264. Ders :
14. Cüz, 15. Sûre, 264. Sayfa
Hicr Sûresi
52-70. Âyet-i Kerîm'eler.بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ
52
إِذْ دَخَلُواْ عَلَيْهِ فَقَالُواْ سَلامًا
“Hani onlar, İbrahim’in yanına girmişler, “selam” demişlerdi.”قَالَ إِنَّا مِنكُمْ وَجِلُونَ
“İbrahim onlara: “Biz sizden korkuyoruz” demişti.”Hazreti İbrahim'in(عليه السلام) böyle demesi, gelenlerin izinsiz ve vakitsiz girmelerindendi.
Ayrıca, önlerine konan yemekten de yememişlerdi.
53
قَالُواْ لاَ تَوْجَلْ
“Melekler dediler: Korkma!”إِنَّا نُبَشِّرُكَ بِغُلامٍ عَلِيمٍ
“Gerçekten biz sana bilge bir oğul müjdeliyoruz.”“Seni müjdeliyoruz” demelerinde “korkma!” deyişlerinin sebebini bildirmek vardır. Çünkü müjde veren kimseden korkulmaz.
İlerde büyük bir ilme sahip olacağı müjdelenen bu çocuk, “Ve Ona salihlerden bir peygamber olmak üzere İshak’ı müjdeledik.” (Sâffat, 112) ayetinden anlaşılacağı üzere Hazreti İshak'tır(عليه السلام).
54
قَالَ أَبَشَّرْتُمُونِي عَلَى أَن مَّسَّنِيَ الْكِبَرُ
“İbrahim dedi: Şu ihtiyar halimle mi beni müjdeliyorsunuz?”Hazreti İbrahim(عليه السلام) hayli yaşlıydı. Bu ileri yaşına rağmen çocukla müjdelenmekten dolayı hayret içinde kaldı.
Veya bu ifadeden maksat, kendisi bu durumda iken çocuğu olmasını inkâr da olabilir.
فَبِمَ تُبَشِّرُونَ
“Ne ile beni müjdeliyorsunuz?”“Hangi ucube ile beni müjdeliyorsunuz?”
Veya “hangi şey ile müjdeliyorsunuz?” Çünkü âdeten meydana gelmesi tasavvur edilmeyen bir şeyle müjdelemek, aslında müjde vermemek gibidir.
55
قَالُواْ بَشَّرْنَاكَ بِالْحَقِّ
“Melekler dediler: Seni gerçekten müjdeliyoruz.”Biz seni, vukuu muhakkak bir şeyle müjdelemekteyiz.
Veya, kendisinde asla şüphe olmayan gerçek bir durumla müjdelemekteyiz.
Veya hak bir metotla müjdelemekteyiz. O da Allahın sözü ve emridir.
فَلاَ تَكُن مِّنَ الْقَانِطِينَ
“Sakın Allah’ın rahmetinden ümidini kesenlerden olma!”Çünkü Allahu Teâlâ anne-baba olmadan da bir insan yaratmaya kâdirdir. Bir pîr-i faniden ve hayızdan kesilmiş yaşlı bir kadından çocuk yaratmak elbette O’na zor gelmez.
Hazreti İbrahim'in(عليهالسلام) bu müjdeyi hayretle karşılaması, âdet yönünden idi, yoksa Allahın kudretinden şüphesi olmasından kaynaklanmıyordu. Bundan dolayı şöyle dedi:
56
قَالَ وَمَن يَقْنَطُ مِن رَّحْمَةِ رَبِّهِ إِلاَّ الضَّآلُّونَ
“İbrahim dedi: Rabbinin rahmetinden, yoldan sapanlardan başka kim ümit keser?”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✔️2- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚
SpiritüelKur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz📚 devamıdır. Kapak Tasarımı : @Fatel16_13 kardeşimize aittir