32. Bölüm ''Zamanı gelen vazife''

1.1K 96 50
                                    

OY SINIRI: 45! O yüzden önce oy verip lütfen öyle okumaya başlayınız.

Satır arası yorumlarınızı bekliyorum.

SAGU | gözyaşı |

32. Bölüm ''Zamanı gelen vazife''

Elimdeki paketleri bagaja dikkatlice yerleştirdikten sonra, Ela'ya yer açarak aynı işlemi yapmasını bekledim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Elimdeki paketleri bagaja dikkatlice yerleştirdikten sonra, Ela'ya yer açarak aynı işlemi yapmasını bekledim. Ardından kısa bir bakışmamıza eşlik eden bagajın kapanma tok sesiydi.

Halil ön kapıyı açtığında annem Hatice teyzeye doğru ''Hatice hanımcım siz geçin öne.'' diyerek eliyle gösterdiğinde yüzündeki samimi tebessüm çok belliydi. Hatice teyze onaylamaz bakışlarını anneme gönderirken ''Olur mu öyle şey canım hiç, siz geçin önce.'' diyerek teklifi nazikçe geri çevirmişti. Annem alamadığı cevabın verdiği huzursuzlukla ''Ay olur mu hiç, siz arkadayken öne oturamam.'' diye ön koltuğa doğru arkasını dönerek burun kıvırmıştı.

Ela ile göz göze geldiğimde gülmemek için kendini zor tuttuğunu fark etmiştim. Kafasını geriye doğru çevirdiğinde güldüğüne eminken, Hatice teyze arabanın arka kapısını açarak "O zaman Ela öne otursun, biz arkaya geçelim." diyerek kızından sonra anneme çevirmişti bakışlarını. Annemin bana memnun bir şekilde attığı kısa bakıştan sonra kafasını salladığında, arka koltuğa çoktan oturarak kapıyı kapatmışlardı.

Ela az önce ki gülme trafiğini açmış olacak ki yüzünde bariz bir şaşkınlıkla bana bakıyordu. Halil'e baş selamı verip içeri girmesini sağlarken, Ela da açık olan kapıdan ön koltuğa oturmuştu. Kapısını kapatarak kendi koltuğuma biner binmez taktığım emniyet kemeri ile önce Ela'nın kemerini kontrol ettim, ardından da arkada muhabbete çoktan girmiş iki kadını.

Bildiğim yolun caddesinde ilerlerken annemle Hatice teyzenin sohbet mırıltıları dolduruyordu arabanın içini. Çok kısa bir sürede iyi anlaşmışlardı. Bu iyi hissetmeme sebep oluyordu. Bakışlarımı kısa süreliğine Ela'ya çevirdiğimde camdan dışarıyı düşünceli bir vaziyette izlediğini fark ettim.

Düşüncesinin içinde olma dürtümü geri teptiğim de gözüme çarpan atkısı ile bakışlarımı yola çevirirken, şuan da onun bana baktığını hissediyordum.

Bu bakışmaların bir sırası mı vardı? Neden biri diğerinden sonra olmak zorundaydı ki. Aynı anda göz göze gelmenin şuan sanki gizli bir kural ihlali olduğunu hissediyordum. Anlamsızdı.

Geçen yaklaşık yirmi dakikanın ardından evlerinin önüne geldiğimizde, arabadan daha hızlı inmeye gayret göstererek karşı tarafa seri bir şekilde geçip aynı anda ön ve arka kapıyı açtım.

İlk Ela ile göze göze geldiğimizde yüzünde ki hayreti görmem beni şaşırtmamıştı. Hatice teyze samimi bir tebessümle arabadan inerken, annem de inip bizim olduğumuz tarafa doğru geldi.

SAGU | Gözyaşı |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin