"Kanafinwë Makalaurë Tehlikede"

142 3 0
                                    


Akşam yemeğine yakın bir vakitte Finarfin bahçede gezinen Fingolfin'i buldu. Bir süre hiçbir şey söylemeden abisinin yürüyüşüne eşlik etti. Fingolfin ona tek bir kelime dahi söylemeyince sabırsızlığı arttı ve konuşmaya başladı, "Beni affetmenin zor olacağını görüyorum kardeşim ama bu konuda çaba harcamanı yürekten umuyorum. Buraya 1. Çağ'daki yaraları kanatmaya gelmedim. Geldim çünkü Valinor'da benim için hiçbir şey kalmamıştı, oradaki Ñoldor için de öyle." Fingolfin, Finarfin'e baktı, "Ñoldor kralına sözlerin ya da davranışlarınla muhalefet etme sakın Arafinwe. Buraya döndüğümüz andan itibaren karşılaştığımız düşmanlığın boyutunu bilmiyorsun. Her şeyde abimin yanında durdum ve durmaya da devam edeceğim. O yüzden beni hiçbir şekilde Curufinwe abim ile bir mesele çıkarıp ona sürükleme" dedi. Finarfin bir süre düşünüp devam etti, "Başınıza gelenler büyük ve ciddi şeyler. Mandos'un da Morgoth'un yolunu seçmesi... Bu çok daha büyük olaylar yolda demek oluyor. Ve o kardeşim, senin de bildiğin gibi, çok büyük bir rakip. Büyü gücü çok fazla. O düştüğünüz çukurda ikiniz de ölebilirdiniz. Eğer akıllarını kaybeden Ñoldor askerleri seni de yaralasaydı, abimi asla o çukurdan çıkaramayabilirdin" dedi. Fingolfin, Finarfin'i kenara çekti ve "Abimi Ñoldor askerleri yaralamadı. O bendim. Neredeyse onu... Abimin kanı kılıcım Ringil'e bulaştı ve kılıcım asla eskisi gibi olmayacak" dedi. Finarfin'in gözleri büyüdü ve Fingolfin, onu gözlerinde çok büyük bir öfke biriktiğini fark etti. Finarfin, "İki kardeşi birbirleriyle sınamak... Mandos nasıl bu kadar düştü, nasıl böyle aşağılık bir varlık haline geldi?!" diye tepki gösterdi Finarfin. Fingolfin, "Birbirimizi öldüreceğimizi ummuş olmalı ama bizi hafife aldı. Aynı hataya biz de düşmeyeceğiz, onu hafife almayacağız" dedi. Finarfin abisinin sözlerini onaylayıp, "ya abim, sana karşı hiddetlenmiş olmalı." Fingolfin, "Hayır hiddetlenmedi, gözlerinde ufak bir öfke kırıntısı bile görmedim" dedi. Kulaklarına inanamayan Finarfin, yüksek bir sesle "Nasıl yani? Ringil'i ona saplamana hiçbir şey demedi mi?" diye sordu. Fingolfin, "Eru! Sessiz ol, oğulları gerçeği bilmiyor, onlara anlatmamamı istedi" dedi fısıldayarak. Finarfin şaşkınlığını gizleyemiyordu, "İki büyük kardeşim, artık bir aradasınız ve bu kez gerçekten de hiçbir keder sizi ayıramayacak" dedi. Fingolfin ona baktı ve ikisi beraber yürüyüp saraya girdiler. Akşam yemeğinde Finwe'nin 3 oğlu ve Galadriel hariç tüm torunları aynı masadaydı. Bu Valinor'da çok nadiren gerçekleşmiş bir şeydi. Tuor da kralın masasındaydı. Idril Turgon ile Tuor'un arasında oturuyordu. Maglor d Elaine ile birlikte gelmişti. Celegorm ve Aredhel ikizlerle gelince tüm masanın ilgisi onlara yöneldi. Finarfin iki abisini farklı bir bağ ile bir araya getiren ikizleri ilgi ile izliyordu. Silmaril Fëanor'un kucağına, Sandor da Fingolfin'in kucağına yerleşti. Aredhel ve Celegorm da masanın Idril'e uzak bir yerine oturdular. Celegorm, samimiyetle af dilemediği sürece Idril ile konuşmayacağı konusunda Aredhel'in söz vermesini istemişti. Idril, yeni dönen yeğenine pek bir şey söylemese de asla kendini ezdiren bir kadın olmamıştı, o yüzden Celegorm'un arzusunu hiç düşünmeden onayladı. Lakin, Eöl'den söz açılması sinirlerini bozmuştu. Onunla geçirdiği günleri hatırlamamak için uğraşsa da sürekli gözlerinin önünde geliyordu. İyice Celegorm'a sokulup sıcaklığını çine çekti. Celegorm'un varlığı, Eöl'ün istenmeyen hatıralarını bastırıyordu. Yemek devam ederken Fëanor Nerdanel'e doğru eğilip, "Sarayımdaki nüfus sürekli artıyor, böyle devam ederse yemek masasına hep beraber oturmamız zor olacak" dedi. Nerdanel eşinin dudaklarn hafifçe öptü ve sözlerine karşılık verdi, "Nüfus artışına alışsan iyi olur, Carnistir ve Maitimo da evlenecek ne de olsa" dedi. Fëanor, "Onlar da mı evleniyor? İkinci Çağ oğullarımıza yaradı galiba, 1. Çağ'da tek bir torunlar yetinmemize sebep oldular şimdi ise buraları bebekle doldurmak niyetindeler." Nerdanel eşine gülümsedi, Fëanor tek kaşını kaldırıp, "Peki kiminle evelendiriyoruz Morifinwe ve Nelyafinwe'yi?" diye sordu. Nerdanel, "Önce Kanafinwë " dedi. Sonra da, "Maitimo, yakından tanıdığın Kloia ile birlikte" dedi. Fëanor'un hoşuna gitmişti, "Kloia oldukça iyi bir asker, disiplinli ve sadık da, Nelyafinwe beni gururlandırdı" dedi. Hemen ardından da "Ya Morifinwe" diye sordu. Nerdanel de ,"Dorth-Morion'dan birlikte geldiği Penriel ile birlikte" dedi ve Fëanor'un gözlerinin içine baktı. Fëanor'un kaşları çatışmıştı, "Bu durumun geçici olduğunu sanmıştım. Bunu onaylamam mümkün değil Nerdanel, bir Vanya oğlumla evlenemez, torunlarımın annesi olamaz!" dedi. Nerdanel konuşmak için ağzını açmıştı ki Silmaril yüksek sesle dedesiyle oynamaya başladı, Fëanor, Nerdanel'e manidar bir şekilde baktı. Nerdanel, bu bakışın ileride Mrifinwe'nin evliliği ile ilgili büyük sorunlar çıkacağı anlamına geldiğini biliyordu.

Ñoldor'un DönüşüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin