Gümüş Serçe (+18)

B12

Yıldıza dokunmadan bölüme başlamayalım. Keyifli okumalar :)

***

Neşeli bir tavırla çıktığı ofisinden sekreterine ait olan masanın önünde durdu. İşine odaklanmış sekreteri henüz onun ofisten çıktığını fark etmemişti. Yoğun bir dikkatle bilgisayarına bakıyordu. Göktuğ çocuksu bir tavırla karşısına dikildi ama Gülin Hanım hiç oralı olmadı. En sonunda Göktuğ kafasını ona doğru yaklaştırdı ve sakin bir sesle:

" Gülin Hanım?"

Gülin telaşla ayağa kalktı, patronunu bir anda karşısında görünce kısa süreli bir kalp krizi yaşamıştı.

" Göktuğ Bey!" dedi. " Korkuttunuz beni."

Göktuğ neşeyle gülümsedi. Nedense sekreteri Gülin Hanım'ın masum ifadesi ona tatlı gelmişti.

" Üzgünüm. İşine öyle odaklanmışın ki benim ofisten çıktığımı görmedin."

Gülin Hanım masasındaki evrakları eliyle düzeltmeye başladı.

" Şey gıda bölümünden gelen mali raporlar o kadar karışık ki size sunmadan önce temize çekeyim diye düşünüyordum."

Göktuğ boş ver dercesine elini salladı. Bugün mali raporlarla uğraşamazdı. Bugün onun günüydü. Uzun bir sürenin ardından Gümüş Serçe'ye kavuşacaktı.

" Önemli değil Gülin. Boşuna bu işlerle uğraşma. Git evine hafta sonun tadını çıkar."

Gülin Hanım patronunu garipseyen bir bakış fırlattı. Bugün diğer günlere nazaran daha neşeliydi. Genellikle suratında somurtkan bir ifade olurdu ve isteklerini kaba bir dille getirirdi. Böyle anlarda Gülin Hanım eski patronunu oldukça özlerdi. Göktuğ Bey diğer patronu Aykut Bey'e nazaran kaba saba bir herifin tekiydi.

" Göktuğ Bey bugün diğer günlere nazaran daha neşelisiniz, bugün özel bir gün mü?"

Patronundan gelecek bir azara kendini hazırlamıştı. Fakat içinde bağırıp duran merakı da susturamamıştı.

Göktuğ duruşunu dikleştirdi. Gümüş Serçe aklına gelince bedenine ani bir enerji dalgası yayıldığını hissetti. Gümüş Serçe onun için artık hayati bir ihtiyaç olmuştu. Onu görmediği an çölde su arayan bir bedeviye dönüyordu.

" Bugün benim için özel bir gün. O yüzden bu kadar neşeliyim."

Gülin Hanım kafasını sallamakla yetindi.

" Neyse bir an önce gideyim ben." duraksadı. " İyi akşamlar Gülin Hanım."

Gülin Hanım kibarca gülümsedi.

" İyi akşamlar Göktuğ Bey."

Şirketten çıkıp arabasına bindiğinde bile içindeki neşe hala yerinde duruyordu. Sürekli gülümsemekten kendini alıkoyamıyordu. Gümüş Serçeyi tekrar görme heyecanı ile yerinde duramıyordu. Haftalardır beklediği ödülü sonunda ona vermişlerdi.

Arabasını çalıştırdı ve kendini İzmir'in sakin yollarına bıraktı.

***

Bugün özel bir gün olduğu için her şeyi kusursuz yapmak zorundaydı. Sonuçta Gümüş Serçe'nin karşısına çıkacaktı ve bir araya geldikleri zaman ondan etkilenmesini istiyordu. Önce güzel bir akşam yemeği ile karnını doyurdu, duşunu aldıktan sonra takım elbisesini giydi. Takım elbisesine ait olan kravatı takmadı ve ceketinin düğmelerini açtı. Böylelikle beyaz gömleği daha çok görünüyordu. Ayna da kendine bir göz geçirdi.