Fourty eight

1.2K 38 19
                                    

İlk 11 5K olmuş! Mutluluktan delirirken bölüm yazdım,umarım beğenirsiniz. İsteklerinizi yazmayı unutmayın. Bir sorun olursa bana yazabilirsiniz,ben her zaman size yardımcı olabilirim. Kocaman öpüyorum! 

Keyifli okumalar.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

''Benim paris ile bir şey konuşmam gerekiyor,siz devam edin.'' Diye ayaklanan neymar'a gülümsedim ve ayağa kalktım. Cansu'ya döndüğümde ne yaptığımı anlamış olmalı ki seninle sonra görüşüceğiz dedi Türkçe.

Neymar'ın koluna girdim ve çıkışa doğru yürüdük. Burada bildiğim çok güzel bir yol vardı,burada sahil tarzı yerler olmadığı için öyle yerlere gidemesek de çok güzel köprüler vardı. Şimdi ise o sevdiğim köprülerden birinde neymar ile el ele yürüyorduk.

''Seninle yürümeyi bile özlemişim.'' Diye mırıldayan neymar'a kıkırdadım ve iyice sokuldum. Etrafta bizim gibi bir çok sevgili vardı. Banklardan birisine oturmuştuk ki neymar bizim çok sevdiğimiz şarkıyı mırıldanmaya başladı. '' Eu nao posso esperar Linda preciso te ver..''

O güzel sesi içimi öyle bir ısıtıyordu ki.. Şarkıya eşlik ettim. '' Te amar, te sentir Pra que eu ame você..'' neymar gözlerini gözlerime dikti. Öyle bir sıcak bakıyordu ki,erimem an meselesiydi. 

Şu an fark ettiğim bir şey varsa o da neymar ile geçirdiğim zamanlarda hayattan soyutlanıyordum. Her şeyi unutuyordum. Onsuzken ölürken,onunlayken yaşıyordum.

'' Não há, não há, não há Como ela não há ão há, não há''

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Bir süre şarkı söylemiş şarap içmiştik. Arada cansu ile mesajlaşmış durumlarını öğrenmiştim. Cansu mbappe'den ne kadar hoşlansada onu futbolcu olduğu için değil,insan olduğu için sevmesini istiyordum.

Neymar ile böyle mi olmuştu? Kesinlikle. Hala fovori futbolcum değildi mesela,kimse elbette messi olamazdı. İçimden dediğim şeye kıkırdarken restoranta varmıştık bile.

İçeriye girdiğimizde cansu ve mbappe gülerek sohbet ediyorlardı,birbirlerine ısınmışlardı demek. Yanlarına vardığımızda ''biz yokken ne yaptınız bebekler?'' dedim. Herkes bana gülerken hesabı ödeyip dışarıya çıkmıştık.

Bizi iki sokak ötede bıraktıklarında vedalaşıp onlardan ayrıldık. Asıl soru içeriye sessiz bir şekilde nasıl gireceğimizdir.

Arka bahçeye yürüdük ve dışarı çıkarken atladığımız cama baktım,şansımıza açık bırakmayı akıl etmiştik. Nasıl çıktıysak öyle girdik,düşündüğümüzden kolaydı.

Cansu'ya iyi geceler dedikten sonra odama doğru girdim. O kadar yorulmuşum ki üstümü değiştirmeden kendimi yatağa attım.

Five | NEYMARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin