✔️2- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚

300.Ders Kehf Sûresi 62-74

300. Ders :

15. Cüz, 18. Sûre, 300. Sayfa
Kehf Sûresi
62-74. Âyet-i Kerîm'eler.

 بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ

62

فَلَمَّا جَاوَزَا قَالَ لِفَتَاهُ
“Orayı geçtikleri zaman, genç arkadaşına dedi:”

Mecmau’l- Bahreyni geçince, yol arkadaşına şöyle dedi:

آتِنَا غَدَاءنَا
“Öğle yemeğimizi getir.”

لَقَدْ لَقِينَا مِن سَفَرِنَا هَذَا نَصَبًا
“Gerçekten biz bu yolculuğumuzda epey yorulduk.”

Denildi ki: Buluşma yerini geçinceye kadar, hiç yorgunluk hissetmemişti. Orayı geçmesinden sonra gece boyunca ve diğer gün öğleye kadar yol aldılar. O zaman Hz. Musaya (عليه السلام) açlık ve yorgunluk arız oldu.

Denildi ki: Hz. Musa (عليه السلام) bundan başka bir seferde yorgunluk duymadı. “Gerçekten biz bu yolculuğumuzda epey yorulduk” demesi, bunu teyid eder.

63

قَالَ أَرَأَيْتَ إِذْ أَوَيْنَا إِلَى الصَّخْرَةِ فَإِنِّي نَسِيتُ الْحُوتَ
“Gördün mü? dedi. Kayanın orda dinlendiğimiz vakit doğrusu ben balığı unutmuşum.”

Buradaki kayadan murat, Hz. Musa’nın (عليه السلام) yanında uyuduğu kayadır.

وَمَا أَنسَانِيهُ إِلَّا الشَّيْطَانُ أَنْ أَذْكُرَهُ
“Onu hatırlamamı, muhakkak şeytan bana unutturdu.”

Hz. Yuşa’nın (عليه السلام) bu ifadesi, şeytanın vesveseleriyle kendisini meşgul edip unutturmasını söyleyerek mazeret beyan etmektir. Hâlbuki böyle hayret verici bir durum, unutulacak bir şey değildir. Lakin Hz. Musa (عليه السلام) ile olan beraberliğinde böyle şeyleri görmeye alıştığı için, buna çok da önem vermedi.

Belki de apaçık ayetleri görmenin sonucu olarak, kendini tümüyle ibret almaya vermesi ve bütün benliğiyle Cenab-ı Hakka yönelmesi sebebiyle, bunu söylemeyi unuttu. Bunu şeytana nisbet etmesi ise, nefsini terbiye için olabilir. Veya kuvvetinin her iki tarafı aynı anda kaldıramaması, bunlardan biriyle meşgul olmak zorunda kalması bir noksanlık olmasından böyle demiştir.

وَاتَّخَذَ سَبِيلَهُ فِي الْبَحْرِ عَجَبًا
“Balık, denizde garip bir yol tutup gitmişti.”

Bu ifade, Hz. Yuşa'nın (عليه السلام) kelamının son kısmı da olabilir.

64

قَالَ ذَلِكَ مَا كُنَّا نَبْغِ
“(Musa) dedi: İşte aradığımız o idi.”

Balığın bu durumu, isteğimize ulaştığımızın bir emaresidir.

فَارْتَدَّا عَلَى آثَارِهِمَا قَصَصًا
“Bunun üzerine izleri üzere geriye döndüler.”

Gerisin geriye döndüler, o kayanın yanına vardılar.

65

فَوَجَدَا عَبْدًا مِّنْ عِبَادِنَا
“Nihayet kullarımızdan bir kul buldular.”

Cumhura, yani ekser âlimlere göre bahsi geçen zât Hz. Hızırdır (عليه السلام). Elyesa veya İlyas olduğunu söyleyenler de oldu.