307. Ders :
16. Cüz, 19. Sûre, 307. Sayfa
Meryem Sûresi
39-51. Âyet-i Kerîm'eler.بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ
39
وَأَنذِرْهُمْ يَوْمَ الْحَسْرَةِ إِذْ قُضِيَ الْأَمْرُ
“İşin bitmiş olacağı pişmanlık günü ile onları uyar.”“Pişmanlık günü” kötülerin kötülüklerine, iyilerin de az iyilik yaptıklarına pişman olacakları gündür.
Artık o gün hesap görülmüş, cennet ehli cennete, cehennem ehli cehenneme gönderilmiştir.
وَهُمْ فِي غَفْلَةٍ
“Ama onlar hâlâ gaflet içindeler.”وَهُمْ لَا يُؤْمِنُونَ
“Ve onlar iman etmezler.”Ayetin bu kısmı onların hâlini beyan eder. Yani, onlar gafil, imandan uzak bir haldeler, onları uyar. Bu durumda, burada uyarmanın hikmeti de beyan edilmektedir.[1>
40
إِنَّا نَحْنُ نَرِثُ الْأَرْضَ وَمَنْ عَلَيْهَا
“Şüphesiz biz yeryüzüne ve üzerindekilere varis oluruz.”وَإِلَيْنَا يُرْجَعُونَ
“Ve onlar bize döndürüleceklerdir.”O hesap günü geldiğinde arza ve üzerinde olanlara Biz varis oluruz. Arz üzerinde ne malları kalır ne de saltanatları, hatta ne de kendileri...
Veya arzı ve üzerinde olanları öldürür helak ederiz, varisin geride kalanlara mirasçı olması gibi, arz ve üzerindekilerin hepsini biz alırız.[2>
41
وَاذْكُرْ فِي الْكِتَابِ إِبْرَاهِيمَ
“Kitapta İbrahim’i de an.”إِنَّهُ كَانَ صِدِّيقًا نَّبِيًّا
“Şüphesiz ki o, sıddık (özü, sözü doğru) bir peygamberdi.”Hz. İbrahim'in (عليه السلام) sıddık olması, daima doğruluğu esas almasından, Allahın gaybî olarak bildirdiği şeyleri, ayetlerini, kitaplarını ve peygamberlerini can ı gönülden tasdiki cihetiyledir.
42
إِذْ قَالَ لِأَبِيهِ
“Hani O, babasına şöyle demişti:”يَا أَبَتِ لِمَ تَعْبُدُ مَا لَا يَسْمَعُ وَلَا يُبْصِرُ وَلَا يُغْنِي عَنكَ شَيْئًا
“Babacığım!İşitmeyen, görmeyen ve sana hiçbir faydası olmayan şeylere niçin tapıyorsun?”O putlar seni işitip görmeyince hâlini bilemez, zikrini işitemez, itaatini göremez.
Faydalı bir şeyi celbetmek ve zararlı bir şeyi defetmek hususunda ellerinden bir şey gelmez.
Hz. İbrahim (عليه السلام) böyle diyerek babasını hidayete çağırdı, doğru yolda olmadığını açıkladı, en beliğ bir şekilde delil getirdi, yumuşaklıkla ve hüsn-ü edeple hakka davet etti. Şöyle ki: Dalaletini açıktan söylemedi. Onun yerine, sarih aklın hafif bulduğu ve meyletmekten bile kaçındığı şeylere ibadete sevkeden sebebi ondan sordu. Kaldı ki ibadet, tazimin en ileri şeklidir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✔️2- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚
DuchoweKur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz📚 devamıdır. Kapak Tasarımı : @Fatel16_13 kardeşimize aittir