29.Bölüm: "Hasta kendine geldi."
-
2 haftadır Taehyung'tan hiçbir haber alamıyordum.
Defalarca kez aramış, evine gitmiştim fakat ondan hiçbir iz yoktu. Hoseok Hyung'a söylediğimde o da Taehyung'a ulaşamadığını söylemişti. Tam 2 haftadır şirkete de gelmeyince Hoseok Hyung polise haber vermişti.
Bu süre boyunca berbat bir haldeydim. Okulda bile ağlayıp duruyordum. Evde kalmak istesem de Jimin Hyung okula gitmeye zorluyordu. Yugyeom da beni her zaman teselli edip endişelenmemem gerektiğini söylüyordu.
Aklıma gelen ihtimaller beni korkutuyordu. Ya geçenki adam ona bir şey yaptıysa düşüncesi beni yiyip bitiriyordu. Çok korkuyordum. Ona bir şey oldu diye ödüm kopuyordu.
Gözyaşlarımı silip yataktan kalktım ve camı açıp odanın biraz hava almasını sağladım. Bugün cumartesiydi. Okula gitmeyeceğime ilk defa bu kadar sevinmiştim.
Odanın kapısı açılınca irkilerek arkamı döndüm. Yoongi Hyung'tu. Gözyaşlarımı görünce üzüntüyle bakan gözleriyle birlikte yanıma gelmiş ve sarılmıştı.
"Ağlama artık. Elbet bulunacak. Polisler elinden geleni yapıyor."
Her gün duyduğum bu cümleler beni artık sinirlendiriyordu. Biri ağlama diyince ağlamayı bırakabilseydik keşke.
"Hyung 2 haftadır aynısını diyorsun ama hiçbir iz yok. Çok korkuyorum. Ona bir zarar gelecek, geçmişteki şeyleri tekrar yaşayacak diye."
Ona sarılmışken söylediğim cümlelerle derin bir nefes alarak geri çekildi ve göz yaşlarımı sildi.
"Taehyung güçlü biri Jungkook. Eminim ona dokunmalarına izin vermemiştir."
"Umarım Hyung."
Hafifçe gülümseyip yanağımı öptü ve "Hadi bir şeyler ye artık. Günlerdir aç aç dolaşıyorsun. 2 haftada neredeyse 5 kilo verdin." dedi.
Onu daha fazla zor durumda bırakmamak için kafamı salladım ve "Tamam Hyung, yiyeceğim." dedim. Günlerdir bana yemek getirip duruyordu Jimin Hyung'la birlikte ama hiçbir şey yiyemiyordum. Yediğim şeyleri de geri kusuyordum.
"Gel hadi." diyerek elimden tutup mutfağa götürdü ve sandalyeye oturttu. Kahvaltıyı hazırlayan Jimin Hyung beni görünce gözleri kaybolana kadar gülümsedi ve "Sonunda Kook." dedi. Onu cevapsız bırakıp zorla gülümseyerek önümdeki şeylerden azar azar yedim. Midem bulanacak gibi hissettiğimdeyse anında yemeyi bıraktım. Daha fazla kusmak istemiyordum. Boğazım acıyordu artık.
Yemeyi bıraktığım anda çalan telefonumu hızla elime aldım ve Hoseok Hyung'un aradığını görünce hızlanan kalbimle telefonu açtım.
"Hyung bir şey mi buldunuz yoksa?"
"Polisler bir konum buldu Jungkook. Taehyung'un arabasının son görüntülerini güvenlik kameralarından bulmuşlar. Birisi önünü kesip Taehyung'u zorla arabaya bindiriyor ve gözden hızla kayboluyor. Maalesef yüzü belli değil ama arabanın plakasını tespit etmişler. Arabanın son görüldüğü yer bir depoymuş. Polisler şimdi oraya gidiyor."
Duyduğum şeylerle yeniden ağlamaya başlarken Jimin ve Yoongi Hyung'un endişeli bakışları beni bulmuş ve" Ne oldu?" diye sormuşlardı. Onları cevapsız bırakıp konuşmaya başladım.
"Hoseok Hyung ben de geleyim lütfen. Artık ona sarılmak istiyorum. Çok özledim Hyung."
"Emin ol bunları ben de istiyorum ama şu an bu mümkün değil. Polisler kesin bir dille gelmememizi söyledi. Ben de haber bekliyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bitch Boss | Taekook
Fiksi PenggemarJungkook, aldığı ceza yüzünden Kim Holding'te 2 haftalığına staja başlar.