Söyledikleri kalbime bir ok gibi saplanmıştı. Düşünceli bir şekilde otururken Ali yanıma gelip "Hayırdır yüzünden düşen bin parça. Karadenizde gemilerin mi battı?" diye sordu.
"Yok" dedim. Ne dediğini sonradan fark etmiştim. Dalga geçiyordu.
Ciddileşip konuşmaya devam etti. "Yüzün öyle demiyor ama"
"Ne diyormuş peki?"
"Sabaha kadar gözümü dahi kırpmadım. Kapının önünde sessiz sedasız oturdum diyor" dedi.
Beni çok iyi tanıyordu.
Yanıma oturup "Eee anlat" dedi.
"Boşver"
"Tamam sen ne zaman istersen o zaman anlatırsın" dedi.
Biraz sessiz kaldıktan sonra olanları anlatmaya karar verdim. İçimi birine dökmem gerekiyordu. Buna ihtiyacım vardı.
Ben anlattığımda Ali "Şimdi üzgün ya o yüzden böyle demiştir. Sen canını sıkma. Bu günler de geçecek" diyip beni teselli etmeye çalıştı.
"Nasıl sıkmıyım ki? Bana ne dedi bilmiyorsun? Biz bu saaten sonra hiç bir şekilde birlikte olamayız dedi. Resmen beni kafasında bitirmiş"
"Öyle şey mi olur. Kızgınlıktan diyor işte anlasana"
Kafamı hayır der gibi salladım.
"Bereni azıcık tanıyorsam beni asla affetmeyecek. Haklı da"O kadar çok canım acıyordu ki. Söylediği sözleri unutamıyordum. Beni odadan kovarken ki hali, yüzüme dahi bakmayışı gözümün önünden gitmiyordu.
"Biliyorum buradan çıktığında ilk işi evden gitmek olucak, beni terk etmek olacak" dedim.
"Bak daha önce de çok sıkıntılar yaşadınız Beren seni bıraktı mı? Hayır. Yine bırakmaz. Hele bir acısı hafiflesin. O zaman gör. Şu an mantıklı düşünemiyor" dedi.
"Bu sefer çok ciddiydi. Bırakıcak beni biliyorum"
Başımı iki elimin arasına aldım.
Gitmesine izin vermemeliyim. Ben onsuz yaşayamam ki. Bir şekilde kendimi affettirmeliyim ama nasıl?Elimi yumruk yapıp duvara defalarca vurdum. "Ben böyle olmasını ister miydim? Bebeğimizi kaybetmeyi"
"Yavuz sakin ol"
Kendimi kaybetmiş gibiydim. Vurmaya devam ettim.
"En az onun kadar ben de üzgünüm. O benim de canımdı. Ama Berenin göz göre göre ölmesine de izin veremezdim" dedim."Tabiyki de öyle. Sen doğru olanı yaptın. Bunu kafana takma artık"
"Dimi ben yanlış yapmadım"
Birinin bana 'Evet sen doğru olanı yaptın. Karını seçtiğin için yanlış yapmadın' demesine ihtiyacım vardı,
Onaylanmaya ihtiyacım vardı,
Kendimi iyi hissetmeye ihtiyacım vardı.Ali telefonunu kurcalarken "Sibel mesaj atmış. Annenler geliyor. Toparlan artık. Bu konuyu sonra konuşucaz" dedi.
Kafamı salladım. "Ben bir elimi yüzümü yıkayayım o zaman"
Üst katta ki lavaboya girip aynadan kendime baktım. Resmen çökmüştüm.
Gözümün altı uykusuzluktan mos mor olmuştu. Musluğu açıp defalarda yüzüme su serptim. Gözlerim bir anda kararınca iki elimi de mermere koyarak destek aldım. Ayakta durmakta zorlanmaya başlamıştım.Bereni hastaneye kaldırdığımız günden beri ne doğru dürüst yemek yemiş ne de uyuyabilmiştim. Kendimi çok yorgun hissediyordum.
~~~~~~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patronum Mafya
Ficțiune adolescențiSon kez dönüp adama baktığımda katil adamın alnına 1 el ateş etmişti.Korkuyla çığlık attığımda katille göz göze geldik.Esmer kirli sakalı ve kahverengi gözlü.İkimiz de hareket etmiyor öylece birbirimizin gözlerinin içine bakıyorduk.Başkası olsa çokt...