Kuzey
Gergindim. Karakola gidecektim ve ifade verecektim. Daha önce birilerinden şikayetçi olmayı düşünüp vazgeçmiştim.
Aynada kendime bakıyordum, yapabilirdim, zor olan bir şey yoktu. Yaşadığım şeyleri anlatacaktım sadece.
Kendime son kez çeki düzen verdim. Derin bir nefes aldım, ilacımı aldım.
Babam benimle gelecekti. Ben ifade verirken yanımda duracaktı. Beni geren buydu sanırım. Onun bir şeyleri anlamasından korkuyordum.
Özgür'ü anlamasından korkuyordum. Özgür ile neydik ki? Bunun cevabı benim için bile net değildi, biri öğrenip sorsa verecek cevabım yoktu.
Tekrar derin bir nefes alıp verdim. Dudaklarım kurumuştu.
Aşağı inip bir an önce karakola gitmeliydik. Odamın kapısını açmadan önce durdum, sakinleşmeliydim. Cidden sakinleşmeliydim.
Eskiden olsa böyle bir durumda başvuracağım yol belliydi, uyuşturucu. Ama sanırsan hayatımın o dönemini birkaç ay geride bırakmıştım.
Yavaş adımlarla babamın yanına inip gülümsedim.
"Hazır mısın?" dediği zaman kafamla onayladım.
Telefonu çıkarıp Özgür'e mesaj attım
Kuzey: çıkıyoruz biz
Özgür: Çıkma teklifi etseydin
Kuzey: ne
Özgür: Ne
Kuzey: evden çıkıyoruz amk
Özgür: Hee
Parmaklıklar ardında görüşürüzKuzey: Siktir git.
Gerizekalıydı. İşi gücü dalga geçmekti. Ölsem arkamdan ağlamak yerine helvamı tartışırdı.
Arabaya bindim. Babam beni soru bombardımanına tutacaktı şimdi.
"Bugün ne anlatacaksın?"
"Hayat hikayemi mi anlatsam olayı mı bilemiyorum baba. Sen seç."
Dediğim şeyle dudağının kenarı kıvrıldı
"Şakacı."
Söylediğine karşılık vermeyip pencereye döndüm.
Çok uzun olmayan yolculuğun sonunda karakola gelmiştik. Arabadan indiğim gibi gözüme Özgür çarpmıştı.
Elimle "buraya gel" işareti yaptım. Galiba babamla Özgür'ü tanıştırmak üzereydim.
Yanımıza gelince genişçe gülümsedi, babamın Özgür'ü süzdüğünü fark etmiştim.
"Merhaba, ben Kuzey'in arkadaşı Özgür."
Elini babama uzattı, babam gülümsemesine karşılık verip Özgür'ün elini sıktı.
"Bunun biyolojik babasıyım."
Yine bana laf gelmişti, Özgür kıkırdadı.
Yürümeye başladık. Garip hissediyordum, bermuda şeytan üçgeni gibiydi burası.
Kapıda bizi Kaya karşıladı. İçeri girdiğim an geri gerildim. Özgür nasıl fark etti bilmiyordum ama sırtımı sıvazlamıştı.
"Hala vazgeçebilirsin."
Kafamı ona çevirip yüzümü ekşittim.
Bize beklememizi, bizi çağıracaklarını söylediler.
Yaklaşık 10 dakika sonra bir polis ismimi söyledi.
Babamla kalkıp ifadeye doğru gidiyorduk.
Tekrar derin bir nefes aldım.
merhabalar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
maniac (boyxboy)
Fanfiction[TAMAMLANDI] Birbiri ile uğraşmaktan başını kaldıramayan iki gencin zamanla birbirlerini kabullenişleri, reddedişleri... Belki başkasının başına gelse çoktan pes edecek iki çocuğun inatla yola devam etmesi ve bu yolu aşk ile örüşleri. "Tekinoğlu, se...