Bu bölüm bence harika oldu! lütfen yorumlarınızı ve votelerinizi belirtiniz.
SAGU | gözyaşı |
30. Bölüm ''Elimin altındaki kalp''
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Parmaklarımı arabanın camında oluşan sis dumanına gezdirerek sevdiğim adamın uzaklaşan bedeninde gölgelendirdim camdan. Hemen caddenin kenarındaki kahveciye başıyla selam verdiğinde, bir şeyler söyleyerek cebinden cüzdanını çıkardı. Kafamı arabanın içine çevirdiğimde, az önce onun doldurduğu boş koltukta parmaklarımı gezdirdim. Burnuma dolan kokusu ciğerlerime depolandığı yeri yoklayarak kendini sabitledi.
İstemsizce kapanan gözlerimi açtığımda, yan taraftaki kapının açılma sesiyle elimi acelece çektim koltuktan. Saniyeler sonra Onur arabanın içinde yerini alırken, elinde tuttuğu kahvenin tekini bana uzattı. Avuçlarımdaki kahvenin sıcaklığı derimde kol gezinirken, bir yudum almamla aynı sıcaklık boğazıma nüksetmişti. Onur gibi kahveyi el freninin önündeki boşluğa koyduğumda aynı zamanda araba asfalt yolda ilerlemeye başlamıştı.
Öğlen vaktine girmenin eşiğinde olan zaman dilimi Onur ile beni nasıl bir yolculuğa çıkarıyordu bilmiyordum fakat içimde öyle derin bir his vardı ki... Gülümsedim yan tarafımdaki adamın dikkatle araba kullanan tavrına.. Havanın çokta soğuk olmadığı ve yeryüzüne sunduğu kış güneşinin altında o da benim gibi üzerine kot ceket giymişti. Açık mavi kot ceketinin içindeki siyah ince kazağı onun teninde bir sanat eseri gibi duruyordu. Onu bu tarz da yeni yeni görmeye başlamıştım.
Benden taraftaki eliyle kahvesine uzanıp bir yudum alarak tekrar yerine koyduğunda ''Şehirden biraz çıkacağız.'' diyerek yandan kısa bir bakış atıp tekrar yola odaklanmıştı. Bunu anlamam uzun sürmemişti. Evden epey uzaklaşmıştık çünkü.
Onaylarcasına kafamı salladığımda kahvemi avuçlarıma alarak akıp giden yolu izliyordum. Uzun ve sapak olmayan yer yer ağaçlı bir yolda ilerliyorduk. Sabahtan beri aklımda olan soruyu sormak adına Onur'a doğru yan bir şekilde dönerek pozisyonumu değiştirdim ve öyle oturmaya başladım. Bunu fark ettiğinde bana bir bakış atarak yola bakmaya devam etti ve ardından hemen gülümsemişti.
