Kaçış Mı?

1.9K 38 5
                                    

Gözlerimi açtığımda sol tarafımda ayağa kalkmama engel olan bir acı duydum. Acının etkisiyle dün olanlar gözlerimin önünden geçmişti. Sağıma baktığımda başını üzerinde olduğum yatağa yaslamış, saçları alnını kapatmış uyuyan birini görmüştüm. Nefes alıp verişini duyabiliyordum. Hızlıydı. Kabus görüyor gibi söyleniyordu. Tekrar soluma dönmemle gözlerimi kapattım. Bununla uykuya dönmem neredeyse bir olmuştu.

                                   ***

Beş araba yola çıkmıştı. Arda ne yapacağını şaşırmış, onu göreceği için heyecanlıydı. Fakat vurulmuş olma düşüncesi onu çileden çıkarıyordu. O piç yüzünden başlarına gelmeyen kalmamıştı.
Bir süre sonra hastane kapısındaydılar. Etrafta pek insan yoktu.
"Merhaba, Deren Elçin'in odası?"
"Beyefendi, ziyaret saatleri bitmiştir."
"Lütfen, abisiyim. Görmem gerek."
Arda aklına gelen ilk yalanı uydurmuştu. Emre de onu onaylar bir şekilde kafasını sallamıştı.
"Peki. Hemen bakıyorum."
"Öyle biri görünmüyor."
"Nasıl olur?"
"Deren Ateş, Deren Korkmaz, Deren Yıldız. Başka görünmüyor."
Arda arkasını döndü. Emre'nin kulağına eğildi.
"Bu hastane olduğuna emin misin?"
"Evet. Deren'i farklı bir şekilde kaydettirmiş olabilir. Üç odanın da numarasını almayı dene."
Arda tekrar kadına döndüğünde kadın başka işlerle uğraşmaya başlamıştı.
"Bize o üç odanın numarasını verir misiniz?"
"Abisi değil misiniz? Soyadını bilmeniz gerekirdi."
Kadın bunu alaycı bir şekilde söylemişti. Şüphelenmeye başlamıştı.
Arda kadından bir bilgi alamayacağının farkına varmıştı.
Emre çoktan onu bir kenara çekmiş, konuşmaya başlamıştı.
"Bora'nın soyadını biliyor musun?"
"Hayır. Neden? Ne yapacağız?"
"Bilmiyorsan...Mecburen odalara tek tek bakacağız."
"Tamamdır. Ayrılalım."
"Dikkat et. Deren durduk yere vurulmamıştır. Silahlı olabilir. Kim bu adam? İşi ne?"
"Silahlı mı? Normal birisi işte. Bizim okulda okuyormuş. Bir anda ortaya çıkıverdi. Tek bildiğim bunlar."

Emre, Arda'nın eline bir silah tutuşturdu. Arda eline ilk defa bir silah almıştı. Silah eline yabancı gelmişti.
"Ne olur, ne olmaz."
Emre'nin adamları çoktan kadını oyalamaya başlamışlardı. Arda ve Emre ise Deren'i aramaya başlamıştı.
Arda 2.katı arayacaktı. Asansöre bindi. Kalbi gerçekten yerinden çıkacak gibiydi. Asansör ikiyi gösterdiğinde daha da heyecanlanmıştı. Deren, bu odaların herhangi birindeydi.
Yaklaşık 1 saat olmuştu. Emre ve Arda 3. katı beraber aramaya karar vermişlerdi. 327 numaralı odaya geldiklerinde Arda, Deren'in burada olmadığına inanmaya başlamıştı. Zaten ismi de yoktu. Hangi umutla odaları aramaya başlamıştı ki?
"Emre. Yok işte. Yok."
"Arda, hemen pes mi edeceksin?"
"Baksana! Yok. Kaç odaya baktık. Yok."
"Bulacağız dedim. Buralarda bir yerdeler. Sence kurşun yarasıyla çıkabilirler mi?"
"O zaman ismi neden yoktu?! Beni kandırmaya çalışma Emre. Burada değiller işte."
"Ben ne zaman sözümü tutmadım?"
Arda hiç cevap vermeden bir diğer odaya geçmişti. 328,329,330... derken en az 50 odaya daha bakmışlardı bile. Artık insanları rahatsız etmekten, özür dilemekten bıkmıştı.
"Kusura bakmayın. Bir diğer odayla karıştırdım da."
411 numaralı odanın önünde durdu. Emre 410 numaralı odaya bakıyordu.
İçeri girdi. Sola döndü. Yatağın üzerinde arkası dönük birisi vardı. Gördüğü kadarıyla saçları uzundu. Yanındaki sandalyede ise biri daha vardı. Başını kızın olduğu yatağa koymuştu. Bir an aklından geçirmişti. Bu kız Deren olabilir miydi? Hızlıca yatağa doğru ilerledi.
Uyuyordu. Saçları yastığa yayılmış, ağzı  biraz açık, nefesi düzensizdi. Yanındaki adam ellerini hiç bırakmak istemezcesine tutuyordu. Sanki her an ellerinden kayıp gidebilirmiş gibi. Kızın yüz ifadesinde kaybolmuşluk seziliyordu.
Bu, o idi.

***

Düşüncelerinizi alabilir miyim? Çok seviniriim ❤️

TATLIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin