10. Bölüm "Nasıl Yaşayacaksın?"

22 6 0
                                    


"Bir erkek için değil." dedim başımı iki yana sallayıp, birazdan yola çıkacak olmalarına rağmen son gücümle gitmeden Sarp ile aramı düzeltmeye çalışıyordum "Sebebi umurumda değil." dedi çantasına bir kaç kitap daha koyup "Bir an önce geleceğim ama."

"Çekil git Masal."

"Yapma böyle." dedim kendimi onun yatağına atıp "Küs ayrılırsak ve ben ölürsem çok üzülürsün sonra." gözlerini kısıp bana baktı "Sanki normal ayrılsak daha farklı olacak."

"Elbette farklı olur, en azından vicdanın rahat bir yaşam sürersin."

"Benim vicdanım zaten rahat, ya sen? Beni tek başıma Sevda manyağı ile oraya gönderirken için rahat mı?"

"Saçmalıyorsun, tamam kafadan kontak bir kaltak ama sana sahip çıkar."

Alnına dökülen bir kaç tutan koyu kahve sacını geriye attı. Yanıma oturup yüzüme baktı, sakindi ama ifadesi kararlıydı. "Ya ben oradayken ölürsem, güvendiğin Sevda'nın önlemlerine rağmen. O zaman sen, bununla nasıl yaşayacaksın abla?"

O an söyledikleri kalbimde minicik bir boşluk açmıştı, ona sımsıkı sarılmam da, yanaklarını öpmem de, kokusunu içime çekmem de geçirmemişti o şeyi. Zamanla daha çok büyüdü, genişledi ve derinleşti. Öldüğün gün ise geri dönülemez bir şekilde yerini aldı içimde. O gün ki bu konuşmamız şimdi hatırlayınca ne kadar gülünç geliyor, yaşanacakları önceden tahmin etmişçesine telaffuz edişimiz. Belki seni dinleseydim, seninle gelseydim, yanında dursaydım. Başıma gelecek onca lanetten kaçabilirdim, bu doğru ama seni de kurtarabilir miydim Sarp? Ölümünün önüne geçebilir miydim? Hala nefes almanı sağlayacak bir katkım olur muydu sana? O kadar haklıydın ki ben o an bu kötü olasılıkları kafamdan uzaklaştırırken.

Çünkü bununla yaşayamıyorum.

****

Hannah da onlarla beraber gittiğinden vedalaşma sonrasında evde ki sessizlik üzerime kara bir bulut gibi çöktü, gece yarısı uyanmış sabah beşte ki uçaklarına yetişmeleri için son hazırlıklarda onlara yardım etmiştim. Sevda yaptırdığım büyü sonrası peşime birilerini takmıştı, bunu dün Elmore'a kahve içmek için uğradığımda fark etmiştim. Merak ettiğim gittiğinde de beni izlemeye devam edip etmeyecekleriydi. Salona gelip sessizlikten az da olsa kurtulabilmek adına ses sisteminden müzik açtım. Hannah'nın hazırladığı atıştırmalıklardan yediğimden içki içmemek için önümde engel kalmamıştı. Bar tezgahına tüneyip Sevda'nın ardında bıraktığı enfes koleysiyona baktım. Her şişeden hemen ardında neredeyse üçer yedeği vardı, vitrin boyunca gözüm her birini tek tek tararken tüm bunların bana bir ömür yeteceğine karar verdim. Kendime bir hedef koymuştum, bir ay içerisinde Gece'ye dair içimde uyanan her şeyi bir sonuca bağlayıp Sarp'ın yanına gidecektim. Bu sırada ona olan borcumu öderken ölmezsem tabii.

Saat yediye kadar oyalanmayı başarıp uykumun bastırdığını fark ederek hazırlandım. Üzerime bir elbise ve başıma da bir şapka geçirip Gece'yi aradım, açmayacağını düşünsem de beni şaşırtarak ikinci çalışında cevap verdi, ona daha önce gitmeyeceğime dair bir kısa mesaj atmıştım ,uykulu sesi yine kulaklarımda çınladı.

"Efendim."

"Merhaba, şey bizimkiler bir kaç saat önce yola çıktı..."

"Buraya mı geleceksin?" dedi cümlemi yarıda kesip. "Bilmem, gelmeli miyim?"

"Tabi ki gelmelisin."

"Ama bir sorun var, peşime birilerini takmış. Beni Wolf Rock'a kadar takip edebilirler ve atlatabileceğimi sanmıyorum."

Ölümden Doğanlar - Gece'nin Masal'ıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin