bazen. Sonra Eymen, o güzel adam kurtarıyor beni o denizden. Gülüşü suni teneffüs olup tekrar hayat veriyor bana. Ayşegül'ü kaybettiğim o zor zamanlarımda hayaliyle ayağa kalktığım adamın bakışı, sesi, varlığı yaralarıma nasıl merhem oldu, biliyor musunuz?

Bir adam var, hem ruhumu yaralıyor hem de ruhumdaki yaralara merhem oluyor. Bir adam var, hemen sol köşemde, hem yara hem şifa. Nasıl bir şey bu? Bilerek, isteyerek mi acıtıyor beni? Elbette hayır, onun bu genç yaşında yaşadıkları, güzel ruhuna yüklediği acıları yakıyor canımı.

"Didem?"

Abimin saçlarıma dokunmasıyla kendimi koyverdim ve gözyaşlarım damla damla dizimdeki ellerime düşmeye başladı. Dokunsam ağlayacaksın dedikleri bu olsa gerek.

"Didem, fıstığım bana bak bir abicim?"

Abimi arabayı durdurup sağa çekecek kadar endişelendirmiştim ki bunu da sesine bariz bir şekilde yansıtmıştı. Onu da üzmek istememiştim ama kimse üzülmesin diye tek başıma çektiğim acılardan çok yorulmuştum. En yakınlarımdan birine sarılıp ağlamak istiyordum zira içime attıklarım bir çığ gibi büyüyüp ruhumun sırtına yüklenmişlerdi.

BENİM İÇİN YAŞA (FİNAL OLDU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin