"Yıldızlar gibi parlamak gerekirken soldum ben ama o kişi geldiğinde yeniden parlamaya başladım."
***
Mutluluğu hayal edin. Mutluluğu hayal ederken gülümsemenizi...
Bende mutluluğu hayal etmiştim.
Hayallerimin kabusum olacağını bilmeden...
Kabusum...
Şimdi hemen kendinize sessiz bir köşe bulun ve hikayemize kaldığı yerden devam edin.:)
Keyifli Okumalar!
Booool bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayalım lütfen⭐
*
Ben çok özledim sana düştüğüm düşlerden, Aşk diye aldığın nefesi içime içime çekip uyanmayı, Şimdi git gidebilirsen kır bütün duvarları...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
10.Bölüm: Bir Yazara Ne Cür'etle Vuruyorsun!
*"Canım yazarım beni ne cür'etle döndürüyorsunuz."*
Deniz'in mavisi çok güzeldi. Kumsal da en sevdiğim "Suç ve Ceza" kitabını okuyordum. Bir kız çocuğu da kumsal da kumdan kaleler yapıyordu. Yaptığı kaleler dalgalarla birleşerek sürükleniyordu. Ama küçük tatlı kız pes etmiyordu. Gülümsedim. Pes etmemesi çok güzeldi.
Bir anda irkildim. Sağıma dönüp çantamı aldım. İçini kurcalayıp beni irkilten telefonumu bulmaya çalışıyordum. Elime telefondan başka her şey geliyordu. Devam ettim ve bir anda elimi durdurdum. Gülümseyerek çantadan çıkarttım. Telefonu bulmuştum. Hemen kimin aradığına baktım.
Arayan Kaandı.
Küçük kıza bakmaya devam ederek telefonu açtım.
"Efendim Kaan." konuşmaya başladı.
"Neredesin İncim?" gülümseyerek cevap verdim.
"Kumsalda oturuyorum. Sen neredesin?" sesinde biraz heyecan vardı.
"Ben de kumsala geliyorum. Sana bir sürprizim var."
"Neymiş? Merak ettim, bak şimdi."
"Olmaz! Geldiğim de görürsün." Ne zaman merak etsem bana çocuğa nasıl kızılırsa öyle kızıyordu.
"Hızlı gel yoksa heyecandan ölebilirim." cümlemi bitirdiğim anda gülmeye başlamıştı.
"Ölmeden gelirim. İstersen ambulansta getireyim." Hiç komik değildi! Bir anda ciddileştim.
"Saçmalama! Ben kendime hakim olurum. Artık sürprizini de istemiyorum!" ortamı sessizlik hakim olmuştu. Sessizlik kısa sürdü.
"Aaa... İnci böyle yapma. Şaka yaptım. Neyse az kaldı gelmeme kapatalım mı?"sinir nedense bütün vücudumu sarmıştı.
"Tamam kapatalım. Güle güle."
"Görüş..." telefonu yüzüne kapattım. Üstüne bir de "Aptal" dedim.
