216.Ders Yûnus Sûresi 71-78

28 4 13
                                    

216. Ders :

11. Cüz, 10. Sûre, 216. Sayfa
Yûnus Sûresi
71-78. Âyet-i Kerîm'eler.

بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ

71

وَاتْلُ عَلَيْهِمْ نَبَأَ نُوحٍ
"Ve onlara Nûh'un kıssasını oku:"

إِذْ قَالَ لِقَوْمِهِ
"Hani o kavmine demişti ki:"

يَا قَوْمِ إِن كَانَ كَبُرَ عَلَيْكُم مَّقَامِي وَتَذْكِيرِي بِآيَاتِ اللّهِ فَعَلَى اللّهِ تَوَكَّلْتُ
"Ey kavmim, eğer benim aranızda duruşum ve Allah'ın âyetleriyle öğüt verişim size ağır geliyorsa, şunu bilin ki, ben yalnızca Allah'a tevekkül ettim."

فَأَجْمِعُواْ أَمْرَكُمْ وَشُرَكَاءكُمْ
"Artık siz ortaklarınızı da yanınıza alarak ne yapacağınızı kararlaştırın."

Hazreti Nûh (عليه السلام), bunları Allaha tam bir güvenle ve onların ne yapacağına aldırmayarak söyledi.

ثُمَّ لاَ يَكُنْ أَمْرُكُمْ عَلَيْكُمْ غُمَّةً
"Sonra bu işiniz size dert olmasın."

Sonra benimle ilgili yapacağınızı gizliden de yapmayın, açıkça ne yapacaksanız yapın, sizden korkmuyorum.

ثُمَّ اقْضُواْ إِلَيَّ
"Sonra bana ne yapacaksanız yapın."

وَلاَ تُنظِرُونِ
"Bana mühlet de vermeyin."







72

فَإِن تَوَلَّيْتُمْ فَمَا سَأَلْتُكُم مِّنْ أَجْرٍ
"Eğer yüz çevirirseniz, ben sizden bir ücret istemiş değilim."

Şayet benim öğüt vermemden yüz çevirdinizse, ben sizden bir ücret istemedim ki ağır bularak ve beni çıkarcılıkla suçlayarak yüz çeviresiniz.

إِنْ أَجْرِيَ إِلاَّ عَلَى اللّهِ
"Benim ücretim ancak Allahtandır."

Bu davet ve uyarıda benim ücretim ancak Allaha aittir, sizinle bir alakası yoktur. O ise, siz ister iman edin, ister yüz çevirin beni mükâfatlandırır.

وَأُمِرْتُ أَنْ أَكُونَ مِنَ الْمُسْلِمِينَ
"Ve ben O'nun emrine boyun eğenlerden olmakla emrolundum."

O'nun hükmüne boyun eğmek, emrine muhalefet etmemek ve O'ndan başkasından bir şey ummamak bana emredildi.






73

فَكَذَّبُوهُ
"Onlar ise Onu inkâr ettiler."

Onlar ise, kendilerini ilzam edecek delil getirildikten sonra Hz. Nûhu yalanlamada ısrar ettiler. Onların bu yüz çevirmeleri başka değil, sadece ve sadece inat ve temerrütlerinden idi. Böyle olunca, azap kelimesi kendileri hakkında hak oldu.

فَنَجَّيْنَاهُ وَمَن مَّعَهُ فِي الْفُلْكِ
"Biz de onu ve gemide kendisiyle beraber olanları kurtardık."

Biz de onları boğulmaktan kurtardık.

Rivayete göre, yanındakiler seksen kişi idi.

وَجَعَلْنَاهُمْ خَلاَئِفَ
"Ve onları halifeler yaptık."

✔️2- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin