kürkçü dükkanı

28. BÖLÜM

Yazardan

Berrin kasılarak buselerin yanına ilerlerken arkasından söylenen bir sürü dedikodu duyuyordu. Bulundukları ortam Resmi şirket toplantısıydı. Ve bütün şirketlerde berrin başarısıyla dikkat çekiyordu. Kardeşinin yanına gelen berrin onunla muhabbet ettikten sonra mirzaya dönmüştü. Mirzanın ona dik bir şekilde baktığını görse de bu bakışları çok sürmeden üzerinden gidiyordu. Mirza tetikte gibi sürekli etrafı izlerken berrin mirzaya yaklaşıp"bir sorun mu var?"dedi. Mirza odaklandığı görüntülerden ayrılıp berrine döndü. Kısık gözleriyle berrini süzerken kalabalık insan topluluğun seslerinden duyulmayacağını ve sadece berrinin duyabileceği şekilde "bugün tarığı öldürmüşsün"dedi. Berrin gözlerini Mirza gibi kısarken "hesap mı soruyorsun?"dedi. mirza dudağına alaylı bir gülümseme yerleştirirken "hesap verir miydin?" Berrin gözlerini koyu kahvelerden ayırmadan cevapladı. " Düşüncenin aksine gerekli durumlarda verirdim. Aynı şekilde seninde gerektiğinde vermen gibi" Mirza başını olumsuz anlamda sallayıp gülerken berrin mirzaya bakıp ne yaşadığını çözmeye çalışıyordu. Yanlarından gelen elifin sesiyle berrin dikkatini mirzadan çekerken gelen elife baktı. Elif tebessüm ederek berrinin yanına ilerlerken sessiz bir şekilde"Serkan seninle konuşmak istiyor" berrin kaşlarını çatarak "neden?"dedi. Elif ciddi bir şekilde berrine bakıp "sorun çıkartıyor."dedi. Berrin sabır çekerken "bir bu eksikti. Nerde?"dedi. Mirza konuşulanlara karşı kulağını kabartırken ilerleyen berrin ve elifin arkasından ayaklanmış ve peşlerinden ilerlemeye başlamıştı. Amacı olaya karışmak değil izlemekti. İlerlerken takım elbisesini düzeltmiş ve ona bakan kızlara karşı gülümsemişti.

Berrin serkanın yanına gelirken serkanın adamlarına bakıp serkana döndü. "Sorun çıkartıyormuşsun?"dedi otoriter ve ciddi ses tonuyla. Serkan oturduğu yerde dikleşip giymiş olduğu takım elbisesini düzelterek ciddiyetle "size o kadar para vermeyeceğim"dedi. Berrin sabrınının olmadığını direk gösterirken bacağında bulunan çakıyı çıkartıp direk serkanın boğazına dayarken "emin ol biraz daha mırın kırın edersen seni bedavaya öldürürüm"dedi. Bunu beklemeyen serkan zorla yutkunurken bunu yapamazsın dedi. Her ne kadar korksa da erkeklik gururuna yediremiyordu. Üstelik o kadar adam tutmuş olmasına rağmen hiç biri berrine engel olmuyordu. Balonun ıssız bir yerine oturmakla da hata yaptığını yeni fark etti. Serkan gözlerini berrine çevirirken berrin gözlerini bile kırpmadan bıçağı daha da tenine bastırmış ve "burda kimsenin ruhu duymadan seni öldürürüm serkan. Ya şimdi o parayı hesaba transfer edersin yada kanında boğulursun" serkan gözlerinde gram acıma duygusu olmayan berrine baktı. Onu ikna edip kendi öldürülmekten kurtaramayacağını anlayınca"tamam... Tamam yatırıyorum"diyerek elini kaldırdı. Berrin dikkatli bir şekilde serkandan ayrılırken serkana bakıyordu. Serkan telefonunu çıkartıp banka hesabına girip hızla işlemleri halletmeye başladı. Daha sonra yatırdığı parayı berrine gösterip "yatırdım"dedi. Berrin bıçağını kınına sokup "ne olurdu işleri zorlaştırmasaydın Serkan." Serkan elini boğazına atıp ovalarken berrin arkasına dönüp "seninle iş yapmak zevkti serkan"demiş ve ilerlemeye başlamıştı. Olayın tamamına şahit olan mirza bir kez daha berrinden etkilenmişti. Elinde bulunan sigarısından bir duman daha alıp bitmiş kısmını yere atarak ayağıyla çiğnedi. Aybarsın yanına doğru ilerlemeye başladı.

