Merhabalar Sevgili Okuyucularım;
Üçüncü bölümle karşınızdayım.
Derler ki; insan bilip, deneyimlediği konuda yazmalıymış. Bu yönden düşününce benim yazacağım fazla bir şey yok. Hayatta çoğu şeyi deneyimleyemedim çünkü. Ben içine kapanık bir kızım çoğu zaman. O yüzden ben deneyimlemeyi en çok istediğim şeyi kaleme alıyorum. Kimilerine çok sıradan ya da sıkıcı gelebilir bu ama ben aşık olmayı çok isterdim...
İyi okumalar.🌸💗
Umarım beğenerek okursurunuz.🎈💘
-------------------------
Ders bitmişti ve Gizemle yemekhaneye yemek yemeye gelmiştik. Gizem her zamanki gibi diyet yaptığı için her yemekten azar azar yedikten sonra benim başımı ütülemeye başlamıştı.
"Bu gece eve gider gitmez beni arıyosun Derya. Ve ne olup bittiyse anlatıyosun..."Bunun gibi daha bir sürü şey zılvarken ben sadece bu akşam için anneme ne bahane bulacağımı düşünüyordum. Bir öğretmenin gözüne battığımı ve onunda beni böyle cezalandırdığını söylersem kesin çok kızardı çünkü zaten lisede hep ceza alırdım ve okuldan sonra okulda kalıp etütlere katılırdım. Ve bu cezaları genelde Gizemle birlikte alırdık.
Sonunda yemeğimi bitirip karnımı iyice doyurduğumda ayağa kalkıp tabletimi aldığımda Gizem de ufak ufak alkışlıyordu. Tamam biraz yavaş yemek yiyordum hatta evde de bu yüzden sofrayı toplayan hep ben olurdum.
Gizem başı ağrıdığı için sınıfa gitmişti. Ben ise kampüste bir ağacın gövdesine oturmuş kara kara anneme ne diyeceğimi düşünüyordum. Aynı zamanda kopardığım bir kaç çimle oynuyordum. Önümde duran ayakları farkettiğimde kim olduğunu görmek için kafamı kaldırdığımda gördüğüm kişiye sahte gülümsemelerimden birini bahşettim.
"Derya nasılsın."
"İyiyim Fatih sen nasılsın."
Fatih neredeyse geçen seneden bu yana peşimi hiç bırakmamıştı. En son dün akşam dizi izlerken yine mesaj attı ve ben yine görmezden geldim. Artık bu durumdan çok sıkılmıştım. Ama o mesaj atmaktan hiç sıkılmamıştı.
"Bende iyiyim. Dün akşam sana yine mesaj attım ama sen yine cevap vermedin. Merak ediyorsan eğer insan yemiyorum." Dediği şeye gülerken başımı sağ tarafa çevirdiğimde fakültenin önünde durmuş bize bakan Berk hocayla göz göze geldim.
Bu olay bana annemi aramam gerektiğini hatırlattı. Ve haliyle gülmem birden yüzümde soldu ve fatihte bunu farketmişti ve baktığım tarafa bakarak konuşmaya başladı.
"Ne oldu neden yüzün düştü."
"Yok bir şey sadece aklıma annemi aramam gerektiği geldide izin verirsen." Dediğimde ayağa kalkmış bir kaç adım attıktan sonra arkasını dönüp yine konuşmaya başladı.
"Mesajlarıma cevap ver."
"Söz vermiyorum."
Arkasından bağırmıştım bunu söylerken. Başımı tekrardan sağ tarafa çevirdiğimde Berk hocanın hala bana baktığını gördüm.
Bakışlarımı telefonuma çevirip rehberden anne yazısını bulup aradım ve bu sıradada ona ne bahane bulacağımı düşünmeye başladım." Alo anne nasılsın."
"İyiyim Derya ve işteyim. Öğle molasındayım."
"Anne sana bişey söyliycem."
Ben bunu lafı genelde lisede anneme ceza aldığımı haber vermek için kullanırdım. Haliyle kadına ne zaman böyle bir şey söylesem bir şey yaptığımı düşünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MARS (TAMAMLANDI)
Storie d'amoreDibine Kadar Aşk Serisi-1 *** ..."Neden?" diye sordum bakışlarımı dudaklarından tekrar gözlerine kaldırarak. O an biraz daha yaklaştı. Burnu neredeyse burnuma değiyordu. Bu yakınlık çok fazlaydı. Benimle böyle oynaması adil değildi. Geri gitmeye ça...