226. Ders :
12. Cüz, 11. Sûre, 226. Sayfa
Hûd Sûresi
46-53. Âyet-i Kerîm'eler.بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ
46
قَالَ يَا نُوحُ إِنَّهُ لَيْسَ مِنْ أَهْلِكَ
"(Allah) dedi: Ey Nûh! O asla senin ehlinden değildir."Çünkü mü'minle kâfir arasında velayet bağı kesilmiştir.
إِنَّهُ عَمَلٌ غَيْرُ صَالِحٍ
"Çünkü o, salih olmayan bir ameldir."Ayetin bu kısmı, onun ehlinden olmadığının sebebini bildirir: Çünkü senin oğlun fasit bir amelin sahibidir.
Ayetteki anlatımda "o salih olmayan bir ameldir" denilmesi, daha etkin bir ifadedir. Sanki onun şahsı, amelin ta kendisi kılınmıştır.
فَلاَ تَسْأَلْنِ مَا لَيْسَ لَكَ بِهِ عِلْمٌ
"Hakkında bilgin olmayan bir şeyi benden isteme!"Doğru olup olmadığını bilmediğin bir şeyi benden isteme.
Cenabı-ı Hakkın Hazreti Nûh'un (عليه السلام) nidasını sual (istemek) olarak ifadesi, Hazreti Nûh'un (عليه السلام) ehlinin kurtuluşu vaadini zikretmesinde, zımnî olarak oğlunun kurtulmasını istemiş olmasındandır.
Veya onun hakkında uygulamaya mâni olan durumu sormasındandır.
Veya onun hakkında, artık olmayacak bir şeyi istemesindendir.
إِنِّي أَعِظُكَ أَن تَكُونَ مِنَ الْجَاهِلِينَ
"Ben seni cahillerden olmaktan sakındırırım."Cenab-ı Hakkın böyle bir talebi cehalet olarak nitelemesi, aslında daha önce beyan edilen "kendileri hakkında daha önce hüküm verilmiş olanlar dışındaki âilen" ifadesinde buna bir delâlet olması ve suale ihtiyaç bırakmamasıdır. Lakin evlat sevgisi Hazreti Nûh'u (عليه السلام) bundan meşgul etmiş, durum kendisine netleşmemiştir.
47
قَالَ رَبِّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ أَنْ أَسْأَلَكَ مَا لَيْسَ لِي بِهِ عِلْمٌ
"Nûh dedi: Ya Rabbi! Bilmediğim bir şeyi istemiş olmaktan dolayı sana sığınırım."وَإِلاَّ تَغْفِرْ لِي وَتَرْحَمْنِي أَكُن مِّنَ الْخَاسِرِينَ
"Beni bağışlamazsan ve bana merhamet etmezsen, hüsrana düşenlerden olurum."48
قِيلَ يَا نُوحُ اهْبِطْ بِسَلاَمٍ مِّنَّا وَبَركَاتٍ عَلَيْكَ وَعَلَى أُمَمٍ مِّمَّن مَّعَكَ
"Ona denildi ki: Ey Nûh! Sana ve seninle birlikte bulunanlardan birçok ümmete bizden bir selam (esenlik) ve bereketlerle (gemiden) in."Hoşa gitmeyen şeylerden sâlim olarak, veya bizden bir selamla ve üzerine bereket inmiş, neslin ziyade olacak şekilde gemiden in. Öyle ki, insanlar için ikinci bir Âdem ol.
Hazreti Nûh (عليه السلام) ile beraber olanlara "birçok ümmet" denilmesi, grup grup olmalarından veya ilerde ümmetlerin bu nesillerden gelmesindendir.
Veya "seninle beraber olanlardan meydana gelen ümmetler" demektir. Bu ümmetlerden murat, mü'minlerdir.
Ayetin devamında ehl-i imana mukabil gelenler nazara verilir. Şöyle ki:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✔️2- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚
DuchoweKur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz📚 devamıdır. Kapak Tasarımı : @Fatel16_13 kardeşimize aittir