"Fazla öz güvenli bir hareket. Atılma riskin var." dememle dedektif gülerek " "İstediğim şey de tam olarak bu " demesiyle şaşırdım.
"Neden bu kadar saçma bir şeyi istiyorsun ki?" diye sordum.
"Kovulursam bu davayı daha hızlı çözebilirim" dedi. Bu çok saçma bir fikirdi.
"Kovulursan meslek hayatın biter. Bir dava için değer mi?" diye sordum.
"Tabi ki de bitmez çünkü bu davayı bensiz çözemezler her türlü geri çağıracaklar." demesiyle açıkçası şaşırdım.
"Peki, bu dâhiyane (!) fikrini neden benimle paylaşıyorsun?" diye sordum.
"İçeriden bana bilgi taşıyacak kişiyle planımı paylaşmam gerektiğini düşündüm" demesinin verdiği şaşkınlıkla "Ne?" diye bağırdım.
Bağırmam ile de ani bir fren. "Ne bağırıyorsun. Kaza yapabilirdik." diye azarlayan dedektif ile haklı olduğu için "Özür dilerim." dedim.
"İn aşağı" diyen dedektif ile şaşkınlıkla "Özür diledik ya ne diye arabadan kovuyorsun." dememle dedektif tabiri caizse kahkaha krizine girdi.
Ben ona şaşkınlıkla bakarken arabadan indi ve iki adım uzaklıkta ki gözlükçüye doğru yürümeye başladı.
Hay salak kafam. Gelmişiz o yüzden in diyormuş. O zaman ben ne bekliyorum halen arabada? Arabadan hızlıca indim. "Dedektif bekleyebilir misiniz?" diye seslendim.
Ben daha dedektife ulaşamamışken dedektif geri dönmeye başladı.
"Ne oldu? Niye geri dönüyorsun?" diye sordum. "Dükkânın kapısında satılık tabelası var ve içeride de kimse yok" dedi.
"O zaman tabeladan yola çıkarak adamı bulmaya çalışalım." dedim. "Tabelada sadece satılık yazıyor ne bir telefon numarası ne de ulaşabilmek için başka bir şey" dedi.
"O zaman çevredeki dükkânlara soralım" dedim.
"Şimdilik bu yeterli" dedi ve arabaya geçti. Dedektifin bir bildiğinin olduğunu düşünerek bende arabaya bindim.
"Şimdi nereye gidiyoruz?" diye sormamla
"Kovulduğumu duyabilmek için karakola" dedi.
Karakolun içerisine girmiş cinayet bürosunun olduğu yere çıkıyorduk. "Birazdan kovulacağını bilmek nasıl bir his?" diye sordum. Dedektif sırıtarak "İlginç" cevabını verdi.
"Peki, geri işe alınacağını bilmen nasıl bir his?" diye sordum. "Eğlenceli" dedi.
"Peki, yakında sivil olacak birisine bilgi taşıyacaksın bu nasıl bir his?" diye sordu. "Eğlenceli" dedim ve gülümsedim. Heyecanlı olacaktı.
Kısa bir süre sonra cinayet büroya gelmiştik Zaten içeri girmemizle bazıları bize sırıtarak bazıları ise üzülerek bakıyordu. Dedektifte bana bakarak göz kırptı. Onun bu eğlenen haline bende güldüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suçlu Kim?
Genç Kız EdebiyatıKıdemli, zeki, soğuk aynı zamanda sıcak dedektif ile işe yeni başlamış bir polis memuru. Seri katili yakalayabilmek için uğraşırken aşık olurlarsa bu onları nasıl etkiler? Hem iş hem aşk hikayesi olan bu kitabıma göz atmamak için bir nedeniniz yok i...