''Günaydın.'' dedi cansu kıkırdarken. Sinirle başımın altındaki yastığı suratına fırlatıp yataktan bir hışımla kalktım. Su dökülerek insan mı uyandırılırdı!Hatırlıyorum da aynısını neymar yapmıştı onunla kalıyorken. Sahi ne çabuk geçmişti o zamanlar.. Rüya gibiydi. Gerçi 1 hafta öncesine kadar aramızdaki her şey çok güzeldi ta ki En yakın arkadaşımla basana kadar.
Hayat büyük ironilerle doluydu.
Saat öğlene doğru geliyordu dün düşünmekten biraz geç uyumuştum. Şu bir hafta fazlasıyla içime kapanmış ve evden hatta nadiren odamdan çıkmıştım.
Cansu'da beni rahatsız etmemişti. Fakat bu gün etkinliğin olduğu gündü ve şansımıza etkinlik Fransa'da düzenleniyordu.
Sıcak bir duştan sonra Banyodan çıktım. Cansu da tam o sırada bornozuyla odama giriş yapmıştı. Ben giyinme odama girdim ve siyah iç çamaşırı takımlarımı giyip üstüme de cansu ile alışverişte aldığımız siyah dekolteli mini elbiseyi giydim.
Sade ama çekici bir elbiseydi. şıklığı siyah kalın topuklularımla yakalamıştım. Oldum olası ince topuklu ayakkabı giyemez,ayağımın kırılmasından korkardım.
Giyinme odamdan çıktığımda cansu da giyinmişti. Beni görünce ıslık öttürmüştü. Gülerek yanına gittim ve açık kalan fermuarını örttüm. O altın renginde deri bir elbise giymiş ve benim aksine altına ince topuklularını giymişti.
Birbirimizin saçlarını ve makyajını yapana akşam olmuştu. Kolyemi cansu'ya verip takmasını rica ederken telefonum çaldı. Arayan arda'ydı.
''Kavalyen aşağıda bekliyor paris.'' adımı fransız aksanıyla söyleyince gülmeden edemedim. ''He unutmadan burada hasan ali'nin öldürdüğü hatta gömdüğü adam var cansu'yu bekliyormuş.'' Tekrar güldüm mbappe'den bahsediyordu.
''Tamam iniyoruz.'' dedim ve kapattım. ''Hasan ali'nin karısı ile arda gelmiş. İnelim hadi.'' dediğimde cansu gülerek çantamızı aldı ve beninkini bana uzattı. Uzattığı çantayı aldım ve odadan çıktık.
Aşağıya indiğimizde Arda ve mbappe bizi bekliyordu. ''Orada görüşürüz.'' dedim ve arda'nın arabasına bindim. Cansu mbappe ile gidecekti. Etkinlik buraya oldukça uzun olsa da arda ile yol boyu şarkı söylemiştik. O sahip olabileceğim en iyi arkadaşımdı.
Etkinliğin olduğu yere geldiğimizde kapıda güvenlikler karşılamıştı. Arabayı valeye verip indiğimizde arda kolunu uzattı. Gülerek koluna girdim ve ona ayak uydurdum. Etraf futbolcu kaynıyordu. Kime baksam tanıyordum ve gördüklerim salah,eden hazard gibi isimler olunca arda'nın kolunu heyecandan sıkıyordum.
içeriye girdiğimizde herkes gruplara ayrılmıştı. Yani masalar takımlara göre ayrılmıştı. Biz barcelona yazan masaya doğru ilerlerken gözüm Psg masasına kaymıştı.
Cansu ile mbappe orada yoktu. Sanırım daha gelmemişlerdi. Fakat neymar'ı görmüştüm. Yanındaki lana'yda. Gerçekten beynimden vurulmuşa döndüm.
Bunu nasıl yapa- Bir dakika paris. Aptal olma. Onunla yattı,hala neye inanamıyorsun. Eşi olarak getirmesine mi?
Neymar ile göz göze geldiğimizde başımı hemen çevirdim. Bizim masamıza geldiğimizde messi yerinden kalktı ve koşarak yanıma geldi. Ne olduğunu anlamadan kolumdan çekip yanındaki boş sandalyeye oturtturdu. ''Bu güzel kızı ben kaptım.'' dediğinde kıkırdadım.
Acaba Fenerbahçe burada mıydı? Ah söylemedim sanırım.. Küçüklükten beri Fenerbahçe'yi tutardım. Hatta liseye başladığımda lisem kadıköydeydi. Ve serkanla matematik derslerinde kaçar antremanları izlerdik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Five | NEYMAR
FanfictionParis,geçmişinin sürekli peşinde olduğu bu hayata bir son vermesi gerekiyordu. Bunun kapılarını barcelona uçağı aralamıştı..