Suçlu Kim?

Görüşme

Kahvaltımızı bitirdikten sonra "Bugün ne yapacağız?" diye sordum. "Kurbanların yakını ile görüşmeye gideceğiz." dedi Emir.

"Oha, oğlum onu nasıl yapacağız? Fark edilirse amir bizi kesin içeri tıkar." dedim.

"Bizim ekip sadece Başak Altınoğlu'nun ölümünü araştırıyor. Daha önceki üç kurbanın davaları çoktan kapandı." dedi Emir.

"Peki bu duruma kurbanların aileleri ne diyecek?" diye sordum. Yıllar geçmiş bir davayı tekrar açıp onları üzmemizi istemeyebilirler.

"Kim kızının, arkadaşının ya da kardeşinin katilinin bulunmasını istemez ki?" diyen Emir ile "Sen deyince mantıklı geldi. İlk nereden başlıyoruz?" diye sordum.

"Nazlı Şanlı'nın ailesinden başlayacağız." diyen Emir ile ne hissettiğini anlamak için yüzüne baktım.

Ama yüzü öyle hissizdi ki bir şey anlamak imkansız. Bende yüzüme bir duygu yansıtmamaya çalışarak "Gidelim o zaman." dedim.

"Üstüne bir şey al istersen. Bugün yağmur yağabilirmiş." dedi Emir. "Yok ben böyle iyiyim. Gidelim." dedim.

"Sen bilirsin." dedi Emir ve sokak kapısını açtı.Beyaz spor ayakkabılarımı giydim ve evden çıktım. Emir de kapıyı kilitleyince beraber apartmandan çıkıp arabasına bindik. 

Kendimi onun yerinde hayal etmeye çalışıyorum ama yapamıyorum. Bu yaşadığı gerçekten çok ağırdı.

Emir arabayı sürerken kafamı cama yaslayıp onu izlemeye başladım. Şuan eski dedektife dönmüştü.

Soğuk, acımasız, duygusuz ve kibirli görünüyordu. Ama içinde bir kedi yavrusu yatıyordu. 

"Biliyorum yakışıklıyım ama öyle bakma, utanıyorum." diyen Emir ile göz devirerek "Ukala." dedim.

"İş esnasında lütfen geri dedektif ve polis memuru rolümüze dönelim." diyen Emir ile "Pekala dedektif." dedim.

"Böyle daha iyi." diyen Emir ile iş ve özel hayatını birbirine karıştırmayı sevmeyen biri olduğunu fark ettim.

İstanbul trafiğinde sıkışmış bir gıdım bile ilerleyemiyorken ofladım. İstanbul'un kötü yönlerinden biri bu trafik sorunuydu.

"Yan arabadaki insanlar hakkında ne söyleyebilirsin?" diye soran Emir ile yan arabadakileri incelemeye başladım.

Şoför koltuğunda bir adam yanında ise bir kadın oturuyordu. İki dakika inceledikten sonra tahminlerimi söylemeye başladım.

"Adam sıkı içici olmalı. Gözlerinin altında fazla belirgin morluklar var. Teni de soluk. Arada da öksürüyor.  İçmesinin sebebini ise yanında oturan karısı olduğunu düşünüyorum. Adama göre kadın bakımlı ve titiz. Takıları parlıyor ama parmağında yüzük yok. Bu durum da adamı aldattığını ve bundan adamın haberi olduğunu düşünüyorum." dedim.

Emir beğendiğini belli edercesine gülümserken "Bu işte ilerliyorsun." dedi.