37.BÖLÜM "GERÇEK"

189 0 0
                                    

Telefonumun çalma sesi ile gözlerimi açtım. Sabah sabah kim arıyordu ki beni? Telefonumu elime alıp ekrana baktığımda Melis'in aradığını gördüm. Telefonu açarak konuştum.

"Efendim."

"Gizem kalk kalk hadi kalk!"

"Ne oldu ya?"

"Bugün buluşmamız lazım."

"Tamam buluşalım."

"Eniştemin de gelmesi lazım." Cihangir den bahsediyordu.

"Neden?"

"Ya kızım anlasana işte Cihangir gelirse Özgür de otomatik olarak onunla gelir."

"Senin derdin belli oldu." İkimizde gülmüştük.

"Hadi ara haber ver, bak mutlaka Özgür'ün de gelmesini sağla."

"Tamam tamam hallederim ben onu."

"Birtanesin kuzen birtane!" Gülümseyerek konuştum.

"Sende öylesin Melis'im. Ben şimdi kapatıyorum, haberdar ederim seni."

"Tamam hadi görüşürüz."

"Görüşürüz." Telefonu kapatıp gözlerimi ovaladım. Hala uykum vardı. Saate baktığımda öğlen olduğunu fark ettim. Yorgunluktan baya uyumuştum. Saati farkında bile değildim. Yataktan kalktım ve banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkadım ve kuruladıktan sonra çıktım. Telefonumu elime alarak Cihangir'i aradım.

"Efendim güzelim."

"Ne yapıyorsun canım?"

"Çalışıyorum, şirketteyim sen ne yapıyorsun?"

"İyiyim bende. Bugün müsait misin?"

"Senin için her zaman müsaitim." Gülümseyerek konuştum.

"Aslında ben senden bir şey isteyeceğim."

"Söyle güzelim."

"Melis aradı da beni bugün hep beraber dışarı çıkalım mı diyor?"

"Hep beraber derken üçümüz mü?"

"Dördümüz."

"Dördüncü kim diyeceğim ama tahmin ediyorum kim olduğunu."

"Gelirken Özgür'e de haber verir misin?"

"Şirkette zaten o da. Söylerim o da gelir."

"Tamam o zaman ben hazırlanıyorum."

"Gelip alayım mı seni?"

"Olur."

"Tamam yarım saate gelirim ben."

"Görüşürüz o zaman."

"Görüşürüz güzelim."

Telefonu kapatıp Melis'e mesaj atmıştım. O da bana gideceğimiz restoranın adresini atmıştı. Telefonu bırakarak dolabımın önüne geçtim ve kıyafetlerime göz gezdirdim. Gri  havuç pantolonumun üzerine beyaz bir tişört giyindim. Üzerine de pastel ton pembe bir spor hırka giyindim. Hırkanın uzunluğu diz kapağım da bitiyordu. Üzerimi giyininve çıkardığım pijamalarımı katladım ve makyaj masamın önüne geçerek doğal bir makyaj yaptım. Sonrasında hırka ile aynı ton da olan şalımı da bağlayarak çantamın içine yanıma alacağım eşyalarımı koydum. Aynanın önüne geçip kendime baktığım da spor ama güzel giyinmiştim. Birbirine yakışan renkler bir araya geldiğinde güzel bir görüntü oluşturmuştu. Telefonumu elime alıp aşağıya indim.

Annem ve Nazoş salonda telefonda ki bir şeye bakıyorlardı. Beni hala fark etmemişlerdi.

"Günaydın." Kafalarını kaldırıp bana baktılar.

ESARET Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin