50.bölüm Dalgaların sesi

2.6K 166 122
                                    

O uykuya dalarken bende koltukta oturup tavana boş boş baktım.

Demek beni görünce o anlar aklına geliyor. Bu yüzden beni istemiyor.
Ben ona iyi gelmiyordum. Hiç bir zaman da gelmeyeceğim.

~~~~~~

Sabah erkenden uyandığımda elimi yüzümü yıkadım. Odaya tekrar girdiğimde Beren de uyanmıştı. Yardım edip oturmasını sağladım.

"Annemi çağırır mısın?" dedi.

"Bir şey mi oldu? Bir ihtiyacın varsa yapıyım" dedim.

"Annem yapar" dedi.

Odadan çıkıp Hatice anneme baktım.
Ama yoktu. Telefonla arayıp nerede olduğunu sorduğumda anmemin de onunla beraber dışarı çıktığını öğrendim. İşleri olduğunu, geç geleceklerini ve Bereni hastaneye benim götürmem gerektiğini söylediler.

"Annemler dışarı çıkmış" dedim.

"Ne zaman gelicekler peki?"

"Geç geliriz dediler"

Yerinden kalkmaya çalıştı. Ama becerememişti.

"Yardım ediyim" dedim.

Kolumu itip "Ben kalkarım" dedi.

Tekrar denediğinde inledi. Canı acımıştı.

"Beren" dedim. "İyi misin?"

Ayaklarını uzatıp "Biraz dinlen" dedim.

"Tuvalete gitmem gerekiyor" dedi.

Örtüyü üzerinden çekip kucağıma aldım. İlk başta şaşırdı ama ters bir şey demedi.

Bereni indirdiğimde klozeti açtım.
Tam çıkacakken tekrar inlediğinde eğilip pijamasını sıyırdım.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen!" diye bağırmaya başladı.

"Sana yardımcı olmaya çalışıyorum sadece" dedim.

"Ben yaparım" dedi. Belli etmese de yüzünden anlaşılıyordu. Eğildi zaman canı acıyordu. Daha yaraları iyileşmemiş, morluklar daha da belirginleşmişti. Dişlerimi sıktım.
Onu böyle görmek beni üzüyordu. Ben ona dokunmaya korkarken o şerefsiz neler yapmıştı.

Lavabodan çıkmak için adım attığım sırada ofladı.

"Yardım etsen iyi olucak"

Geri dönüp iç çamaşırını da indirdiğimde Berenin yüzü kızarmıştı. Yavaşça oturttuğumda "Eee çıkmayacak mısın?" diye sordu.

"Hayır" diyip arkama döndüm.
"İşin bitene kadar bekleyeceğim"

"Ama.."

"Aması falan yok. Ben senin kocanım utanmana gerek yok" dedim.

Biz çocuk yaptık hâlâ benden utanıyor.

"Tamam arkana dönebilirsin"

Onu yavaşça ayağa kaldırıp kucağıma aldığım gibi yatağa oturtturdum.
Ayaklarını da uzattım.

"Kahvaltı hazırlayacağım. Bir yere ayrılma" dedim.

Ben odadan çıkarken "Bu halde nereye gidebilirim ki?" diye mırıldandı.

~~~~~~

Güzel bir kahvaltı hazırlayıp Berenin kucağına tepsiyi indirdim. Çay yerine taze sıkılmış meyve suyu getirmiştim.
İyleşene kadar sağlıklı şeyler yemesi şarttı.

"Sen yedin mi?"

"Yok. Sonra yerim" dedim.

"Beraber yiyelim o zaman" dedi. Ve elinde ki reçelli ekmeği bana uzattı.

Patronum MafyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin