Eski bir elf efsanesi şöyle der;
Karlı dağların kalbinde,
En soğuk olanın içinde,
Kış rüzgarlarıyla,
Buzdan beslenerek büyür.
❄ ❄ ❄
Yanardağların kalbinde,
En sıcak olanın içinde,
L...
Baş karakterimiz Elf Prensesi İsarah; maceranın başından krallığa gelene dek bunları yaşadı... Peki ya Prens Ardhros? Aynı süre içinde o neler yaşamıştı? İşte şimdi, kendi ağzından Prens Ardhros'un hikayesine tanıklık edeceksiniz...
Krallık Kütüphanesi:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
❄❄❄
(İsarah ile karşılaşmadan 1 hafta önce)
Dört bir yanında da kitaplarla dolu ve tavana kadar ulaşan rafların yer aldığı, kare şeklindeki, geniş krallık kütüphanesinde, ahşap bir masada oturmuş kitap okuyordum.
Elimdeki kitabın konusu; yıllar önce gerçekleşmiş savaşlar, göçler, kurulmuş ve düşmüş krallıklar... Kısacası yakın geçmişimize dair tarihi olaylardı.
Konusuna bakmaksızın -tarih bile olsa- kitap okumayı küçükken çok severdim. Çünkü o zamanlar sorumluluklarım azdı. Fakat ben büyüdükçe, sorumluluklarım da büyümüştü. Krallığımızın sıradaki varisi olduğumdan, artık yüksek konsey toplantılarına katılıyor, sınırların durumunu teftişe çıkıyor, halkımı korumakla ilgili görevlerimi elimden geldiğince yerine getirmeye çalışıyordum...
Zaten birazdan başka bir yüksek konsey toplantısına katılacaktım ve uzun zamandır krallığın dışına çıkamadığımdan, bu toplantıda sınırların durumunun kontrol edilmesi gerektiğini öne sürerek krallıktan biraz uzaklaşmayı deneyecektim.
Aslında bu sadece bir tercih meselesiydi; kılıcımla dışarıda geçireceğim vakitleri, krallığın içinde politik şeylerle uğraşacağım vakitlere tercih ediyordum, hepsi bu...
Gergin bir şekilde iç geçirdim. Toplantıdan önce bu gerginliği atabilmek için dışarıya çıkıp hava almayı düşünmüştüm... Fakat içimden bir ses kütüphaneye gelmemi söylemişti... Ve ben de gelmiştim.
Ellerimi arkamda birleştirip, boş ve sessiz kütüphanede volta atmaya başlamıştım. Toplantıyı düşünüyordum...
İşte tam o sırada, önünden geçmekte olduğum raftan, bir kitap yere düşmüştü. Belki tuhaf gelebilir ama olan şey buydu. Şuan ahşap masada oturmuş okumakta olduğum kitap, o kitaptı. Zaten yere düştüğü anda açılan sayfasında yazanlar dikkatimi çekmiş ve okumama sebep olmuştu...
(Bundan bir buçuk hafta sonra bu olay aklıma gelince... Sayfada yazanları okuduğum anlar aklıma gelince... Kesinlikle bir tesadüf olmadığını anlıyorum...)
İşte böylece açılan sayfayı kaybetmemeye özen göstererek kitabı yerden almıştım ve ahşap masaya geçip okumaya başlamıştım:
İnsan ve Elf savaşları: Bölüm 3 - Elf krallığının düşüşü
Yakın tarihimizin en kanlı ve en büyük zaferi olarak bilinen İnsan-Elf savaşlarının, planlanmış son ve üçüncü aşamasında; askerlerimiz, Yüce Kralımız II.Torm'un başarılı yönlendirmesiyle, Elf Krallığının korkunç yaratıklardan oluşan karşı kuvvetlerini yenmiş, iç ve dış surlarını kolayca delip geçmişlerdir.
