"Abi adı Kerem Sarıkaya." İsmi tanıdık geliyordu ama tam çıkaramamıştım.
"Kim lan bu?"
"Abi hatırlarsan Selim Bey ve Ahmet Bey bir ihaleye katılmışlardı geçtiğimiz hafta. İşte o ihaleye katılanlardan biri de bu adamdı. Zaten kazanabilecek iki kişi vardı ya biz kazanacaktık ya da o. Ama kazanan biz olmuştuk."
"Emin miyiz bu adamın yaptığından?"
"Evet abi. İhaleden sonra 'Bu burada bitmedi' demiş. Ve galiba ilk hamlesini de bu şekilde yaptı."
"Kim oğlum bu şerefsiz? Nasıl cesaret ediyor bize bulaşmaya?" dedi Murat. Özgür Murat'a dönerek lafına devam etti.
"Bende anlamadım ki abi. Ama basit bir ihale için de ne bileyim abi bu yapılmaz ki."
"Bu basit bir ihale değildi. Ayrıca sadece ihale için değil başka bir sebep daha var."dedim.
"Ne gibi abi?" dedi Özgür. Cebimde ki not kağıdını çıkardım.
"Bunun gibi." kağıdı Özgür'e uzattım. Kağıtta şifre gibi bir şey yazıyordu. Ama nasıl ya da hangi mantıkla yazılmıştı bilmiyorum.
"Özgür al bunu bir araştır bakalım neyin nesi."
"Nerde buldun lan bunu?" dedi Murat.
"Kaza yaptıktan sonra kendime geldiğimde kucağımda buldum."dedim.
"Abi müsadenle ben şunu bir öğrenip geleyim." dedi Özgür. Onu başımla onayladım. Uzun zamandır yanımda çalışıyordu ve en güvendiğim adamlarımdan biriydi.
"Lan ne oluyor ne bitiyor ne ayak lan bunlar." dedi Murat. Sonra da yerine oturdu. Bende kendi yerime oturdum.
"Bilmiyorum ama o kağıtta her ne yazıyorsa bizi gerçeğe o götürecek."
GİZEM'DEN
Her şey o kadar farklı bir hal almıştı ki. Biz kaza diye bilirken aslında bu kasten yapılmış bir şeydi. Kerem diye bir adamdan bahsetmişti Özgür ve sanırım yapanda oydu. Cihangir veya ailesi ona ne yapmıştı ki karşılığı bu kadar kötü olmuştu. Ya da amacı neydi.
****
Akşam olmuştu ve annemle babamda yorgundu. Cihangir ise bir annesine bir de babasına bakıp duruyordu. Babamın yanına gittim.
"Baba siz isterseniz eve gidin dinlenin biraz bak annemde çok yoruldu."
"Yok kızım bekleyelim biz." Cihangir yanımıza geldi o sırada.
"Ahmet Amca, Gizem haklı sizde perişan oldunuz bizim yüzümüzden."
"Olur mu öyle şey oğlum duymamış olayım. "
"Çok sağolun. Ama sizde çok yoruldunuz. En azından dinlenin biraz. Zaten ben buradayım haber veririm size."
"Tamam oğlum. Bak iyi yada kötü ne olursa haberdar et beni aklım burada kalır. Yarın sabah erkenden geliriz biz."
O sırada hemşire geldi. Ve Emine Hanım'ın kendine geldiğini ve normal odaya alacaklarını söyledi.
"Emine Hanım'ın yanında kalacak refakatçi kim?"
"Benim" dedi Cihangir.
"Yanlız bir bayan kalsa daha iyi olur ihtiyaçlarını karşılaşmasında falan yardımcı olabilecek biri."
"Ben kalırım." dedim. Cihangir, annem ve babam bana baktı aynı anda.
"Tamam o zaman odaya aldığımızda size haber vereceğiz." dedi hemşire. Bende başımı salladım ve o da gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESARET
ЧиклитHerkesin hayatta bir imtihanı vardı. Gizem'in imtihanı da Cihangirdi. O günden sonra o kadar değişmişti ki hayatı kendi bile şaşırıyordu. Kurtulmak için deneyebileceği tüm yolları deneyecekti. Pes etmek istemiyordu. Ama Cihangir ona esaretten kaçış...