kürkçü dükkanı

5. BÖLÜM

Yazardan

Berrin abisiyle beraber evden çıkmış ve şirkete doğru yol almışlardı. Berrin abisine kızgındı. Nasıl olurda aybarsın kız kardeşini ayarlardı buseye. Daha geçen akşam aybarsın adamlarının elinden zor kurtarmıştı buseyi üstelik. Bartu berrinin bu haline dayanamayıp"ne yapsaydın Berrin. Saçma sapan güvenilmez birileriyle arkadaşmı olsaydı senin gibi. "Berrin sinirle abisine döndü. "Benim arkadaşım saçma sapan güvenilmez biri değil abi. Bunu artık kabullen. O kız benim defalarca hayatımı kurtardı. Bana yamuk yapmayacak tek insan "

bartu kız kardeşinin haklı olduğunu bildiğinden sesini çıkartmadan yola odaklandı. Ama hala o kıza içi ısınmamıştı. Kız berrin gibi hacker olsa da bir sürü suç işlemiş hapishane de yatmış biriydi sonuçta. kız kardeşinin hayatını kurtardığınada şahit olmuştu. Berrinin susmaya niyeti olmadığından "daha dün akşam Aybarsın adamlarının elinden zor aldım buseyi. Aybars buseyi kız kardeşi ile arkadaş olduğunu öğrendiği zaman ne olacak. Kim kurtaracak buseyi onu elinden. Hem o daha bizim mafya olduğumuzu bile bilmiyor"dedi.

Bartu sıkıntıyla elini saçından geçirirken kız kardeşinin haklı olduğunu biliyordu. Bir anda ağzından çıkan şey belkide busenin hayatına mal olucaktı. "Bir şey olmaz Berrin. Sonuçta sen onun yanındasın. Sana her şeyi anlatıyor"dedi. Berrin abisine döndü. Buse ona her şeyi anlatsa da mafya oldukların öğrendiği zaman bu durum hala aynı kalıcak mı zannediyordu. "Senin yurt dışına çıkmanı istemiyorum. Bu sene gitmeyi ver"dedi. Bartu her sene belli bir aydan diğer aya kadar yurt dışına çıkar ordaki işlerini hallederdi. Tabi Türkiye de ki işlerinin hepsi berrine kalır onun sorumluluğu arttıkça artardı.

Bartu "bunu yapamayacağımı biliyorsun" dedi. Berrin sinirle koltuğa yaslandı. Biliyordu tabi... en azından şansını denemek istemişti. Şimdi abisi giderse buseyle bizzati olarak kendisinin ilgilenmesi gerekecekti. Onca sorumluluğu yetmez miş gibi üstelik. Bartu arabayı şirkete yanaştırırken her sene yapılan işlemler için gelmişlerdi şirkete. Bartu bugünlerde yurt dışına çıkacaktı. Bu yüzden her sene olduğu gibi bütün şirketi Berrinin üzerine yıkmak için belli imzalar gerekiyordu. Berrin arabadan inip şirkete girdi.

Şirkette işleri sonunda bitmişti. Berrin rahat bir nefes alırken "artık busenin de bana yardımcı olmasını istiyorum"diyerek abisine yakındı. Bartu her şeyin farkındaydı. Berrine yüklendiğinin ama buse onun küçük prensesiydi ve ona bunları yıkmak istemiyordu. Biliyordu bu yaptığı berrine haksızlık olduğunu ama elinde değildi. Bartu berrinle arkadaş gibiydi buseyle abi kardeş. Berrinin çalan telefonuyla düşüncelerinden ayrıldı Bartu.
Berrin telefonu açıp kulağına götürdü. Arayan kişi abisinin sinir olduğu arkadaşından başkası değildi. "Efendim elif" elif direk konuya girerken "işlerim bitti. Yarın geliyorum. Bu arada hatırladığım kadarıyla abinde bu aralar yurt dışına çıkıyor. Benim odamı ayarlatı ver. Kalmaya geliyorum"dedi. Berrin kahkaha atarken "sen yeterki iste. "Diyerek telefonu kapattı. Bartu bütün konuşmaları duyduğundan çatık kaşlarıyla arabaya binmekten başka hiç bir şey yapmadı.

Sinirlenmişti kız kardeşleri onun bu kadar gitmesini mi istiyordu. Berrin ön koltuğa oturarak yol izlemeye başladı. Bartu sinirlendiğini Berine göstermeden arabayı sürdü. Çok geçmeden evlerine gelen ikili arabadan indi. Berrin hızlı eve girerken Buse ile Selin ay'ın arasında geçen diyaloğu merak ettiğinden direkt buse'nin odasına daldı. Buse kapısının pat diye açılmasına karşı odasına gelen kişinin berrin olduğunu görünce rahatladı. Berrin merakla yatağın başına otururken buse'ye selinay ile arasında geçen diyaloğu sordu.