Buse aybarsa sataşıp onu sinir ederken bu duruma karşı gülerek eğleniyordu. Aybars ise keyifle gülen sevgilisine karşı sinirlenmeden edemiyordu. Bütün sinirini bozduğu yetmiyor birde utanmadan gülüyordu. Üstüne Bu kadar kısa giyindiği yetmezmiş gibi selinay ile birlik olmuşlar yok o erkek bana baktı hemde yakışıklı gibi söylemlerle aybarsı sinir ediyorlardı. Yamaç bile bu duruma karşı eğlenmeye başlamıştı. Yanlarına gelen elif ve berrin olaya dahil olurken balo salonunda şarkı çalmaya başlamıştı. Bir kaç çift sahneye çıkıp dans ederken buse aybarsa baktı. Aybars gözlerini kısarken elini uzatmış ve "gel sevgilim dans edelim de bekar zanedilip sana bakılmasın"dedi buse kahkaha atarak elini tutarken beraber salonun orta kısmına geçip dans etmeye başladılar. Berrin gülerek onları izlerken yanlarına yeni gelen mirza selinaya baktı. Birde çıkıp yamaçla dans etmeye kalkarsa dellenirdi. Elini selinaya uzatırken selinay şaşkınlıkla abisine baktı. Mirza gözlerini kısıp yamaça bakarken berrin elif ve yamaç gülmemek için kendini zor tutuyorlardı.  selinay gülümseyerek abisinin elini tutup sahneye ilerledi. Onların gitmesiyle berrin kahkahasını serbest bırakırken sahne ortasında bulunan mirzayla göz göze gelerek çok kıskançsın dedi dudaklarını oynatarak. mirza omuzlarını silkip sahnede selinayla dans etmeye başladı. Selinay abisine bakıp sonunda konuşma fırsatlarına karşı boğazını temizleyerek söze başladı. "Abi" Mirza gözlerini selinaya indirirken efendim dedi. Selinayın istemsizce gözleri dolmaya başlarken ağlamadan konuşmak adına hızla konuşmaya başladı. " Ben yamaçı uzun zamandır seviyordum. Ve... senin böyle yapacağını hiç tahmin etmediğimden çok rahattım. Bunun aybars abimin yapmasını bekliyordum. Hatta senin daha çok arkamda duracağını düşünmüştüm. Ama her şey tam tersi oldu"dedi. Mirza gözleri dolmuş kardeşine bakarken "beklemdiğim bir anda gizli saklı sevgilin olduğunu öğrendim selinay. Benim küçük kardeşimin sevgilisi olduğunu en son öğrenmeme mi yoksa benden bunu gizlemene mi tepki versem bilemedim."selinay başını eğerken özür dilerim dedi. Mirza dudaklarını kardeşinin saçına götürüp nazikçe öperken" ben... Benden hiç bir şey saklamadığına o kadar kendimi inandırmıştım ki... Sonra senin  yamaçla sevgili olduğunu kendim öğrenince yıkıldım. Yoksa ben her zaman senin arkandayım abim. Üzülme"dedi. Selinay burukça gülümseyerek " senden hiç bir şey saklamadım şimdiye kadar abi. Bunu da saklamış sayılmam. Sana anlatmama izin vermeden üstün zekanla hemen öğrendin"dedi. Mirza gülerek "yapma ya"dedi. Selinay gülerek abisine sarıldı. "Seni kaybettim sandım abi. Ne olur bir daha ayrılmayalım"mirza kollarını kardeşine sarıp "ayrılmayalım abim"dedi.

Onları takip eden masadakiler sevinçle gülümserken yamaç sonunda dedi. Berrin yamaçın bu halime gülerken şarkı durmuş ve sahnedekiler masalara ilerlemeye başlamıştı. Eline mikrofon alıp sahneye çıkan erkek herkesin dikkatini çekerken konuşmaya başladı. ödül kazananları çağıracağını özet geçerek ilk ödül kazananı çağırdı. Tam o sırada bartu ekibe katılırken berrin abisine baktı. Bu kadar geç kalmasına karşı soru dolu bakışlarıyla abisine baksa da Bartu sorun yok diyerek geçiştirmişti. Berrin çok ikna olmasa da sahnede bulunan erkeğe odaklandı. "Ve yılın en iyi kadın yönetici ödülü BERRİN KILIÇARSLAN' A gidiyor" alkışlar eşliğinde sahneye ilerleyen berrin coolluğundan ödün vermeyerek teşekkür edip ödülü aldı. En çok alkış sesi buselerin ekibinden gelirken berrin gülümseyerek bir kaç özlü söz söyleyip masaya ilerledi. Buse gururla kasılırken "benim kardeşim"diyerek kendine pay çıkartıyordu. Aybars bu haline kahkaha atarken buse ona döndü. Yanağında beliren gamzesine parmağına sokarken aybars şaşkınlıkla gülmeyi kesip buseye odaklandı. Buse yaramaz çocuk gibi sırıtırken "çok tatlı len bu gamzen. Benim niye bundan yeni haberim oldu"dedi. Aybars elini busenin saçlarına atıp karıştırırken "güldürmediğindendir buse hanım. hem bu parmak sokmakta nerden çıktı" buse aybarsın elini saçından ittirirken aybarsın taklitini yapıp "güldürmediğimden miş pehh. Sen odunsan benim ne suçum var. Bak gül gibi kızım ve sürekli gülüyorum"aybars gözlerini kısarken "inkar eden yok" buse gülerek omzuna vurdu. "odun olduğunu kabul etmen ne hoş" dedi. Aybars gülerek buseye dönüp"ben senin gül gibi biri olduğun kısma katılmıştım ama olsun. Odun olmam bu kadar hoşuna gittiyse bir odun olmadığım kalmıştı onuda senin için olurum"dedi. Buse gülerek elini aybarsın yanağına götürüp mıncırırken "aferim böyle adam ol. Seni böyle daha çok seviyorum"dedi. Aybars acıyan yanaklarıyla yüzünü buruştursa da gülerek elini çeken buseye dönüp "ne dedin sen?? İlanı aşk mı ettin yoksa ben mi yanlış anladım?" Buse omuzlarını silkerek "ne duyduysanız o dur aybars bey"dedi. Aybars gülümseyerek kollarını buseye dolayıp sıkıca sarıldı.