Buse berrin'in bir anda bu konu hakkında bu kadar merak etmesini şaşırsa da heyecanla mutluluğunu dile getirdi. Buse heyecanla "Birçok ortak noktamız varmış Berrin. onunla kafede buluşup konuştuktan sonra beraber AVM'ye alışveriş yapmaya bile gittik. abisi onu eve çağırmasaydı daha çok konuşup daha çok muhabbet edebileceğimiz zamanımız olurdu. Abisi anladığım kadarıyla çok otoriter biri Ama şu anda böyle bir arkadaş edindiğim için çok mutluyum." Berrin abi lafını duyması ile gerilmeye başlarken" onunla tanıştınız mı" dedi. Buse dalgın bir şekilde "hayır sadece selinayı telefonundan aradı ve eve gelmesini söyledi zaten ondan sonra selinay ile ayrıldık" dedi. Berrin rahat bir nefes alırken yatağa uzandı buse bu duruma oldukça şaşırmıştı. kardeşi Neden böyle bir tepki verdi anlayamıyordu. bunun üzerine çok durmadan "onu eve de davet ettim"dedi.

Berrin başını kaldırıp" iyi yapmışsın abim zaten bugünlerde yurt dışına çıkacak beraber evde kalırsınız tabi abisi izin verirse" dedi. Buse abisinin yurtdışına çıkacağını mı yoksa arkadaşın yatılı kalması için davet edebileceğini mi şaşırsa bilemezken aklındaki soruları diline döktü. "Ne demek abim yurt dışına çıkacak" dedi. Berrin elini saçına götürüp sıkıntıyla nefes alırken " yurtdışında işleri var. her sene bu aralar yurt dışına çıkar. Hem ne diye bu kadar şaşırıyorsun? Ne güzel işte beraber kızı kıza vakit geçireceğiz" dedi. Buse direk telefonu eline alırken "daha yeni tanıştık umarım abisi izin verir"berrin umursamaz tavırlarını gözler önüne sererek "abime yapış buse. O seni selinayla tanıştırmadı mı. Bizzat abisinden izin alsın"dedi. Buse sinsi gülüşünü meydana çıkartırken "bazen sinsilikte beni geçiyorsun kardeşim. İyi akıl ettin" buse hızla odadan çıkarken berrin gülerek kendi odasına geçti. Şimdi yatılıya gelecek kendi arkadaşının odasını ayarlatmaya gitmişti.

Öncelikle odasından temiz arkadaşına ait olan çarşafları çıkartırken boşta duran odaya geçip çarşafları yaymaya başladı. Arkadaşı onu aradığına göre bu saatlerde kessin burda olurdu. Arkadaşını çok iyi tanıyordu berrin. Yatağı düzeltip ayağa kalkarken aşağı indi. Karnı acıkmıştı. Evlerinde hususi olarak çalışan ton ton bir teyze vardı. Yemekleri ve sofrayı kuran oydu. Berrin aşağı indiğinde kurulu olan sofrayı görünce tebessüm ederek masaya doğru ilerledi. Merdivenlerden gelen bartu ve busenin tartışma seslerine karşı gülümsemesi büyüdü. Bartunun buseye asla karşı gelemeyeceğini biliyordu.

Maden bu aybars belasına buseyi bulaştırmıştı şimdi çilesini çekecekti. Kapının çalmasıyla aşağı inen Bartu ve buse duraksadı. Berrin kocaman gülümsemesiyle kapıyı açarken içeriye müthiş enerjisiyle giren arkadaşına baktı. Elif hızla berrine sarılırken"bu görev uzun sürdü Berrin. Bir daha kine kısa var"dedi. Berrin gülerek kollarını ona dolarken bartunun sinirli sesiyle ikili ayrıldı. "Ben İki tane kızla baş edemiyordum. Şimdi en belalı olanları geldi" elif alınmış gibi yaparken "çok ayıp bartu abi. Alınıyorum ama. "Dedi. Hazır kurulu sofrayı gören elif koşarak masaya otururken buse içeriye dalan ve berrinle iyi anlaştığını fark ettiği kıza odaklandı. Onu tanımıyordu. Elif masaya otururken oda buseyi yeni fark etmişti. Ayağa kalkıp "ah kusura bakma sen berrinin kız kardeşi olmalısın. Ben elif" buse uzatılan ele şaşkınlıkla bakarken gülümseyerek"memnun oldum"dedi.

Hala berrinin bir arkadaşı olduğunu anlam veremiyordu. Berrin her zaman içine kapanık biri olduğundan sürekli buse arkadaş edinir di berrin değil. Berrin masaya otururken bartu en baş köşeye geçti. Hala üstündeki şoku atlatamayan buseye karşı berrin "buse gel yemeğini ye. Sonra sana detaylı bir şekilde anlatırım"dedi. Buse düşüncelerinden ayrılıp berrinin dediğini yaptı. Bu kızı tanımalıydı. Ne de olsa oda artık onlardan biriydi.